Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, kıdem tazminatı fonunu işçi sendikalarının da işverenlerin de istemediğini belirterek, “Kıdem tazminatı fonunu unutalım. Kıdem tazminatını alamayanlar için tek maddelik düzenleme yapalım. Kıdem tazminatı ödememek tıpkı vergi vermemek gibi suç olsun" dedi.
Habertürk gazetesinden Ahmet Kıvanç ve Tahsin Aksa'nın haberine göre, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun, kıdem tazminatı reform tasarısının “mutabakat sağlandıktan sonra” getirilmesini istediklerini açıklamasının ardından, önceki gün de Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu, “Mutabakat sağlanmadığı sürece kıdem tazminatında değişiklik yapılmamalı” çağrısında bulundu. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, “30 günden asla taviz vermeyiz” derken, Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan, kazanılmış haklar korunarak özel sektörde çalışanların kıdem tazminatı alabileceği bir model olabileceğini belirtti.
DİSK Başkanı Kani Beko fona dönüştürülmesinin işçilerin 80 yıllık kazanımı olan kıdem tazminatının yok olması anlamına geleceğini kaydederek, kitlesel eylem yapacaklarını açıkladı. İşçi ve işveren kesiminin kıdem tazminatı fonuna yönelik mesafeli yaklaşımı dolayısıyla, Başbakan Binali Yıldırım’ın, önceki akşam işçi ve memur sendikalarının başkanlarına verdiği iftarda bu konunun konuşulmadığı kaydedildi.
"Fon yerine yeni formül bulalım"
Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, kıdem tazminatı fonunu işçinin de işverenin de istemediğini belirterek, “Kıdem tazminatı fonunu unutalım. Ben mevcut yasadan memnunum. İşveren kuruluşları TOBB ve TİSK de ‘Dursun’ diyor. Kıdem tazminatı böyle kalsın, almayanlarla ilgili formül üretelim” dedi.
Kıdem fonu rafa mı kalkıyor?
2017 Programı’nda Mart ayının sonuna kadar bireysel hesaba dayalı kıdem tazminatı sistemine yönelik mevzuat çalışması yapılacağı öngörüldü.
Ekonomi yönetimi, yurtiçi tasarrufların artırılması açısından kıdem tazminatı fonuna öteden beri sıcak bakıyor. Bu nedenle ekonomi yönetimi ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı referandum sonrası kıdem tazminatında yeniden yoğun bir çalışma içine girdi. Konu önce Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nda (EKK), sonra da Bakanlar Kurulu’nda ele alındı. İşçi kesiminin yanı sıra ilk defa işveren kesiminin de fona karşı olduğunu açıkça dile getirmesi hükümetin frene basmasına yol açtı. Öyle ki, Başbakan Binali Yıldırım’ın perşembe akşamı sendikacılarla yaptığı iftarda ve önceki akşam Yıldırım’ın başkanlığında yapılan EKK’da konu gündeme gelmedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2013 yılında başbakanlığı döneminde kıdem tazminatıyla ilgili çalışmaların yeniden yoğunlaştığı sırada işçi ve işveren arasında uzlaşma sağlanamaması nedeniyle, “Aranızda anlaşmadan gelmeyin” demişti. Gelinen son aşamada, kıdem tazminatı fonunun tekrar rafa kaldırılabileceği yorumları yapılıyor.
Ergün Atalay, kıdem tazminatı tartışmaya açılınca işveren tarafının 30 günlük süreyi aşağı çekmeyi ümit ettiğini, Başbakan Binali Yıldırım’ın ise “Mevcut durumdan geriye gidiş olmaz. 30 günü muhafaza edeceğiz” dediğine dikkat çekti. Hükümetin kıdem tazminatı alamayan işçileri gündeme getirdiğine dikkat çeken Atalay, şöyle konuştu:
“Alamayanlarla ilgili benim önerim var. Nasıl ki vergi ödememek, işçiyi sigortalı yaptırmamak suç ise işçinin kıdem tazminatının verilmemesi de suç olsun. Bu konuda kanuna bir madde ekleyelim."
"Hedefimiz 200 bin kişinin toplu sözleşmesini bu ay imzalamak"
Ergün Atalay, önceki akşam iftarın ardından Başbakan Yıldırım ve Çalışma Bakanı Müezzinoğlu ile birlikte teravih namazı kıldıklarını söyledi. Atalay, bu vesileyle Başbakan Yıldırım’dan, 160 bini Türk-İş üyesi olmak üzere kamudaki 200 bin işçinin 1 Ocak’tan beri imzalanmayan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin bir an evvel tamamlanması yönündeki taleplerini ilettiğini söyledi. Atalay, Başbakan Yıldırım’ın da “Ramazan sona ermeden görüşmeleri tamamlayalım” dediğini ifade etti. Türk-İş, işçilerin ücretlerinde yüzde 18 oranında artış talep ediyor. Hükümetin henüz karşı önerisini getirmediği öğrenildi.