Ekonomi

İstanbul Emlak Brokerleri Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Ulvi Özcan: Önüne gelen emlakçı oluyor, korsan emlakçılık ciddi sorun; illegal emlakçılığa karşı İTO seçimlerinde adayız

"Yabancıların emlak almasına ilişkin olarak yasal düzenlemeler” yapılması gerektiğini söyleyen Özcan, “Türkiye’de her şeyin ihracatının olmasından yanayız ama toprağın ihracatına karşıyız” dedi.

12 Ekim 2022 21:42

Alkan Şahin

İstanbul Emlak Brokerleri Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Ulvi Özcan, 9 Kasım’da yapılacak İstanbul Ticaret Odası (İTO) Gayrimenkul Hizmetleri Meslek Komitesi Başkan ve Meclis Üyesi adayı olduğunu açıkladı. ‘Home Office’ adı altında yapılan ‘korsan emlakçılık’ ile de mücadele edeceklerini vurgulayan Özcan, “önüne gelen emlakçı oluyor” diyerek “Emlakçının kim olduğunun ve emlakçılığın nasıl yapıldığının belli olduğu bir sistem oluşturmak istiyoruz” ifadesini kullandı. Özcan, “legal ve illegal olan emlakçıların ayrışmasında mücadele etmek” ve “oda kontrolünde yapılacak şeffaf fiyat belirlemeyle piyasaya yön vermek” amacıyla İTO seçimlerinde aday olacağını söyledi.

İTO’da bulunan 81 komitenin kendi içinde yapacağı seçimler kapsamında 9 Kasım’da Yeşilköy’deki Dünya Ticaret Merkezi’nde yapılacak “Gayrimenkul Hizmetleri Meslek Komitesi Başkan ve Meclis Üyesi” seçimlerinde aday olduğunu açıklayan Ulvi Özcan, “aralarında Boğaziçi, Galatasaray ve ODTÜ mezunlarının da bulunduğu, çeşitli meslek örgütlerinde aktif görev yapmış (RUYİAD, GYODER, Silivri Emlak Müşavirleri Derneği) bir kadroyla seçimler için çok iddialı yola çıktıklarını” söyledi. “İTO’nun niceliksel karşılığının bu kadar büyük olmasına rağmen niteliksel karşılığı yok” diyen Özcan, örgütte mesleki temsilin daha doğru bir şekilde olması gerektiğini anlattı. Özcan “İTO doğru bir şekilde temsil edilmediği için faaliyet belgesinin alındığı, menşei şehadetnamesinin çıkarıldığı, vb. bürokratik işlerin takip edildiği ‘muhasebecilerin iş takibi merkezi’ konumunda. Oysa İTO; üyelerin iş geliştirme noktasında önünü açan, devletle bürokratik işlerde lobi yapan bir kurum olmalı. Bunun için de işinde gücünde başarılı olmuş, değerleri ile yaşayan vizyoner insanların temsil görevlerine seçilmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.

"İTO’da bürokrasi ve kâğıt işleri görülüyor"

İTO’nun daha vizyoner bir temsiliyeti olmasını gerektiğini söyleyen Özcan, T24’ün emlak sektörü, emlakçılık ve İTO seçimleri konusundaki sorularını yanıtlarken, şunları söyledi:

“İTO’da bulunan 81 tane komite kendi içinde seçim yapıyor. Gayrimenkul Hizmetleri Meslek Komitesi Başkan adayıyım. Bizim seçimlerin ardından da meclis üyesi seçilenler de başkan, yönetim kurulu ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği delegelerini seçiyor. Çok demokratik bir ortam. İTO’nun niceliksel karşılığının bu kadar büyük olmasına rağmen niteliksel karşılığı yok. Çünkü insanlar doğru bir şekilde temsil edilmediği için orası ‘muhasebeciler odası’ konumunda, bürokrasi ve kâğıt işlerini görüyor.

Oysa vizyoner bir temsil olsa, mesleğinin başarıları gelir. Meslekte başarılı olanlar sektörü daha iyi ve doğru temsil eder. Siyasette ve bürokraside karşılık bulan talepleri olur. Bundan dolayı insanlar da oy verdiklerine ve desteklediklerine mutlu olurlar. Böylece katılım oranları yükselerek devam eder. Şu anda öyle değil, herhangi bir geçerliliği yok."

“Müşteri ile emlakçı arasındaki sorun İTO’da çözülecek”

Seçildikleri taktirde hayata geçirecekleri projelere değinen Özcan, şöyle devam etti:

“MLS İstanbul (Multiple Listing Service- Çoklu Listeleme Hizmeti) isimli projemizde amaç İTO çatısı altındaki emlakçıları bir araya getirip bir portal oluşturmak. Sektördeki diğer online emlak portallarından farkı para ile yapılan işlerden çok niteliği öne çıkarmak.

Performansa ve kaliteye göre puanlanan yerde yüksek alanlar yukarıda kalıyor. Booking benzeri bir emlak yapılanması. Kaliteli fotoğrafa, müşteri memnuniyetine, memnun eden emlakçı referansına puan verilecek. Bunu hayata geçirdikten sonra da bunun karşılığını alacağımızı düşünüyorum.

Müşteri ile emlakçı arasındaki sorunu şu anki online platformlar çözmüyor. Bizim bu projedeki şartlarımızdan biri de, herhangi bir uyuşmazlık durumunda ‘İTO Tahkim Sözleşmesini kabul ediyorum’ diye bir imza alacağız üyelerden. Yargılamaya gitmeden, basit tahkimle çözülebilecek sorunlar.”

“Fiyat belirlemeleri piyasaya da yön verecek”

“Kadromuz seçimi kazanırsa İTO’ya ve İstanbul emlakçılarına çok katkı sağlayacak bir ekip olacağını düşünüyorum. Bunun için sektörün bize sahip çıkması lazım. Her sektörde liyakat sahibi temsile ihtiyaç var. Bunun emlak grubunda da biz olduğumuzu düşünüyorum. Sokak sokak dolaşıp destek istiyoruz. Ancak katılım konusunda bir dirençle karşı karşıyayız. ‘İTO biz ne verdi ki ne istiyor’ gibisinden şikâyetler var. Seçime katılanlar kazanmıyor ancak katılmayanlar kaybediyor.

Projelerimiz arasında ‘İstanbul Emlak Borsası’ projemiz var. Projemizdeki bu mekanizmayı kurabilirsek emlak borsasında şeffaf bir fiyat çıkacak. Bu fiyatlar değerlemeciler için bir veri olacak. Piyasa için bir emsal olacak. İTO için ise bir gelir kapısı olacak. Emlakçı için ise katma değerli bir kazanç haline gelecektir. Oda kontrolünde ve şeffaf bir yapıda yapılacak fiyat belirlemeleri piyasaya da yön verecektir. Gerçek ve ciddi bir referans olacak.”

“Taşınmaz ticareti hakkında yönetmelik var ama çalışmıyor”

“Sloganımız, ‘Hedef saygın emlakçılık’. Sektörümüzün yeterli saygınlığa kavuşmadığını düşünüyoruz. Emlakçının kim olduğunun belli olduğu, emlakçılığın nasıl yapıldığının belli olduğu bir sistem oluşturmak istiyoruz. Önüne gelen emlakçı oluyorsa, piyasada oluşan mağduriyetten sorumlu ben değilim devlettir; bunun önünü alması gerekiyor, nasıl yapılacağı gibi standartları olması lazım.

Vaatlerimizden biri sistemi düzenli, tanımlı, legal bir meslek oluşturmak. ‘Taşınmaz ticareti hakkında yönetmelik’ var ancak şu an çalışmıyor. Bununla ilgili daha düzgün bir mekanizma kurulsa daha verimli çalışma çıkacaktır. Bunları meslek komitemiz ile İTO’nun lobi gücüyle yapmak istiyoruz.

İTO’da komitelerin çalışarak yönetimi çalıştırmaları gerekiyor. Orada siyaset, din, mezhep var ama olmamalı. Orada mesleklerimizin sorunları dillendirilmeli. Önce yönetimden talepte bulunup bu süreç işletilmeye çalışılmalı, yapılmadığı taktirde kamuoyuna şikâyet edilip kamuoyu oluşturulmalı. Biz bunun derdindeyiz, kimsenin ne yanında ne karşısındayız.”

“Cemaat yapılanmalarıyla karşımızdalar”

“Türkiye’de her şeyin ihracatının olmasından yanayız ama toprağın ihracatına karşıyız. Dolayısıyla yabancıların emlak almasıyla ilgili düzenlemelerin yapılması, Türkiye’de yabancıların nasıl emlakçılık yapacağının düzenlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Korsan emlakçılık ile ciddi sorunlarımız var. Bu sorunlarda legal ve illegal olan emlakçıların ayrışmasında mücadelemiz olacak.

Emlak hizmet bedelimiz şu anda maksimum yüzde 4. Dolayısıyla hizmet bedelinin düşüklüğünden dolayı ciddi mağduriyetimiz oldu. Bunun asgari ücret noktasına getirilmesinde çabamız olacak. Ancak hizmetin kalitesinin denetlenebileceği bir sistemde olacağına inanıyoruz.

‘Taşınmaz ticareti hakkında yönetmelik’ mevzuatında 4 senede toplam 24 maddeden 22’si değişti. Bunun sorumlusu olan insanlar, bunun çıkarılmasında ‘hamilik’ yapan insanlar bugün bizim rakiplerimiz. Cemaat yapılanmaları ile birlikte bizim karşımızdalar. Biz İTO’da bu düzenin değişmesi için elimizden geleni yapacağız. Hiçbir siyasi angajmanımız yok, tüm gücümüzü meslektaşlarımızdan alıyoruz.”

“Popülizm ile bu ülke hiçbir yere gitmez”

“Biz artık bu işin hatırla, cemaatle, mezheple, dinle, hemşerilikle ve arkadaşlıkla markadaşlıkla olmaması gerektiğini; liyakat ile olması gerektiğini düşünüyoruz. Emlak sektörü dünya standartlarında nasıl yönetiliyorsa, bununla ilgili akademik çalışmalara destek verilerek, eğilim yoklamaları yaparak, kanaat önderlerine makale olarak paylaştıktan, vizyon geliştirdikten sonra geri dönüş ile son şeklini vermemiz gerekiyor. Bunun dışında şu an odalar maalesef ‘yeniçeri ocağı’na dönmüş durumda. ‘Ben bunu diretiyorum’ diyor, olmayacak şeyler oluyor.

‘Taşınmaz ticareti hakkında yönetmelik’te eğitim şartı, kazanılmış hak sahiplerinde  sorun edilmemeli,  biz buna karşı değiliz. Yönetmelikte önce asgari olarak lise mezunu şartı arandı, sonra yapılan değişiklikle bu durum ilköğretim şartına dönüştürüldü. Buna ben popülizm diyorum. Popülizm ile bu ülke hiçbir yere gitmez. Buna karşı çıkanlar ile bunu destekleyenler bugün rakip olarak karşımızda.”

“Bizi bugün hükümetin kim olduğu ilgilendirmiyor”

‘Home Office’ diye çalışan ‘korsan emlakçılık’ ile ilgili hiçbir mücadele yok. İl Ticaret Müdürlüğü’nü suçlamıyorum. 39 ilçenin tüm sektörü denetleniyor. Buna insan gücü yetmez. Denetim için özerk yapılar gerekiyor. Bunun için ‘emlakçılık kanunu’ ile mümkün olabilir.

Bizi bugün hükümetin kim olduğu ilgilendirmiyor. Yaptığımız mutfak çalışmalarının yukarıda doğru onaylanması halinde o hükümet yapmış olacak bizim çalışmamızı. İster AK Parti olsun ister CHP olsun, hiç ilgilenmiyoruz biz. Bizim ilgilendiğimiz, sorunlarımızı arz ettiğimiz mevcut yönetimin sorunlarımıza çözüm bulması.”