İyi Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, Türk milletinin haklarını savunabilmek için, Türk ekonomisinin güçlü olma mecburiyetinde olduğunu söyledi. Ağıralioğlu, Trump'un Cumhurbaşkanı Erdoğan'a gönderdiği mektup hakkında da, "Türk tarihi ve diplomasisi açısından mektup hadsizliğindeki zilleti, bütün milletimiz adına utanç verici buluyoruz" dedi.
İyi Parti'li Ağıralioğlu, parti merkezinde düzenlediği basın toplantısında ülke gündemine dair açıklamalarda bulundu. Milli Savunma Bakanlığı'nın Barış Pınarı Harekatı'yla ilgili yaptığı açıklamayı ve gelinen noktayı takip ettiklerini ifade eden Ağıralioğlu, "Hem ABD hem Rusya ile varılan mutabakatların olumlu taraflarını, 82 milyonun birliği ve selameti için korumamız gerektiğinin idrakindeyiz. Fakat milli meselelerde destek vermek kadar, kimi kaygılarımız olduğunda bu kaygılarımızı kamuoyuyla paylaşmak da sorumlu ve yapıcı muhalefet anlayışımızın bir icabıdır. Bu minvalde ABD ve Rusya'nın bilek güreşi yaptığı bir coğrafyada, bizim için hayati olan güvenli bölgenin bizim kontrolümüzde olan sınırları tam olarak nereleri kapsamaktadır? Terör örgütlerinin, güvenli bölgenin altında var olmalarına ve nefes alıp kök salmalarına müsaade edilecek midir? Teröristlerin silahları ile geri çekilecek olmaları bir problem değil midir?" dedi.
"Mektup hadsizliğindeki zillet utanç verici"
Ağıralioğlu, ABD Başkanı Donald Trump'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a gönderdiği mektupla ilgili de şöyle konuştu:
"Türk tarihi ve diplomasisi açısından mektup hadsizliğindeki zilleti, bütün milletimiz adına utanç verici buluyoruz. Bu hakaretamiz tavrın görmezden gelinmesini, sineye çekilmesini asla kabul edemeyiz. Daha evvel de ifade ettiğimiz gibi her türlü müeyyide seçeneği masada olmalıdır. Devlet geleneğimiz ve teamüllerimizden yola çıkarak, bilmekteyiz ki Türk Devleti bu hadsizliğe mukabele etmekte tereddüt etmez. İktidar da Türk milletinin menfaatlerini sonuna kadar savunmaktan asla feragat etmemelidir. Güvenliğimizi tehdit eden herhangi bir hadise karşısında irade göstermemizin gerekli olduğu anlarda veyahut bölgedeki denklem içerisinde kullanmamız gereken etkin ve aktif pozisyonumuz her gündeme geldiğinde, ekonomimiz ile tehdit ediliyor olmaktan ziyadesiyle muzdaribiz."
"Güçlü bir ekonomik yapı tesis etmeliyiz"
Türk milletinin haklarını savunabilmek için, Türk ekonomisinin güçlü olma mecburiyetinde olduğunu belirten Ağıralioğlu, şöyle dedi:
"Bütün üretim imkânları, sermaye birikimi, yatırım planlamaları ve teknolojik gereçleri, yapısal reformları ile mücehhez güçlü bir ekonomik yapıyı tesis etmeliyiz. İhalelerinde kurallara riayet edilmeyen, tanıdığı olanın problemini çözdüğü, garibanın naçar kaldığı bir devlet ayağa kalkamaz. Askerimizi yöneten kurmaylarımızın asker olması nasıl önemliyse ekonomiyi yöneten kurmaylarımızın da işlerinde ehil olması aynı derecede önemlidir. Parti devletinde dahi görülmeyecek uygulamaların var olduğu, beş bin yıllık devletimizin ancak akraba devleti denilebilecek bir organizasyon haline getirilmesi nezdimizde hicran sebebidir. Nepotizmden arındırılmış, adaletin ve liyakatin tam manasıyla vücut bulduğu bir devlet yönetimi aciliyet arz etmektedir."