T24 - ABD’nin San Francisco şehrinde başlayan iklim zirvesinde R20 olarak bilinen Bölgesel İklim Hareketi deklarasyonu da imzalanacak. Bildiriye Türkiye adına Dünya Odalar Birliği Başkanı Rona Yırcalı, ABD adına ise Arnold Schwarzenegger imza koyacak.
ABD’nin San Fransisco şehrinde başlayan “3. Küresel İklim Zirvesi” kapsamında bugün kısa adı R20 olan “Bölgesel İklim Hareketi”nin resmi olarak kuruluşuna imkan sağlayacak deklarasyon imzalanacak. Deklarasyonu, Dünya Odalar Federasyonu (WCF) Başkanı Rona Yırcalı’nın yanı sıra Californiya Valisi Arnold Schwarzenegger ve diğer ilgililer de imza koyacak. Dünya Odalar Federasyonu (WCF) Başkanı Rona Yırcalı, R20 adı verilen bu yapının iklim değişikliğiyle mücadelede ülkeler yerine bölgeler bazında eylemi öngördüğünü hatırlattı. Yırcalı, R20’nin birinci görevinin düşük karbonlu ve iklimle uyumlu projelerin küresel çapta bölgeler ve eyaletler arasında dayanışmayla geliştirilmesi ve uygulanmasının sağlanması olduğunu söyledi. 3. Küresel İklim Zirvesi’nin, uluslararası hükümet dışı sivil toplum kuruluşlarının Başkanları, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve BM Çevre Programının ev sahipliğinde California Üniversitesi’nin Davis Kampüsü’nde gerçekleştirildiğini belirten Yırcalı, zirvenin sponsorluğunu da California Üniversitesi’nin üstlendiğini söyledi. Zirvenin ana temasının yeşil ekonominin oluşturulması şeklinde belirlendiğini anlatan Yırcalı, zirvede kapanış oturumuyla birlikte toplam altı oturumda çevreyle ilgili çeşitli konuların ele alınacağını kaydetti.
R20’ye neden ihtiyaç var
Çevre sorunlarının çözümünde ulusal ve uluslararası düzeyde katkı sağlanmasının gerekliliğine vurgu yapan Yırcalı, R20 hareketinin böylesi bir ihtiyaçtan doğduğunu kaydetti. Yırcalı, R20’ye resmi kimlik kazandıracak deklarasyonun imzalanmasıyla dünyadaki tüm odaların yanı sıra tüccar ve sanayicilerin de çevre konularına ne kadar duyarlı olduğunun ortaya konulmuş olacağını söyledi. Kanun koyucuların çevre sorunları kadar üretimin gerekliliğini gözden kaçırmaması gerektiğine işaret eden Yırcalı, gelişmekte olan ülkeler için çevre konusunun daha da önem arz ettiğini, bu nedenle gelişmekte olan ülkelerin aldığı tedbirlerin küresel ölçekte yeterli olmadığını anlattı.
