Gündem

İmamoğlu: İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İslam coğrafyasının en büyük kentinin belediyesi

İmamoğlu, “Günümüz İslam Dünyasında Meseleler ve Çözüm Yolları” konulu uluslararası sempozyumda konuştu

27 Haziran 2022 13:23

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB’nin katkılarıyla düzenlenen “Günümüz İslam Dünyasında Meseleler ve Çözüm Yolları” konulu uluslararası sempozyumu düzenleyen Türk Ocağı’nın İstanbul Şube Başkanı Cezmi Bayram’ın “Niye bunu CHP’li bir belediye ile yapıyorsunuz, diye eleştirenler var” sözlerine, “Türkiye'nin bugünkü gündeminde, ne yazık ki bu tür tavır ve davranışlar var. Ama İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İslam coğrafyasının en büyük kentinin belediyesi” diye yanıt verdi.

Kendilerine, “Niye bunu CHP’li bir belediye ile yapıyorsunuz” eleştirisi getirildiğini aktaran Bayram, görüşlerini, “Bize göre; gerek merkezi hükümetin kurumları, gerekse mahalli idare kurumları partinin malı değildir. Partiler, seçimie gelirler, bir emanet devralırlar. Sonra bu emaneti bir sonraki şekilde devam ettirir. Devam etme imkanı verir veya başkasına devrederler. Demek ki, bu müesseselerin sahibi, millet.  Bunlar, milletin müessesesi. Biz, bu zamana kadar yaptığımız birçok faaaliyette, her kurumdan destek istiyoruz. Her kurumdan destek isterken, oraya mensubiyet duygusu taşıdığımızdan değil. Milletin malı ve milletin malının emaneti şu anda filan partiye mensup olabilir, ama biz, bundan talep ediyoruz” sözleriyle dile getirdi.

Daha önce de CHP’li başkanlar tarafından yönetilen Kartal ve Bakırköy belediyeleriyle iş birliği içinde çalışmalar yürüttükleri bilgisini paylaşan Bayram, “Bu sözümüzde samimi olduğunuzu göstermek için, o zaman farklı partilerin idaresinde olan kurumlarla da iş birliği yapmamız lazım. O bakımdan bu anlayışımıza da devam edeceğiz. Bunun için illa ‘falan böyledir, falan şöyledir’ diye bakmıyoruz” ifadelerini kullandı.

"İstanbul, aynı zamanda İslam coğrafyasının yüzyıllardır başkenti aslında"

İmamoğlu konuşmasına, Bayram’ın sözlerine atıf yaparak başladı. “İBB ile bunun niçin yapıldığına dönük eleştiriler olduğunu söyledi: Değerli hocam, elbette bunlar olacak. Türkiye'nin bugünkü gündeminde, ne yazık ki bu tür tavır ve davranışlar var. Ama İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İslam coğrafyasının en büyük kentinin belediyesi. İstanbul, aynı zamanda İslam coğrafyasının yüzyıllardır başkenti aslında. Bir özelliği de var ki; binlerce yıldır da dünyanın başkenti İstanbul. Dolayısıyla en doğru duyguların, en doğru hamlelerin vücut bulduğu bir şehir olursa İstanbul, buna hem yakın coğrafya mutlu olur hem bütün dünya mutlu olur. Bu bağlamda, bu bence kutsal başlığın bir toplantıya dönüşmesi ve bir çabanın ortaya konması noktasındaki girişiminizle bizi buluşturmanız ve bu buluşturmaya dönük de özellikle bu konuda bizi motive eden ben saygıdeğer Genel Başkanımıza hepinizin huzurunda yürekten teşekkür ediyorum. Bu buluşmanın önemini defalarca bize aktarmıştır” şeklinde konuştu.

“Elhamdülillah ben de Müslümanım”

“Bir tesadüf daha var: Elhamdülillah ben de Müslümanım bu arada” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:

“Dolayısıyla bireysel olarak da katkı sunmanın elbette keyfini yaşıyorum. Zira dünya tarihinin ilginç de bir dönemindeyiz. Bilimde, teknolojide, yaşanan olağanüstü ilerlemelere bakınca, değerlendirmeleri, insanın aklına, zekasına, üstün yeteneklerine dönük yapmak gerekir. Gerçekten de hayranlık duyarak bu süreci anlamak gerekir. Ama toplumlar, ülkeler, medeniyetler arası ilişkilere bakınca, bambaşka bir tablo çıkıyor. Korkunç eşitsizlikler, ne yazık ki zorbalıklar, ne yazık ki adaletsizlikler, insanın iyi yanının da kötü yanının da ne kadar güçlü olduğunu görmek, sarsıcı bir tecrübe. İyilik ve kötülük, yalnız dış dünyada, beşeri hayatta değil, insanın iç benliğinde de mücadele halinde. Ben, iyilik ve kötülük arasındaki bu büyük savaşın, iyiliğin mutlak zaferiyle sonuçlanacağından bir an bile şüphe duymuyorum. İyiliğin gücüne olan güvenimi hiçbir koşulda kaybetmiyorum. Çünkü iyiliğin kudretine olan güvenimi yitirirsem, insanlığımı da yitireceğimin farkındayım.”

“Bir insanı inancı nedeniyle, kaçınılmaz olarak kötü kabul etmek mümkün mü?”

“İyilik nasıl belirli bir kimliğe, belirli bir inanca sahip olmanın kendiliğinden yol açtığı bir sonuç değilse, kötülük de değildir” diyen İmamoğlu, "Hiç kimseyi inancı, kimliği nedeniyle, kaçınılmaz olarak kötü kabul etmek mümkün mü Allah aşkına. Amaçlarımız ne kadar kutsal, ne kadar iyi ve değerli olursa olsun, ‘Amaca giden yolda her şey mubahtır, her vasıta kullanılabilir’ diye düşünemeyiz. Araçlar, amaçları lekeleyebilir. Müslüman gibi yaşamanın, bu konuda da çok hassas olmayı zorunlu kıldığını düşünüyorum. Müslümanlığın bize, iyiliğin, sevginin, hoşgörünün, merhamet ve dayanışmanın üzerinde yükselen çok sağlam bir ahlaki zemin sunduğunu bilmeliyiz. Bu zemini, sağlıklı, güçlü ve mutlaka haysiyetli bir irtibat içerisinde, bugünün dünyasıyla hemhal edebilmeyi başarmamız gerekiyor. Kadim tarihiyle İstanbul, inanç ve kültür temelli sorunlara hoşgörü ve sağduyu ekseninde çözümler geliştirmek açısından, dünyanın en ilham verici şehirlerinden biridir.  Büyükşehir Belediyesi olarak, İstanbul’a bu yönüyle de sahip çıkma ve geliştirme gayreti içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından başlayan birinci oturumda; eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu (Dini Anlamada Yöntem Sorunu), eski Yargıtay Başkanı Prof. Dr. Sami Selçuk (Hukuk ve Ahlak Bilgisi), Tunus eski Kültür Bakanı Prof. Dr. Mehdi Mabrouk, Fas eski Kraliyet Sözcüsü Prof. Dr. Hassan Aourid (Mağrip’te Siyasal İslam Çıkmazı) ve Rusya Müslümanları Dini İdaresi Birinci Başkan Yardımcısı (Damir Mukhetdinov (Rusya Müslümanlarının Güncel Dini Problemleri) görüşlerini dile getirdi. Kılıçdaroğlu, Kaftancıoğlu ve İmamoğlu, sempozyumun ikinci oturumu olan ve Prof. Dr. Hayri Kırbaşoğlu, Prof. Dr. Şaban Ali Düzgün ile Prof. Dr. Mehmet Zeki İşcan’ın katılımıyla gerçekleştirilen paneli de izledi.