T24- Türkiye İnternet Andıcı soruşturmasına konu olan www.irtica.org, www.greekmurderers.net, www.turkses.com gibi psikolojik harekât sitelerini ilk kez Taraf gazetesinden öğrendi. AKP, dini cemaatler, Yunanistan, Ermenistan, PKK aleyhine propagandatif yayınlar yapılan Türkçe ve İngilizce olarak profesyonelce hazırlanmış ve sık sık güncellenen siteler emekli bir deniz yüzbaşı olan Ataman Yıldırım’ın Ergenekon soruşturması kapsamında Ocak 2009’da tutuklanmasından sonra ortaya çıktı. Ergenekon davasının iddianamesine giren bilgilere göre 35 ayrı sitenin ad ve içerikleri [email protected] diye bir ortak adresten alınmıştı. Ve bu mail adresine Genelkurmay’da sivil memur olarak çalışan Mehmet Bülent Sarıkahya’ya ait bir ADSL hattından sık sık girilmişti.
Taraf ’ın 4 Şubat 2009 tarihli manşetinin ardından farklı içeriklere sahip siteler bir anda topluca kapatıldı. Ardından bu sitelerle ilgili İrtica ile Mücadele Eylem Planı’nın ıslak imzalı orijinalini savcılara gönderen ihbarcı subayın mektubu geldi. ‘Meçhul asker’in ikinci ihbar mektubuna eklediği ‘İnternet Andıcı’nda sitelerin kuruluş emri ve Türkiye’deki pek çok internet sitesine yönelik bir fişleme yer alıyordu. Andıç’ta internet sitelerini kurma emri veren isim olarak dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Hasan Iğsız olarak görünüyordu.
İçeriğinde Başbakan’a hakaretler edilen, Türkiye’yi Yunanistan ile savaşa sokabilecek bu sitelerle ilgili Başbakanlık Genelkurmay’dan bilgi istedi. Genelkurmay, sözcüsü Hıfzı Çubuklu vasıtasıyla bu sitelerin varlığını kabul etti. Ama bunların “2000 yılında Başbakan Ecevit’in verdiği bir talimat üzerine” kurulduğunu açıkladı. Başbakanlık kaynakları ise bu sitelere izin veren bir başbakanlık talimatı olmadığını açıkladılar.
Başbakanlık, Genelkurmay’ı yalanladı
Tüm tartışmaların sonunda geçen yıl o dönem Ergenekon savcısı olan Zekeriya Öz’ün talimatıyla İnternet Andıcı için soruşturma açıldı. Soruşturma kapsamında 19 emekli ve muvazzaf subay ile birlikte eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız ve Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu da ifade verdi. Iğsız’ın geçen yılki Yüksek Askerî Şûra’da Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atanması beklenirken emekliye sevk edilmesinin nedeni olarak İnternet Andıcı gösterilmişti.
Soruşturmada İstanbul Başsavcılığı, Başbakanlık ve Milli Savunma Bakanlığı’na “internet sitelerinin kurulması ve yayın yapması talimatı, Başbakanlık veya Milli Savunma Bakanlığı tarafından mı verildi” diye sordu. Başbakanlık, savcılığa gönderdiği yazıda “Bu konuda herhangi bir talimatımız bulunmamaktadır” diyerek daha önce “Talimat Başbakanlık’tan” diyen Genelkurmay’ı yalanladı. Savcılığa MSB’den ise itiraf gibi bir yanıt geldi. www.irtica.org. ile www.irtica.net adlı adreslerine ilişkin Milli Savunma Bakanlığı’nın savcılığa ulaşan yazısında “Bahse konu internet hizmeti Genelkurmay Başkanlığı ihtiyacı için tedarik edilmiştir” deniyordu.
Uzun süre sessizce yürütülen soruşturma, 22 Temmuz seçimlerin ardından hızlandı. Aralarında Genelkurmay eski İkinci Başkanı Hasan Iğsız ve Genelkurmay Adlî Müşaviri Hıfzı Çubuklu’nun da olduğu üst düzey generaller tutuklandı. İnternet Andıcı iddianamesinde ve mahkemedeki ifadelerinde ise tutuklu generaller aynı ismi işaret etti: Dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ. O tarihte Genelkurmay Harekât Başkanlığı yapan Korgeneral Mehmet Eröz “İnternet Andıcı’nın emrini Genelkurmay Başkanı’ndan aldıklarını” söylerken, Genelkurmay’ın Adlî Müşaviri Hıfzı Çubuklu da “Bu belgenin 1 Nisan 2009’da İkinci Başkan parafıyla Genelkurmay Başkanı’na arz olduğunu” söyleyerek bu bilgiyi doğruladı.
İddianamenin bir numaralı sanığı olan, dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Hasan Iğsız, “Andıç emrinin kimden geldiği” sorusuna şu cevabı verdi: “Genelkurmay Başkanlığı’nın yasalar çerçevesinde yapmış olduğu faaliyetlerle alakalı sorunun Genelkurmay Başkanlığı’na sorulması gerekir...” İnternet Andıcı soruşturması sürerken İrticayla Mücadele Eylem Planı davasının tutuklu sanığı Albay Dursun Çiçek de mahkemede “İnternet Andıcı, gerçek bir belgedir. Altında imzalar ve paraflar vardır” dedi. Soruşturma kapsamında kendi isteğiyle ikinci kez savcılığa ifade veren Çiçek, “Ne yaptıysam emir komuta içinde yaptım” şeklindeki ifadesini tekrarladı.
Başbuğ: Siteleri ben kapattım
Emekli Org. İlker Başbuğ, dünkü savunmasında dava konusu sitelerin kapatılması emrini kendisinin verdiğini söyledi.
30 Ağustos 2008'de Genelkurmay Başkanlığı görevine başladığını anlatan Başbuğ, 4 Şubat 2009'da bu internet siteleriyle ilgili olarak bir haber yayınlandığını kaydetti. Konunun derhal incelenmesini istediğini savunan Başbuğ, "İlk inceleme sonucunda, şekil ve teknik açıdan bu sitelerin kanuna uygun olmadığı bilgisi bana verildiğinde bu siteleri kapattırdım. Aslında bana teşekkür edilmesi gerekir ki ben bu siteleri kapattıran kişiyim. Ayrıca 30 Ağustos 2008-Şubat 2009 tarihleri arasında da bu sitelerde hiçbir işlem yoktur. Bu sitelerin son güncellenme tarihlerine bakıldığında benim görev süremden öncesidir.
Şubat 2009 tarihinden sonra kurulan 4 sitenin bu andıcın temel konusu olduğunu belirten Başbuğ, bu andıcın ise kendisine arz edilmediğini ileri sürdü. Arz edilmiş olsaydı muhakkak üzerinde imzası yada ya da parafının olması gerektiğini kaydeden Başbuğ, "Bir kişi çıkıp bu andıcın üzerinde komutanın imzası ya da parafını gördüm diyen bir kişi dahi yoktur. Hazırlık aşamasında olan bu siteler de 19 Haziran 2009 tarihinde kapatıldı. Bu siteler aktif dahi edilmemiş, bir haber dahi yapılmamıştır. Bu sitelerde ifade ettiğim gibi 19 Haziran 2009'da kapatıldı. İnternet andıcı ile ilgili bilgim 4 Kasım 2009 tarihinde oldu haberin yayınlanmasına müteakip" dedi.
Şubat 2009'da kapatılan sitelerin içeriklerinin ne olduğunu, burada neler yapıldığını, bu konu ile ilgili bilgileri ancak internet andıcı ile ilgili iddianame çıktığı zaman kısmen öğrendiğini öne süren Başbuğ, "Bu durumda devletin aslında bana teşekkür etmesi gerekirken bugün bu konu ile suçlanmam tarihin acı bir cilvesidir. Yanı şunu demek istiyorum benim dönemimde bu internet sitelerinde suç teşkil eden bir tane olay ortaya konulmuşsa ki yoktur bunu da açıklamış olmak isterim." diye konuştu.
Başbuğ, sorulan bir soru üzerine, "2. Başkan tarafından 'sayın komutana arz' diye sunulan bir belge normal şartlarda bana arz edilmesi gerekir. Ancak kesinlikle arz edilmedi. Arz edilmiş olsa bir imza, bir paraf mutlaka konulurdu. Bu andıç, 2. başkan tarafından 1 Nisan 2009 tarihinde paraflanmıştır. İddialara göre bu andıcın bana 14 Nisan 2009 tarihinde arz edildiği iddia ediliyor. Ancak bu andıcın 2 Nisan 2009 tarihinde karargah içinde işleme girdiğini de görüyoruz" dedi.
