CETAD ve Lambdaİstanbul LGBTİ, 5-6 Aralık tarihleri arasında 1. LGBTİ Ruh Sağlığı Sempozyumu’nu düzenliyor.
Cinsel Eğitim ve Araştırma Derneği (CETAD) ve Lambdaİstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği Ruh Sağlığı komisyonu ortaklığı ile 1. LGBTİ Ruh Sağlığı Sempozyumu İstanbul Bilgi Üniversitesi Santralİstanbul Kampüsü’nde 5-6 Aralık 2015 tarihleri arasında düzenlenecek.
1973 yılında eşcinselliğin hastalık tanımlamasından çıkarılması ile LGBTİ’in (lezbiyen, gay, biseksüel, transeksüel, interseks) ruh sağlığında çalışma alanları genişledi ve hızlandı. LGBTİ’in politik mücadelesi kadar bilimsel alanda da üretilen çalışmaları ile varlığını sürdürmesiyle ruh sağlığı çalışmaları daha spesifik başlıklara yöneldi.
Programa ulaşmak için tıklayın
Sempozyum sosyal etkinlik programında ilk gün Radikal yazarı, yazar ve çevirmen Fatih Özgüven'le söyleşi ve ikinci gün Can Candan'ın yönetmenliğini yaptığı "Benim çocuğum" film gösterimi ve filmdeki ailelerle söyleşi gerçekleşecek
Sempozyumu Destekleyen Kurumlar:
*İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği
*İstanbul Tabip Odası
*Kaos GL
*LGBTİ Aileleri İstanbul Grubu
*Pembe Hayat LGBTİ Dayanışma Derneği
*SPoD LGBTİ
*T-Kulüp
*Trans Danışma Merkezi Derneği
*Travma Çalışmaları Derneği
*Türkiye Aile Sağlığı ve Planlama Vakfı
*Türkiye İnsan Hakları Vakfı
*Türkiye Psikiyatri Derneği
*Türk Psikologlar Derneği
*Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği
*Türk Tabipler Birliği
25 Ekime kadar bildiri sunumlarını kabul eden sempozyumun davet metni şu şekilde:
Sevgili Meslektaşlarımız,
Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneği (CETAD) ve Lambdaİstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği Ruh Sağlığı Komisyonu ortaklığı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Klinik Psikoloji Yüksek Lisans Programı işbirliği ile I.LGBTİ Ruh Sağlığı Sempozyumu‘nu düzenlemekteyiz.
Bilindiği gibi LGBTİ ( Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks ) varoluşlar tanımsal olarak kendilerini aslında ruh sağlığına, özel olarak da tıp disiplinine borçludur. Günahtan suça, oradan da hastalığa evrilme süreci içinde bugün kullandığımız anlamda nihai kategori ve tanımlar tıp disiplini tarafından yapılmıştır. Bu tanımlar ile işaret edilen kişiler uzun yıllar boyunca tedaviye yönelik uygulamaların nesnesi olmuştur.
Dünyada 1960’lar ile başlayan politik mücadele ruh sağlığı alanını da dönüştürmüş ve 1973 yılında eşcinselliğin hastalık tanımlamasından çıkarılması ile ruh sağlığı alanında uzun yıllara yayılan dönüşüm başlamıştır. Elbette bu dönüşümün gerçekleşmesindeki önemli aktörler arasında döneminin çığır açıcı araştırmalarını yapan bilim insanları sayılmalıdır. Yaşanan toplumsal ve bilimsel gelişmelerle birlikte hem genel olarak cinselliğe dair hem de özelde LGBTİ varoluşlara dair bilgilerimizi ve varsayımlarımızı değiştiren önemli çalışmalar yapılmıştır. Bu sebeple politik mücadele kadar bilimsel alanda üretilen çalışmaların varlığı ve niteliği de toplumsal ve politik dönüşümün kilit noktalarındandır.
Türkiye’de 20 yılını geride bırakan ve son 10 yıldır önemli gelişmeler gösteren LGBTİ hareketinin yarattığı ivme ile Türkiye akademik hayatında da bu konular yoğun bir şekilde çalışılır olmuştur. Özellikle ruh sağlığı alanında yapılan çalışmalar gün geçtikte artmakta ve daha spesifik başlıklara yönelmektedir. Ancak daha işin oldukça başında olduğumuz ve önümüzde uzun bir yol olduğu aşikardır.
İşte bu uzun yolu katetmenin araçlarından biri olarak gördüğümüz bu sempozyumun bize önemli bir alan açmasını umuyoruz. Sempozyumu düzenlerken önümüze koyduğumuz temel iki hedefimizden bahsetmek gerekirse; ilki, Türkiye’de ruh sağlığı alanında LGBTİ varoluşlarla ilgili yapılan çalışmaların görünür olmasına ve akademik alanda tartışılmasına vesile olmak; ikincisi ise daha nitelikli araştırmaların yapılması için araştırmacıları/akademisyenleri teşvik edecek bir alan yaratmaktır. Elbette ki tartışılmaz hedeflerimizden bir tanesi de ruh sağlığı alanında öğrenim gören öğrenciler, çalışan uzmanlar ve akademisyenler ile mücadeleyi yürüten LGBTİ örgütleri arasında bir köprü oluşturmaktır.
Gerçekleştireceğimiz ilk sempozyum için, cinselliği ve insan bedenini tanımlayan ilk alanlardan biri olan ruh sağlığı alanında yüzyıllar sonra bugün LGBTİ özelinde norm dışı bırakılan tüm cinsellikleri ve varoluşları konuşabilmek adına “Normal?” temasını seçtik. Amacımız ‘normal’ ile işaret edilen kadar ‘anormal’ etiketiyle ile patolojikleştirilen ve göz önünden kaçırılmaya çalışılanları alenen konuşmak, ruh sağlığı alanında ‘normal’ ve ‘anormali’ sorunsallaştırarak yeni bir perspektif yaratmak.
Yukarıdaki hedefleri kendimize temel alarak hareket edeceğimiz sempozyum kapsamında açık çağrı ile elimize ulaşacak olan bildiri, poster ve atölye teklifleri ile kapsamlı bir program oluşturmak adına sizi sempozyumumuza katkı sunmaya davet ediyoruz.