Marmara’da geçen ay önce Yalova sonra da Tekirdağ'da deprem oldu. Her iki depremin büyüklüğü orta şiddette olsa da konumları itibariyle akla hemen beklenen büyük Marmara depremini getirdi. Marmara'da yaşanan bu depremler uyarıcı nitelikte mi? Büyük Marmara depreminin önümüzdeki yıllarda olma olasılığı yüzde kaç?
Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, Marmara'da meydana gelen “hafif ve orta kuvvette olan 3 ile 5 arası büyüklükte depremlerin nerelerde tehlike yaratacak depremler olabileceğini gösteren kanıtlar” olduğunu söyledi.
Hürriyet’te yer alan habere göre “Tekirdağ’da meydana gelen deprem, yeri itibariyle Kuzey Anadolu Fay kuşağının Marmara içerisindeki Ana Marmara Fayı’na yakın yerde oldu” diyen Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, “Geçmiş yıllarda bu bölgede çok sayıda ve bu büyüklükteki depremler oldu. Örneğin Kuzey Anadolu Fayı’nın Gaziköy-Mürefte-Şarköy-Saros hattında uzanan parçasında (Ganos Fayı veya Gaziköy Fayı olarak adlandırılır) 1912’de 7.4 büyüklüğünde bir deprem oldu ve çok ağır hasarlara ve can kayıplarına yol açtı” dedi.
“Marmara Denizi’nde 7 ve daha büyük bir depremin olma olasılığı önümüzdeki 25 yıl içerisinde yüzde 65’tir”
“Marmara Denizi ve çevresindeki depremler ile ilgili bilgilerimiz 2 bin yıl geriye gidebilmekte” diyen “Prof. Dr. Eyidoğan, şu bilgileri paylaştı:
"MS 32-2021 yılları arasında büyüklüğü 6 ve daha fazla olan onlarca deprem ve bunların kıyılarda yarattığı tsunami olayları tespit edildi. Karada ve denizde yapılan deniz jeofiziği çalışmalarından elde edilen fay bilgileri ve deprem tarihi analizleri Marmara ve çevresindeki yerleşimler için ihtimaller hesapları ile deprem tehlike değerlerini elde etmemizi sağladı.
Bugüne kadar çeşitli çalışmaların vardığı kötümser tehlike ihtimali şudur: Marmara Denizi’nde başta İstanbul olmak üzere çevresindeki tüm yerleşimleri olumsuz etkileyecek ve kayıplara neden olacak 7 ve daha büyük bir depremin olma olasılığı önümüzdeki 25 yıl içerisinde yüzde 65’tir. Zaten İstanbul için deprem kayıp değerleri de buna göre yapılıyor.”
6 maddede: Neler yapılması gerekiyor?
Prof. Dr. Haluk Eyidoğan 6 madde de yapılması gerekenleri sıraladı:
1- Bina bazında olası hasar derecesi ve insan kayıpları hesapları yapmalı ve yapı envanterini yenilemeliyiz.
2- Risk altındaki sektörler belirlenmeli, mekânsal analizler yapılmalı ve deprem kayıplarını azaltacak yenileme, iyileştirme, güçlendirme çalışmaları yapılmalı. Gerektiğinde mevzuatta değişiklikler yapılmalı ve öncelikli projeler gerçekleştirilmeli.
3- Yalnızca yapı birimlerini değil, açık alan ve barınma alan sistemini, tehlikeli madde stoklarını, tarihi ve kültürel mirası, ticaret ve altyapıyı birlikte düşünen bir bütünleşik korunma / sakınım planlaması yapmalıyız ve uygulamalıyız.
4- Yüksek afet riski gösteren özel alanlar için yaptırım gücüne sahip plan ve uygulamalara başvurmalıyız. İmar planı yapım ve uygulama pratiğimizi bu anlamda geliştirmeliyiz.
5- Yerelde toplumun büyük tehlikeye karşı sosyal direnç ve örgütlülüğünü güçlendirecek sürekli eğitimler ve uygulamalar yapılmalı. STK, MAG, Okul ve Aile Birlikleri konuyla ilgili odaklar olabilir.
6- Kentsel dönüşüm için her yıl genel bütçeden afet risklerinin azaltılması için kullanılacak bir bütçe havuzu oluşturmalıyız ve öncelikli alanlarda ve alt ve orta gelir grubunun risk altında olduğu alanlarda deprem güvenli yerleşmeler oluşturmalıyız.
AFAD verilerine göre geçtiğimiz yıl, 6'dan büyük 3 deprem oldu. Ayrıca büyüklüğü 5 ve üstü altı, büyüklüğü 4 ve üstü 205, büyüklüğü 3 ve üstü ise 973 adet deprem yaşandı. Büyüklüğü 3 ve altının da izlendiği çalışmada, 2021’de toplam kayıtlara geçen deprem sayısı 23 bin 753 olarak açıklandı. |