Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Tahir Elçi'nin cenaze törenine ait fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaşan bir yurttaş için, "Terör örgütü mensubunun cenazesine ait olan bir fotoğraf üzerine..." diyerek kişinin cezalandırılmasını istemesinin ardından CHP'li Sezgin Tanrıkulu ve eski Diyarbakır Baro başkanlarından Avukat Mehmet Emin Aktar, ifadedeki "Terör örgütü mensubu" sözlerine tepki gösterdi. Tanrıkulu, "Yargı yoluyla hesap soracağız" dedi.
TIKLAYIN - Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi öldürüldü!
Evrensel'den Serpil Berk'in haberine göre öldürülen Tahir Elçi’nin bir dosyada savcı tarafından örgüt mensubu gibi gösterilmesine tepki gösteren Avukat Mehmet Emin Aktar, Elçi’ye yapılanın zihin dünyasının dışa vurumu olduğunu söylerken, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da savcının ifadeleri için yargı yoluyla hesap soracaklarını dile getirdi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımlar nedeniyle Berat Baran isimli yurttaş hakkında “Örgüt propagandası yapmak” ve “Suç ve suçluyu övmek” iddiasıyla 1 yıldan 7 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı. Savcının hazırladığı iddianamede Baran’ın sosyal medya hesabında paylaştığı Tahir Elçi’nin cenazesinin bulunduğu tabutun fotoğrafı için skandal yorumda bulundu. Elçi’nin tabutunun bulunduğu fotoğrafın ekran görüntüsünü iddianameye suç delili olarak koyan savcı, Baran’ın paylaştığı fotoğraf için şu ifadeyi kullandı: “Terör örgütü mensubunun cenazesine ait olan bir fotoğraf üzerine ‘Yasta değil isyandayız’ şeklinde yorum yaptığı.. Öldürülen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin ‘terör örgütü mensubu’ olarak gösterilmesini Diyarbakır Barosunun geçmiş dönemde başkanlığını yapmış olan Avukat Mehmet Emin Aktar ve CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ile konuştuk.
"Bunun hesabını yargı aracılığıyla soracağız"
Eski baro başkanlarından CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Tahir Elçi’nin katledilmesinin 2’inci yılının dolacağına dikkat çekerek şunları kaydetti:
“Ortada fail yok soruşturmada ilerleme yok. Biz faillerin kim olduğunu, bu olayın gelişimini ve buna zemin hazırlayanları çok iyi biliyoruz. Merkez medyada ve her yerde bu ölümü hazırlayanlar bir kez bile özür dilemediler. Bir kez bile geriye bakıp pişmanlık duymadılar. Dönemin Başbakanı söz vermişti faili meçhul kalmayacak diye nerede verilen söz ortada yok. 2 yıl geçti soruşturmasında hiçbir ilerleme yok. Öldürüldüğü zaman baro başkanı olan Tahir Elçi’ye ‘terör örgütü mensubu’ dedi başsavcılık, bu bir atlama değil Diyarbakır Barosunun başkanına ait bir görseli iddianamenize alıyorsanız dikkat edeceksiniz. Tahir Elçi soruşturmasını yeterince özenli yapmayan Başsavcılık yürütülen soruşturmada Tahir Elçi için bu ifadeleri kullanmakta sıkıntı görmüyor. Biz bunun hesabını yargı aracılığıyla soracağız.”
"Yapılan cezasıklık pratiğinin sonucu"
Eski Diyarbakır baro başkanlarından Avukat Aktar, Tahir Elçi’ye "terörist" demenin zihin dünyasının dışa vurumu olduğunu anlatarak, “Bu toplumda öyle bir zihin anlayışı var ki kendinden olmayan herkesi suçlu, düşman veya terörist olarak görüyor. Bu elbette suçtur. Kendisi için asla böyle bir şey söylenmeyecek baro başkanlığı yapmış yıllarca hukuk mücadelesi vermiş birinden bahsediyoruz. Bugün ki hakim olan algıya göre savunma yapan bütün avukatlar onlar için terörist. Bu söylem Tahir Elçi’nin de ömrü boyunca mücadele ettiği cezasızlık pratiğinin bir sonucu” ifadesini kullandı.
Diyarbakır Barosu Tahir Elçi’nin faillerinin bulunması için her hafta düzenledikleri eylemde savcılığın açıklamasını eleştirerek, Diyarbakır Baro Başkanı Ahmet Özmen, şunları söylemişti:
“Biz eylemin 100’üncü haftasında Tahir Elçi’nin faillerinin yargı önüne çıkarılmasını beklerken, Diyarbakır’da açılan bir soruşturma dosyasında hazırlanan iddianamede Tahir Elçi için yapılan bir niteleme ile şoka uğradık. Tahir Elçi cenazesinden, Tahir Elçi’nin tabutunun yer aldığı bir görüntüye, iddia makamı ‘terör örgütü üyesi’ olarak bahsediyor. Terör örgütü üyesinin cenaze töreni şeklinde bir niteleme yapmıştır. Bu hem baromuzu, her bir üyemizi, Tahir Elçi’nin tüm sevenlerini sarsmış ve şoka uğratmıştır. Tahir Elçi, tüm hayatını barışa, adalete adamış entelektüel bir insan hakları savunucusudur. Tahir Elçi’yi bu şekilde anmak hiç kimsenin haddi değildir. Ben bu söylemi kınıyorum.”
