'İstanbul'un tarihi siluete giren' ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da eleştirisine hedef olan 16:9 kulelerinin yakınında bulunan Bakırköy'deki eski Sümerbank arazisinde 22 katlı 10 adet blokun yapımına başlandı. İBB Başkanı Kadir Topbaş'ın Veliefendi Hipodromunun bulunduğu alanda yapılacağını açıkladığı Çırpıcı Şehir Parkı'nın yanında yer alacak 62 dönümlük araziye Doğa Mimarlık tarafından Pruva 34 projesi adı altında 7'si rezidans, 3'ü otel olarak kullanılacak 10 blok inşa edilecek.
Doğan Haber Ajansı’ndan Ezgi Çapa’nın haberine göre, inşaat çalışmalarının başladığı arazide Bizans dönemine ait Adalet Binası (Hebdomon Tribünalis) ile Sayfiye Sarayı (Hebdomon lucundianea) antik yapı kalıntıları bulunuyor. Arazinin bir kısmında yüzeye çıkan ve İstanbul 1 No’lu Koruma Kurulu tarafından tescillenen kalıntılar Bizans yerleşiminin bilinen az örneklerinden olması nedeniyle önem taşıyor.
Mimarlar Odası İstanbul Şubesi Genel Sekreteri Ali Hacıalioğlu’na göre, 10 blokun Sultanahmet Camisine olan izdüşümü 16:9 kadar olmayabilir. Ancak farklı bir açıdan bakıldığında aynı olumsuz etkiyi gösterecek.
Başbakan Erdoğan'ın şehrin siluetini bozduğu için “tıraşlayın” talimatı verdiği 16:9 kulelerinin bulunduğu sahil şeridinde yer alan Pruva 34 projesinin aynı olumsuz etkiyi göstereceğini söyleyen Mimarlar Odası İstanbul Şubesi Genel Sekreteri Ali Hacıoğlu, “Bu tartışmalardan adeta hiç ders çıkarmamış gibi çok yakınında yeni imar kararlarının da bu şekilde verilmesi samimiyetsizliği gösteriyor” dedi. Tarihi yarımadaya yakınlığı nedeniyle 16:9 projesinin siluete daha fazla etki yaptığını belirten Hacıalioğlu “Sultanahmet Camisine olan izdüşümü 16:9 kadar olmayabilir. Ancak farklı bir açıdan baktığınızda aynı olumsuz etkiyi gösterecektir. Bazı açılardan algılanamayabilir ancak bazı açılardan çok ciddi şekilde siluet dengesini bozacak bir görünümü olacaktır” şeklinde konuştu.
Deprem açısından sağlıklı değil
Sahil şeridinde ve Çırpıcı Deresi’nin hemen yanı başında bulunan arazide yapılaşma yoğunluğu turizm tesisleri için 2,5 emsal, turizm ticaret alanı için 2 emsal, ticaret ve konut alanı için 1 emsal olarak belirlenmiş. Yaklaşık 2 emsal inşaat izninin yerin 12 metre derinliğinde 3-4 kat bodrum katı anlamına geleceğinin altını çizen Hacıalioğlu “Altyapı dengesi yoğunluğunu bozucu yoğunlukta. (Yapılaşmanın) deniz ve dere kenarında olması nedeniyle aşırı düzeyde bodrum katı da inilerek depremsellik ve korozyon açısından çok sağlıklı olduğu söylenemez” dedi. Hacıalioğlu, yüksek yoğunluklu imarın bölgeye ciddi bir nüfus yoğunluğu getireceğini söyleyerek projenin nüfusun ihtiyaç duyacağı kamusal alanlara yer ayırmadığını da ekledi.
Özelleştirme sürecinde yıkılan Sümerbank fabrikasının bulunduğu arazide Bizans dönemine ait Adalet Binası (Hebdomon Tribünalis) ile Sayfiye Sarayı (Hebdomon lucundianea) antik yapı kalıntıları bulunuyor. İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü yüzeyde görülen bazı duvar kalıntıları ve buluntular üzerine kazı çalışması yaptı. Kazılarda çıkan buluntuların M.S. 6-13 yy'a ait olduğu, Bizans dönemi yerleşiminin bilinen az örneklerinden olduğu I No'lu Koruma Kurulu tarafından tescillendi. Arkeolojik kalıntıların kültür varlığı niteliği taşıdığının belirtildiği kararda komşu parsellerde de kültür varlığı niteliği taşıyabilecek buluntuların olabileceği belirtildi.
Kurul ‘kalıntılar zarar görmesin’ dedi
Öte yandan Kültür Bakanlığı İstanbul 1 Numaralı Koruma Kurulu inşaat sırasında kalıntıların zarar görmesini önleyici koruma tedbirlerinin alınmasına, kalıntılara ilişkin uygulama tamamlanmadan iskân izni verilmemesi gerektiğine karar verildi. Araziye bu kalıntıların korunması karşılığında inşaat yapma izni verildiğine dikkat çeken Hacıalioğlu “Siz deniz kenarında, dere yatağında bütünüyle aşağıya iniyorsunuz. Yüzeyde temel izleri gözüken Bizans kalıntıların korunması pek mümkün gözükmüyor” ifadelerini kullandı.
Neden tarla fiyatına sattınız
Eski Sümerbank fabrikasının bulunduğu arazi 2004 yılında Doğa Madencilik'e 44 milyon dolara satıldı. Arazi satışından kaynaklı bir kamu zararı olduğunu savunan Hacialioğlu “Madem ki kamu eliyle bu kadar yüksek yoğunluklu bir yer olarak düzenleyecektiniz, neden neredeyse bir tarla fiyatına sattınız. Çünkü imar verildikten sonra arsanın değeri bugün 1 milyar dolardır. Burada satıştan kaynaklanan bir kamu zararından bahsetmek mümkün" diye konuştu.