Gündem

En küçüğü 1, en büyüğü 5 yaşında beş kardeş, baraka evde sobadan çıkan yangında öldü: Baba cezaevinde, anne yiyecek almak için hurda toplamaya gitmiş...

Fadime Nefes 5, Funda Peri 4, Aslan Miraç 3, Masal Işık 2 ve Aras Bulut 1 yaşındaydı. Annenin hurda toplamaya gittiği, babanın cezaevinde olduğu öğrenildi. Hastaneye kaldırılan anne, tedaviden sonra emniyete götürülecek

11 Kasım 2024 21:46

T24 Haber Merkezi

İzmir'in Selçuk ilçesinde, barakadan bozma bir evde çıkan yangında en küçüğü 1, en büyüğü 5 yaşında olan Fadime Nefes, Funda Peri, Aslan Miraç, Masal Işık ve Aras Bulut adlı 5 kardeş hayatını kaybetti. Çocukların annesi Melisa Sinem Akcan'ın hurda topladıktan sonra eve döndüğünde yangınla karşılaştığı, baba Hakan Akcan'ın ise cezaevinde olduğu öğrenildi.

Anne hurda toplamaktan döndü

Selçuk'un Cumhuriyet Mahallesi'ndeki bir evde yangın çıktığını görenler, durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Bu sırada, hurda toplamaktan döndüğü öğrenilen anne de eve geldi.

Dumandan etkilendiği belirlenen aynı odadaki 5 kardeşten 3'ü olay yerinde hayatını kaybetti. Ambulansla Selçuk Devlet Hastanesine kaldırılan 2 kardeş ise yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı.

Hayatını kaybeden kardeşlerden Fadime Nefes 5, Funda Peri 4, Aslan Miraç 3, Masal Işık 2 ve Aras Bulut Akcan 1 yaşındaydı.

Olay sonrası hastaneye gelen ve ayakta durmakta güçlük çeken anne 27 yaşındaki Melisa Sinem Akcan ise fenalaştı.

Baba cezaevinde, gözaltına alınan anne tedaviden sonra emniyete götürülecek

Hastanede tedavi gören anne Akcan hakkında, soruşturma kapsamında gözaltı kararı verildi. Anne Akcan'ın bu gece hastanede tedavi göreceği, tedavisi sonrası emniyete götürüleceği belirtildi.

Çocukların babasının cezaevinde olduğu, yangın sırasında ise evde yalnız oldukları kaydedildi.

Selçuk Kaymakamı Oğuz Alp Çağlar da Selçuk Devlet Hastanesi'nde yetkililerden bilgi aldı.

Kardeşlerin cenazeleri, hastanedeki işlemlerin ardından otopsi yapılmak üzere İzmir Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Cenazelerin burada yapılacak olan otopsi işlemlerinin ardından yakınlarına teslim edileceği öğrenildi. Aras Bulut, Masal Işık, Aslan Miraç, Funda Peri, Fadime Nefes Akcan kardeşler, Selçuk ilçesinde bulunan Acarlar Mezarlığı'nda bugün defnedilecek.

Yangının elektrik sobasının devrilmesi nedeniyle çıktığı değerlendiriliyor.

"Çocuklarım, imdat' diye bağırdı"

Mahallede yaşayan Yusuf Şahin (57), "Akşamüstü annesi dışarı hurda toplamaya gidiyor. Sözde ‘onlara ekmek almaya gidiyorum’ dedi. İçeride elektrikli soba yanıyormuş. Soba devriliyor, ama nasıl devriliyor kimse bilmiyor. Karanlık, içeride ışık yanmıyordu. Biz evdeyken "Çocuklarım, imdat!" diye bağırdı. Onun sesine gittik biz. Gidip baktık, çocukları dışarı çıkarmış. Baktık, 5'i de üst üste yatıyordu. Belliydi yani cansızdı. Ambulansı aradık, ekipler ve itfaiye geldi. Ondan sonra müdahale edip hastaneye kaldırdılar" dedi.

Belediye Başkanı Ceritoğlu'ndan açıklama

5 kardeşin yangında can vermesine ilişkin, Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu, sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Ceritoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Bu akşam hepimizi oldukça derinden yaralayan bir olay ile karşı karşıya kaldığımızı belirtmek isteriz. Cumhuriyet Mahallesi sınırları içerisinde bulunan bir evde elim bir olay sonucu 5 çocuğumuzun hayatını kaybettiğini üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız. Hepimizi derinden üzen süreç Efes Selçuk Belediyesi tarafından takip edilmekte, ilçe kaymakamımız ve savcımız olay ile ilgili araştırmalara devam etmektedir."

Hacer Foggo: Yoksulluğu gıda kartından ibaret sanan politika anlayışı

Derin Yoksulluk Ağı ile çalışmalarda bulunmuş insan hakları aktivisti Hacer Foggo, İzmir'de barakada çıkan yangında ölen 5 kardeşle ilgili sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, "Çünkü anne çocuklarını yokluğun kol gezdiği bir evde bırakıp hurda toplamaya gitmiş. Muhtemelen topladığı hurdayı satıp yiyecek alacak. 20 yıldır böyle hikayelere tanığım. Hiçbir şey değişmiyor" açıklamasında bulundu.

Hacer Foggo'nun paylaşımının tamamı şu şekilde:

"Çünkü anne çocuklarını yokluğun kol gezdiği bir evde bırakıp hurda toplamaya gitmiş. Muhtemelen topladığı hurdayı satıp yiyecek alacak. 20 yıldır böyle hikayelere tanığım. Hiçbir şey değişmiyor. Bu çocukların da, annenin de hayatı bir hiç, çünkü görünmezler, yoksulluğu bir gıda kartından, bir koli erzaktan, bir 'seçimden' ibaret sanan bir politika anlayışı var. Hiçbir kamu kurumu bu durumla yüzleşmiyor."