-ISIRGANIN YARARINA BİLİMSEL KANIT ERZURUM (A.A) - 12.01.2011 - Atatürk Üniversitesi (AÜ) Fen Fakültesi Kimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlhami Gülçin, ısırgan otunun ülseri önlediğini, yaraları iyileştirdiğini, dirençli mikroorganizmaların yayılmalarınını bile engellediğini ve ağrı kesici özelliğinin olduğunu, yaptığı çalışmayla bilimsel olarak kanıtladığını söyledi. Gülçin, ısırgan otunun çeşitli faydalarının olduğunu ancak bunların çoğunun bilimsel olarak ispatlanıp, bir yerde toplanmadığını dile getirdi. Isırgan otu üzerine Türkiye'de yapılan çalışmaların çok ses getirmesine rağmen bunların bir veriye dönüştürülemediğini, hep kağıt üzerinde kaldığını savunan Gülçin, ''Ben de doktora tezimde tüm bu çalışmaların derlenmesiyle birlikte ısırgan otu üzerine bilimsel bir çalışma yaptım. 5 yıl süren doktora çalışmamda, ısırgan otunun bazı faydalarını, özellikle bilimsel olarak ispatladım'' dedi. Çalışmalarında, ısırgan otunun antioksidan aktivite, anti-mikrobiyal aktivite, radikal giderme, ülser giderici (anti-ülser) ve ağrı kesici aktiviteler üzerinde durduklarını anlatan Gülçin, daha sonra geniş kapsamlı bir çalışma yaptıklarını ve bu çalışmayı gerçekleştirirken farmakologların deneyimlerinden de yararlandıklarını vurguladı. Isırgan otunun mükemmel, sağlık açısından önemli bir bitki olduğunu ifade eden Gülçin, ısırgan otunun Anadolu kültüründe de bol miktarda kullanıldığını belirtti. -''ÇOK DİRENÇLİ MİKROPLARIN BİLE YAYILMASINI ENGELLİYOR''- Isırgan otunun çok dirençli mikropların bile yayılmasını engellediğini ileri süren Gülçin, şunları kaydetti: ''Sağlık açısından bu kadar faydalı olan ısırgan otunun bir avantajı da Anadolu topraklarında bol miktarda bulunmasıdır. Halk arasında kullanımı yaygındır. Isırgan otu salatalarda kullanıldığı gibi ısırgan çayları, yemekleri de vardır. Bizim yapmış olduğumuz bu çalışmada ısırgan otunun antioksidan etkisi yanında, mikroplara karşı öldürücü etkisi ve ülsere iyi geldiğini tespit ettik. Ülser yapılmış farelere ısırgan otu özütünü oral olarak verdik. Bunun sonucunda ülser hastası farelerin iyileştiğini gözlemledik. Böylece ısırgan otunun ülser hastalığına iyi geldiğini tespit ettik. Ülseri yüzde 68 oranında engellediğini ispatladık.'' Gülçin, ''Stafilokok ailesi çok dirençli bir mikrobiyal ailedir. Isırgan otunun bu mikroorganizmaların büyümesini engellendiğini ve antikandidal özelliğinin de etkili olduğunu gözlemledik. Standartlarla kıyasladığımız zaman ısırgan otunun anti-mikrobiyal özelliğinin gayet iyi olduğunu gözlemledik'' diye konuştu. -''AĞRI KESİCİ ÖZELLİĞİ FAZLA BİLİNMİYOR'' Yaptığı çalışmada, ısırgan otunun ağrı kesici özelliğini ortaya koyan Gülçin, ''Çalışmamızda, ısırgan otunun ağrı kesici özelliği olduğunu kanıtladık. Deney hayvanları üzerinde yapılan diğer bir çalışmada kuvvetli bir ağrı kesici olarak ağrıyı yüzde 62 oranında engellediği belirlendik. Isırgan otunun ağrı kesici özelliği halk arasında fazla bilinmemekte'' şeklinde konuştu. ''Kullanmamız gereken ısırgan otunu diğerlerinden ayırt etmek için elimizi vurduğumuzda acı hissettiğimiz ısırgan otu, bizim aradığımız ısırgan otudur'' diyen Gülçin, ısırgan otunun çok sayıda hastalığa iyi geldiğini belirterek, şöyle devam etti: ''Yaptığımız çalışmada, ısırgan otunun ülseri önlediğini, yaraları iyileştirdiğini, çok dirençli mikroorganizmaları bile yayılmasını önlediğini ve ağrı kesici özelliği olduğunu bilimsel olarak kanıtladık. Ülser ve harici yaralarda kullanılabilir. Hiçbir yan etkisi yoktur. Yaraları iyileştirmek için kullanılacaksa, havanda biraz dövüp, sıvılaşır bir hale geldiğinde yaranın üzerine sürmeliyiz. Çünkü ısırgan otunun çok iyi anti-mikrobiyal bir özelliği var, bu özelliği sayesinde yaraları iyileştiriyor.'' Bir araştırmacı olarak, ısırgan otunun faydalarını bilimsel olarak ispatlayabilmek için çalışmasını 5 yıl boyunca sürdürdüğünü anlatan Gülçin, Anadolu'da bol miktarda bulunan ısırgan otunun, hazır çaylar yerine, taze olarak toplandıktan sonra gölgede kurutularak ya da taze olarak kullanılmasının daha sağlıklı olduğunu vurguladı. -ÇALIŞMASI İKİ DERGİDE YAYIMLANDI- Isırgan üzerine yaptığı doktora tezini 5 yılda tamamlandığı ifade eden Gülçin, ''Isırgan üzerine yaptığım çalışmam, endemik ve halk arasında kullanılan bitkilerle ilgili bilimsel çalışmaların yayımlandığı 'Journal Of Etnopharmacology' dergisinde, yine çalışmamın ikinci ayağı olan enzimile ilgili kısmı ise ''Journal Of Enzyme Inhibition and Medicinal Chemistry' dergisinde yayımlandı'' diye konuştu.