CHP’nin gazeteci kökenli milletvekili Utku Çakırözer, Cumhuriyet Gazetesi davası kapsamında aylarca hapis yattıkları hâlde ikinci kez cezaevine giren Musa Kart, Güray Öz, Hakan Kara, Mustafa Kemal Güngör, Önder Çelik ve Emre İper ile Kandıra Cezaevi’nde görüştü.
Çakırözer; Mustafa Kemal Güngör’ün “Bizler Cumhuriyet Gazetesi’ni FETÖ’cülere karşı yıllarca savunduk. Şimdi gelinen noktada ‘FETÖ’cü’ diye hüküm giymemiz Türkiye’de gelinen akıl tutulmasının en net göstergesi” dediğini aktardı. Yazar Güray Öz ise “İnsan düşünmeye devam ettikçe özgürlüğü de devam eder. Bu yüzden burada kendimi özgür hissediyorum” mesajını verdi.
Kandıra Cezaevi'nde ziyaret
Çakırözer, Cumhuriyet Gazetesi Davası kapsamında yargılanan ve ikinci kez cezaevine giren Musa Kart, Güray Öz, Hakan Kara, Önder Çelik, Mustafa Kemal Güngör ve Emre İper ile Kandıra Cezaevi’nde görüştü. Çakırözer, gazetecilerin sağlık durumlarının iyi oluğunu bir an önce özgürlük beklediklerini aktardı.
"Akıl tutulması"
Çakırözer, avukat Mustafa Kemal Güngör’ün “Hikmet Çetinkaya, FETÖ’nün nasıl bir tehdit olduğunu anlatan 10 cilt kitap yazdı. Bu yüzden hakkında yine FETÖ’cüler tarafından davalar açıldı. Akın Atalay, Bülent Utku, ben, Tora Pekin, Fikret İlkiz; Hikmet Çetinkaya ve Cumhuriyet Gazetesi’ni o davalarda FETÖ’cülere karşı yıllarca savunduk. Şimdi gelinen noktada ‘FETÖ’cü’ diye hüküm giymemiz Türkiye’de gelinen akıl tutulmasının en net göstergesi” dediğini aktardı.
"Beraat bekliyoruz, infaz ertelenmeli"
Çakırözer, Mustafa Kemal Güngör’ün Anayasa Mahkemesi’ne başvuruları ile ilgili olarak, “İlk tutuklandığımızda, Aralık 2016’da başvurmuştuk. 9 aydır da Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu’nun önündeydi. Hakkımızda 5 yıldan az hapis cezası verildiği için kararı Yargıtay’da temyiz edemedik. Bu garabetin, yasa değişikliği ile Meclis’te çözülmesini bekliyoruz. Ayrıca Yargıtay’ın tüm dosya üzerinde beraat kararı vermesini bekliyoruz. Tüm bunlar olurken de bu adaletsizliğin, haksızlığın daha fazla sürmemesi için hakkımızdaki kararın infazının ertelenmesini talep ediyoruz” mesajını verdiği söyledi.
"Özgür hissediyorum"
Çakırözer, yazar Güray Öz’ün de “İnsan düşünmeye devam ettikçe özgürlüğü de devam eder. Bu yüzden burada kendimi özgür hissediyorum. Özgür düşünen insan, nerede olursa olsun, hapishanede de olsa özgürdür” dediğini aktardı. Buna göre, Güray Öz, “Bizim için gösterilen dayanışmaya teşekkür ediyoruz. Dışarıdan çok büyük destek aldık. Burada olmamız toplumun birçok duyarlı kesimini rahatsız ediyor. Bunu görmek ülkemizin geleceği açısından memnuniyet verici. Dışarıda hak, hukuk, adalet, demokrasi mücadelesi verenlere içeriden selam gönderiyoruz” mesajını verdi.
"Düşünce cezalandırılmamalı"
Çakırözer, hakkında verilen 3.5 yıl hapis cezasının onanmasının ardından hapse giren eski HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile de Kandıra Cezaevi’nde görüştü. Çakırözer, “Siyasetçiler, akademisyenler, avukatlar, doktorlar, gazeteciler; sadece düşündükleri ve düşündüklerini ifade ettikleri için cezalandırılmamalı, hapse atılmamalı” dedi.
"Sürekli adaletsizlik"
Çakırözer, cezaevi çıkışında yaptığı açıklamada, “Hak ihlalinin incelenmemesi ve çözülmemesi de hak ihlalidir. Anayasa Mahkemesi’nin bu başvurulara yıllarca karşılık vermemesi zaten yeni bir hak ihlali doğurmuştu. Adaletsiz başlayan Cumhuriyet davası, adaletsiz bir kararla sonuçlandı. Kararı inceleyip düzeltmesini beklediğimiz istinaf mahkemesi onama kararı ile haksızlığı, hukuksuzluğu derinleştirdi. Sürecin başından bu yana gözlerimizin çevrili olduğu Anayasa Mahkemesi ise bu dosyayı yıllarca sürüncemede bıraktı. Yüksek Mahkeme, en başından yaşanan bu adaletsizliği daha da büyüttü. Cumhuriyet davası artık sürekli adaletsizlik üreten bir yargılama haline gelmiştir. Tüm bu kararların tekrar gözden geçirilmesini, bu ülkenin üst mahkemelerinin yaşanan yanlışlıkları düzeltmesi için harekete geçmesini bekliyoruz” dedi.
"Çözüm Meclis'in elinde"
Çakırözer, “Cumhuriyet davasında yargılanan ve ikinci kez hapse giren aydınlarımızın da haklarında verilen kararı Yargıtay’a taşıyabilmesi için yasa değişikliği teklifi vermiştik. Bu görüşümüz Adalet Bakanı ve Yargıtay Başkanı’ndan da destek gördü. Bu sorunun çözümü Meclis’in elinde. Gelin bu hukuk garabetini; haksızlık, adaletsizlik elbirliği ile çözelim” dedi.