Erzurum'a ilk kez midyeyi getiren seyyar satıcı Fırat Kuytan, mahalledeki cami imamının cuma vaazında "midye haramdır" demesi nedeniyle satışlarının yarı yarıya düştüğünü söyledi. Kuytan, "Fetvadan sonra cami cemaatinden hiç kimse midye almadı" dedi.
Doğan Haber Ajansı'ndan Turay İpek'in haberine göre, seyyar satıcılık yapan Kuytan midye satmaya karar verdi. Bursa'dan getirttiği midyeleri merkez Yakutiye İlçesi Mumcu Mahallesi'nde seyyar aracında satmaya başlayan evli 3 çocuk babası 45 yaşındaki Kuytan'ın satışları iyi gitmeye başladı. Kuytan, hemen yakındaki Yukarı Mumcu Camisi imamının Cuma Namazı öncesi vaazında, "Midye haramdır" demesiyle işlerinin bıçak gibi kesildiğini öne sürdü.
İlk günler büyük ilgi görmüş
Midyeyi ilk getirdiğinde büyük bir ilgi gördüğünü hatta çevre illerden bile müşteri geldiğini belirten Fırat Kuytan şunları anlattı:
"Erzurum'da hiç olmayan bir şeyi satmak istedim. Yaptığım araştırmalar sonunda midye satmayı denemek istedim. Bursa'dan otobüsle bin tane midye getirdim. Batılı olup da Erzurum'da yaşayanlar büyük ilgi gösterdi. İlk gün kısa sürede tükendi. Daha sonra her gün 2 bin midye getirtmeye başladım. Midyenin tadına bakanlar, bu lezzeti Erzurum'a getirdiğim için teşekkür ettiler. İşlerim çok iyiydi. Ama hemen yakındaki imamın hutbede, midyenin Hanefi mezhebine göre haram olduğunu söylemesi üzerine satışlarda büyük düşüş oldu. Camiye giden cemaatten bir tane bile yiyen olmadı. Ne yapacağımı şaşırdım."
'Müslümanlar şüpheli şeyden uzak durmalı'
Vatandaşların sorusu üzerine durumu müftüye iletip ve bu konuda cemaate açıklamada bulunduğunu belirten Yukarı Mumcu Cami İmamı Nejdet Keskin ise şunları söyledi: "Midye Hanefi mezhebine göre haram, diğerlerine göre değildir. Müslümanlar şüpheli şeyden uzak durmalı. Çünkü deniz ürünleri ile ilgili olarak mezhep imamları farklı görüş beyan etmişler. Bazıları midyeyi deniz ürünü sayarken, bazıları saymamıştır. İlla midye yemek zorunda değiliz. Şüpheli şeylerden uzak durmak lazım. Seyyar satıcı ile görüşmedim. Bu gibi kişilerin de helal yönden kazanç sağlamalarını isteriz. 'Yapma' deme hakkına sahip değiliz."