Medya

"İncirlik Üssü'nün hâlâ kapatılmaması size bir şeyler çağrıştırmıyor mu?"

"Siyasal İslam, ABD'nin bugüne kadar bölgedeki en önemli aracı oldu"

03 Nisan 2018 17:40

Cumhuriyet yazarı Erol Manisalı, siyasal islamı Batı kapitalizminin yaratttığını belirterek 'FETÖ' kumpası nedeniyle Suriye'de ABD ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın karşı karşıya geldiğini yazdı. Türkiye'nin bu nedenle Rusya ile işbirliği yapmak zorunda kaldığını söyleyen Manisalı," ABD Ilımlı İslam adı altında, Ankara (ve AKP) ile tekrar barışmak zorunda!" değerlendirmesinde bulundu.

"Siyasal İslam, ABD’nin bugüne kadar bölgedeki en önemli aracı oldu" diyen  Manisalı, "Sultan Galiyev’den bugüne, köprülerin altından çok sular geçti, şeker fabrikaları ve “kartel” meselesi ile İncirlik Üssü’nün hâlâ kapatılmaması size bir şeylerçağrıştırmıyor mu. Üstelik ABD’nin elinde AKP’ye karşı bugün, onca koz varken" dedi.

Manisalı'nın Cumhuriyet gazetesinde "Siyasal İslam, ‘Batıcılar’, ABD ve Rusya arasında sıkıştırılan Türkiye" başığıyla yayımlanan yazısının ilgili bölümü  şöyle:

AKP’nin (ve Erdoğan’ın) durumu ve çelişkileri 
Bugün AKP (ve Erdoğan) ABD ile, FETÖ kumpası yüzünden Suriye’de karşı karşıya gelip Rusya ile işbirliğine mecbur kalsa da, yarın bu çizgiyi sürdürme olanağına sahip değildir. Çünkü siyasal İslamı yaratan ve ayakta tutan güdüler (saikler) Batı kapitalizmi (ve emperyalizm) ile kapışma ve savaşma olanaklarına sahip değildir. Ortadoğu’daki İslamcı güdülerin son yüzyıl içindeki misyonlarına baktığımızda, bunların Batı kapitalizmi ve emperyalizmi sayesinde ayakta kaldıkları görülür. 
Atatürk’ün laik Türkiye Cumhuriyeti, Atatürk devrimleri sayesinde bunun tek istisnası olmuştur. Bugün, BOP’ugerçekleştirmek isteyen ABD, bu yüzden FETÖ’yü kullanarak 15 Temmuz’da Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkma ve BOP’u gerçekleştirme girişiminde bulundu.
FETÖ’nün 15 Temmuz’da Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak isterken Ankara’da AKP iktidarının bulunması, kendisi açısından bir çelişkiydi. ABD şimdi, bu çelişkinin sonuçları ile Suriye’de yüz yüze gelmiştir. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’ni (ve AKP’yi) Rusya ile işbirliğine itmiştir. Bu çelişkili durumu düzelterek Ankara ile işbirliğine girmenin yollarını arıyor. Taa 1950’lerden beri elinde tuttuğunu bırakma lüksü yok. Kendi emrindeki ötekiİslamcılarla (FETÖ ile) yaptığı hata, ABD’nin bölgedeki geleneksel politikasına ters düştü. Üstelik bu hatayı, Sovyetler Birliği çöktükten sonra yaptı. 
 
ABD AKP’yi yanına çekecek mi? 
ABD geleneksel politikasına dönerek Ilımlı İslam adı altında, Ankara (ve AKP) ile tekrar barışmak zorunda! 
Siyasal İslam, ABD’nin bugüne kadar bölgedeki en önemli aracı oldu. Bugün de İsrail-S.Arabistan-Mısır üçgeninde yürüttüğü misyon, AKP ile yakınlaşmasını zorunlu kılıyor. AKP’nin de (ve Erdoğan’ın) yarın Rusya yerine ABD’ye yaklaşacağına inanıyorum. Çünkü siyasal İslam önceliğinin, Rusya (ve Asya) ile stratejik işbirliği yapma güdüleri (saikleri), sistemin doğası gereği çok zayıftır. Türkiye’deki “Batıcılar”, laik görünmelerine karşın, AKP’nin bu dönüşüne destek vereceklerdir. Çünkü “Batıcılar”, Batı’nın Türkiye üzerindeki politikalarına hep destek vermişlerdir, işin “doğası gereği”, aynen 12 Eylül ve 28 Şubat’ta olduğu gibi. 
Sultan Galiyev’den bugüne, köprülerin altından çok sular geçti, şeker fabrikaları ve “kartel” meselesi ile İncirlik Üssü’nün hâlâ kapatılmaması size bir şeylerçağrıştırmıyor mu. Üstelik ABD’nin elinde AKP’ye karşı bugün, onca koz varken...