MFÖ'nün vokalisti Mazhar Alanson, "yeri bende ayrıdır" dediği şiirleri açıkladı. Favori şairleri arasında Orhan Veli Kanık, Cemal Süreya, Edip Cansever, Nazım Hikmetve Ahmed Arif'in yer aldığını belirten Alanson, "Rahmetli Ayla ablamın kütüphanesi şiir kitaplarıyla doluydu. Bir dönem böbreklerimden rahatsızlanmıştım. Bu rahatsızlık döneminde, ablamın kütüphanesindeki bütün şiir kitaplarını okumuştum. Şiir beni ilk olarak orada vurdu. Hasta yatağımda. Daha sonra, konservatuvardayken, bir yaz tatili döneminde hocamız 'Tatil boyunca ne okudunuz?' diye sordu. 'Nazım Hikmet okudum' dedim. Beni enişteme 'Sizin çocuk komünist oluyor' diye şikâyet etmiş" diye konuştu.
Alanson'un Tuhaf Dergi'den Nurhak Kaya'nın sorularına verdiği yanıtlar şöyle:
- Şiir özelinde düşünecek olursak çok zengin bir geçmişe sahibiz. Ahmed Haşim’i ve Tevfik Fikret’i çok severim. Nâzım Hikmet ve Orhan Veli Kanık’ı da. Beni en çok etkileyen şiirler ise genellikle İkinci Yeni şairlerine ait oldu. Bilhassa Edip Cansever ve Ece Ayhan. Senin sevdiğin şairler kimler? Şiir okumaya hangi şairlerle başladın?
Rahmetli Ayla ablamın kütüphanesi şiir kitaplarıyla doluydu. Bir dönem böbreklerimden rahatsızlanmıştım. Bu rahatsızlık döneminde, ablamın kütüphanesindeki bütün şiir kitaplarını okumuştum. Şiir beni ilk olarak orada vurdu. Hasta yatağımda. Daha sonra, konservatuvardayken, bir yaz tatili döneminde hocamız “Tatil boyunca ne okudunuz?” diye sordu. “Nâzım Hikmet okudum,” dedim. Beni enişteme “Sizin çocuk komünist oluyor,” diye şikâyet etmiş. Halbuki şairlerin vatanı yoktur. Kolejde Leonard Cohen’i hem dinledim hem de okudum. Sözleri basit ama çok çarpıcıydı ve müziğinden çok etkilendim. Favori şairlerim arasında Orhan Veli Kanık, Cemal Süreya, Edip Cansever, Nâzım Hikmet ve Ahmed Arif var. Ahmed Arif bana göre Nâzım Hikmet ayarında bir şairdir. İmbikten süzülmüşçesine şiirler yazar. Orhan Veli Kanık da çok büyük şair. Kalıpları bozup Picasso’nun resimde yaptığını şiirde yapmıştır. “Senin kafiyenin de, bilmem neyinin de...” diyerek o zamana kadar yazılan bütün şiirlere meydan okumuştur.
- Senin için yeri çok ayrı olan, sürekli hafızanda tuttuğun şiirler var mı?
“Günler günlerimize tane tane damlarken / Diyorum, neden olmasın? / Siz de geçiniz / Geçiniz, geçiniz / Üstelik tam zamanında geldiniz / Az önce, biraz sonra ve şimdi / Ah bilemezsiniz ne güzel, rengarenksiniz / Öylesiniz, öylesiniz...” Edip Cansever “Beşikler vermişim Nuh’a / Salıncaklar, hamaklar / Havva Ana'n dünkü çocuk sayılır/ Anadolu’yum ben, tanıyor musun?”Ahmed Arif“Kirvem, hallarımı aynı böyle yaz/ Rivayet sanılır belki / Gül memeler değil / Domdom kurşunu / Paramparça ağzımdaki...”Ahmed Arif Bir de tabi ki İsmet Özel var. İsmet Özel’i çok severim. “Orman değiliz artık millî parkız” demiştir, daha ne desin? İsmet Özel bir filozoftur. Marksist döneminde yazdığı şiirler çok çarpıcıdır. İslamiyet ile tanıştıktan sonra da Necip Fazıl Kısakürek gibi şiirlerinin şeklini değiştirmemiştir. Az yazmıştır. Daha çok kendini yazılarına vermiştir. İsmet Özel’in Millî Park şiirini “Ağlamadan/ dillerim dolaşmadan/ yumruğum çözülmeden gecenin karşısında/ gündelik sözler arasında/ bir aşkın komasında” diye bestelemiştimAslında son dizenin orijinali “bir aşkın komasında” değil “bir alkol komasında”dır. “İsmet Abi, bizi gençler dinliyor değiştirebilir misin? Bir aşkın komasında yapalım,” dedim. Koskoca şair; tek bir kelime bile değiştirmez normalde. “Peki Mazhar,” dedi. Sonra İsmet Abi’ye sormuşlar; “Şiirlerinizi bu adama niye veriyorsunuz? Paramparça ediyor,” diye. “N’apayım güzel yapıyor,” demiş.
- Aranızda bir dostluk var mıydı?
Mazhar Alanson: Tabii çok konuştuk. İki şiirini besteledim: Millî Park ve Ağlamadan. Kendisini çok severim, sağ olsun o da beni çok sever.
Söyleşinin tamamı, Tuhaf Dergi'nin Aralık sayısında
