Gündem

İmamoğlu'na, "Bizim Tayyip" dediği için ihraç edilen Turgay Eminoğlu, mahkeme kararıyla CHP'ye geri döndü

27 Aralık 2022 16:11

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a benzettiği yazısı gerekçe gösterilerek parti üyeliğinden çıkarılan Turgay Eminoğlu, karara itiraz etti. İtirazı değerlendiren mahkeme, ihraç kararının, toplantı yeter sayısı olmadan alındığına hükmettiği kararı iptal etti.

CHP Beylikdüzü ilçe teşkilatı üyesi Mali Müşavir Turgay Eminoğlu, köşe yazarlığı yaptığı, "İstanbul Sakinleri" ve "Beylikdüzü Sakinleri" gazetelerinde, 1 Kasım 2021’de, "Bizim Tayyip" başlıklı yazısını yayımladı. CHP İl Disiplin Kurulu, "tasarlanmış ve kaleme dökülmüş bir yazı ile ağır töhmet altında bıraktığı" nedeniyle Eminoğlu'nun parti üyeliğinden çıkarılma sürecini başlattı.

Diken'de yer alan habere göre, yazının yayımlanmasından sonra CHP İl Başkan Yardımcısı Ufuk İnan, Eminoğlu’nun İmamoğlu ve CHP’nin kurumsal kimliğine alenen hakarette bulunduğu iddiasıyla İlçe Disiplin Kurulu'na başvurdu. Beylikdüzü İlçe Başkanlığı da Eminoğlu’ndan savunma istedi. Şikayetin ardından CHP İstanbul il yönetimi, 18 Ocak’ta Eminoğlu’nu Disiplin Kurulu'na sevk etti. Kurul, 4 Mart’ta Eminoğlu’nu sözlü savunmaya çağırdı.

Tehdit iddiası

Eminoğlu, sözlü ifadesinde yazısının normalde İstanbul Sakinleri isimli gazetede ve gazetenin sitesinde yayımlandığını belirterek, şunları söyledi:

“İlçe başkanı Taşkın Özer, 10 Kasım 2021 günü gazetenin sahibi Kansu Erdan’ı tören yerinde baş yazarıyla birlikte tehdit etmiştir. Bunun üzerine bana ait yazı bu gazeteden kaldırılmıştır. Sonrasında ise daha az okuyucuya sahip olan Beylikdüzü Sakinleri isimli sitede yayımlanmaya başlamıştır. Ben, aynı zamanda bu yazıyı kendi twitter adresimden de yayımlamış bulunmaktayım. Yazının içeriği doğrudur ve bana aittir. Yazının içeriğine hâlâ katılıyorum ve hepsi belgelidir. Yazdıklarım parti mensubu kimliğimle değli basın mensubu kimliğimle yazılmıştır. Basın özgürlüğü kapsamındadır. Hakkımda herhangi bir suç duyurusu veya tekzip yapılmamıştır.”

"İmamoğlu’nu töhmet altında bıraktı"

İl Disiplin Kurulu da Erdoğan’ın eylemleri ve söylemleriyle CHP’ye, genel başkana, tüm yöneticilere açık husumet beslediğini, CHP’nin tüm kademeleriyle Erdoğan’ın ülkenin günümüzde yaşadığı sorunlara birinci derecede neden olduğunu kabul ettiğini belirtti. Kurulun kararında şöyle denildi:

“Bahsi geçen şahsın kişilik olarak partimiz kamuoyu nezdinde en olumsuz intibaya sahip kişi olması göz önüne alındığında, şikayetlinin Ekrem İmamoğlu’nu bahsi geçen şahısla benzeştirmesinin kişilik olarak Ekrem İmamoğlu’nu önceden düşünülmüş, tasarlanmış ve kaleme dökülmüş bir yazı ile ağır töhmet altında bıraktığı, bu nedenle de şikayetlinin açıkça disiplin suçu işlediği anlaşılmıştır.”

"Ekrem Bey ile görev yaptık"

Eminoğlu, İl Disiplin Kurulu'nun kararına itiraz edince, şikayet dosyası bu defa da Yüksek Disiplin Kurulu’nun önüne gitti. Yüksek Disiplin Kurulu'nda da savunma yapan Eminoğlu, “Ekrem Beyi' benden iyi tanıyan yoktur, beraber görev yaptık ve yönetim kurulu görevimden istifa ettim. Bu partimi savundum. Kendisi genel başkanımı engellemeye çalışıyor. Ben de bu davranışlarını eleştirdim” dedi. Yüksek Disiplin Kurulu da İl Disiplin Kurulu'nun, ‘kesin çıkarma’ kararını onadı.

Mahkeme, Eminoğlu’nun gerekçesini haklı buldu

Eminoğlu, bu gelişmelerden sonra Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’nde parti kararının iptal edilmesi için dava açtı. Eminoğlu, dokuz kişiden oluşan İl Disiplin Kurulu'nun en az altı kişiyle toplanıp karar vermesi gerektiğini,  ancak kendi olayında beş kişiyle karar verildiğini belirtti. Ankara 13.Asliye Hukuk Mahkemesi de 16 Aralık’ta davayı karara bağladı. Mahkeme, Eminoğlu’nun gerekçesini haklı bularak partinin hakkında verdiği kararı, "kesin" olarak iptal etti.

"CHP’nin başına bela olacak"

Suçlamaya dayanak gösterilen yazının ilgili bölümü şöyle:

“Ekrem İmamoğlu İBB adayı olduğunda camide yarım yamalak Yasin okuyup, PR adına takiyenin dibine vurunca, bir kadim dostum ‘Bu da bizim Tayyip’ demişti. Ben de ‘Vallahi sadece Tayyip olsa iyi! Üstüne bolca İ. Melih, bir tutam da Sarıgül ekle, tamamdır’ diye yanıt vermiştim. Dostuma şunu da dedim. ‘İBB Başkanlığı’nı kazanırsa, Melih nasıl AKP ve Ankara’nın başına bela olduysa, bu da, tıpkı Sarıgül gibi CHP’nin başına bela olacak’ demiştim. Yanılmadığımı şimdi daha net görüyorum.”