Dünya

İran’a yönelik ABD yaptırımları: Türkiye’nin ciddi şekilde sıkıntıya gireceğini görmek için kahin olmak gerekmiyor

06 Mayıs 2019 16:46

ABD’nin İran’a yönelik petrol ticaretine yönelik yaptırımlardan muaf tutulan, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 8 ülkenin ‘ayrıcalığını’ sona erdireceğini duyurmasının ardından gözler Ankara’nın vereceği tepkiye çevrildi. Türkiye, ABD’nin kararına uymak zorunda olmadığını savunsa da, SİGMA Turkey’in Enerji Uzmanı Necdet Pamir, Ankara yaptırım kararına uyulmayacağı yönünde siyasi mesajlar verse de fiilen enerji sektöründe ambargoyu uygulamak durumunda kalacak. 

ABD’nin eğer ambargoya uyulmazsa TÜPRAŞ gibi şirketlere de yaptırım uygulamakta kararlı olması nedeniyle Ankara’nın İran’dan mevcut alımından vazgeçmek zorunda kalacağını savunan Pamir, Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada, “Türkiye sadece ham petrol fiyatlarının yükselmesinden etkilenmeyecek, doğalgaz fiyatlarının yükselmesinden de etkileneceğiz. Buna dolar/TL paritesi eklediğinizde o zaman ciddi olarak Türkiye’nin sıkıntıya gireceğini görmek için kahin olmak gerekmiyor” dedi.

"İran’ın yüzde 45’lik gibi payı hızla yüzde 15’lere düşmüştü geçen sene, şimdi de onun da altında seyrediyor"

Pamir, “ABD’nin İran’a yönelik ambargo kararında yeni dönem Türkiye için ne anlama geliyor” sorusuna da şu cevabı verdi:

“Türkiye açısından baktığımız zaman Türkiye tükettiği enerjinin yüzde 31'ini petrol ile karşılıyor. Bu çok ciddi bir oran.Yüzde 31 de gene aynı miktarda doğalgaz enerji tüketimi içinde. Şimdi her iki kaynakta da hem petrolde hem Türkiye çok yüksek oranlarda, yani Petrolde yüzde 94 doğalgazda yüzde 99’un üzerinde dışa bağımlı.

"Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) raporlarına göre; petrol dış alımlarımızda 2017 yılında İran’ın payı yüzde 44,6 idi. Fakat geçtiğimiz dönemde daha ambargo uygulanmaya başlanmadan ve belli ayrıcalıklar da tanınmaya başlanmadan önce Türkiye bir taraftan “Biz uymak zorunda değiliz” diye daha çok iç politikaya yönelik açıklamalar yaptı. Ama bir taraftan da fiili olarak baktığınızda aylık raporlara ne kadar almışız. İran’ın o yüzde 45’lik gibi payı hızla yüzde 15’lere düşmüştü geçen sene. Şimdi de onun da altında seyrediyor. Bunun anlamı şu, Türkiye’ye etkisi açısından baktığımızda İran’dan daha fazla petrol alıyor olmamızın diğer ülkelere göre, temel nedenlerinin başında daha uygun koşullarda yani daha ucuza, vadesi daha uzun, böyle koşullarla daha olumlu koşullarla bize petrol verdiği için İran öncelikli olmuş. Ama bunun yerine başka kaynaklara yöneldiğiniz zaman hem petrolün alım maliyeti hem yerine göre eğer yerine Rusya’yı koyuyorsanız kısmen taşıma maliyetleri, rafinerilerin işleme maliyetleri, kullanılan inceltici maliyetleri farklı kalitede petrol olduğu için bunların tamamı Türkiye’yi olumsuz etkileyecektir.

"Türkiye’nin ithalat dengelerinde çok daha olumsuz bir etki olarak çarpan etkisi ile gelecek"

Onun dışında da İran'a yönelik ambargo genel olarak petrol fiyatlarının yukarıya doğru çıkmasına neden olacağı için Türkiye’nin ithalat dengelerinde çok daha olumsuz bir etki olarak çarpan etkisi ile gelecek. Buna bir de Amerikan Doları’nın Türk Lirası karşısındaki değer kazanmasını ilave ederseniz Türkiye çok ciddi ekonomik sıkıntılarla karşı karşıya kalacak yani İran olmadığı takdirde.”

İran üzerindeki baskıyı her geçen gün artıran Trump yönetimi, bir süre önce İran petrol yaptırımlarından muaf tutulan 8 ülkeye yeni muafiyet hakkı verilmeyeceğini açıklamıştı. ABD hükümeti, hafta sonu Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere'ye İran yaptırımlarından 90 gün daha muafiyet tanıma kararı alsa da ilk yaptırımlardan muaf tutulan Türkiye, ek süre tanınan ülkeler arasında yer almadı.


*Eski TMMOB başkanlarından Necdet Pamir'in Amerika'nın Sesi'ne konuyla ilgili yaptığı yorumların tamamını buradan okuyabilirsiniz.