Politika

Hükümet Programı yerine 'Yeni Türkiye' ve 'paralel yapı' tartışıldı

62. Hükümet programı görüşmelerinde, CHP'li Hurşit Güneş Mısır'da Adeviyye Meydanı'nda öldürülen Esma ve Gezi Parkı olaylarında öldürülen Ali İsmail Korkmaz'ın fotoğraflarını gösterdi

04 Eylül 2014 22:33

62. Hükümet Programı'nın Meclis'teki görüşmelerinde muhalefet 'Yeni Türkiye' söylemine itiraz etti. HDP, 'Demokratik adım atılmadan bu olmaz' derken, MHP 'Yeni değil yenik Türkiye' tanımını kullandı.

Hükümet programı üzerindeki görüşmeler sırasında siyasi partiler adına ilk söz Halkların Demokratik Partisi’ne verildi. Kürsüye ilk çıkan isim HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan çözüm sürecinin Hükümet programında yer almasından memnun olduklarını söyledi ve diğer siyasi partilerin de sürece sahip çıkmasını istedi.

Buldan, programda kökten bir demokratik değişimin yer almadığını söyledi. Türkiye’de hiçbir kimlik ve inancın yeterince özgür olmadığını belirten Buldan, “Bu program Türkiye halklarının talebi olan demokratik Türkiye hedefinden uzaktır” dedi. Buldan, köklü bir reform iradesi olmadan 'Yeni Türkiye' hedefine ulaşılamayacağını savundu:

 

'Yeni' değil 'yenik' Türkiye

 

MHP adına konuşan Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu ise 'Yeni Türkiye’nin Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak ile eşanlamlı olduğunu iddia etti, "Yeni Türkiye çıkmayacak, olsa olsa ‘Yenik Türkiye’ çıkacaktır" dedi.

Halaçoğlu, programda yolsuzlukla mücadeleye vurgu yapılmasını da eleştirdi, “Yolsuzluk yaftası 61’inci Hükümet'in boynundan 62’inci Hükümet'in boynuna geçirilmiştir” diye konuştu.

 

CHP'li Güneş, Mısırlı Esma ve Ali İsmail'in fotoğraflarıyla iktidara yüklendi

 

CHP adına konuşan Milletvekili Hurşit Güneş de konuşmasında 'Yeni Türkiye' itirazını dile getirdi:

"Sizin Yeni Türkiye dediğiniz Tayyip Erdoğan'ın her dediğinin olması, her şeyi onun tayin ettiği bir Türkiye'yi söylüyorsunuz."

Güneş, yeni Anayasa'nın Hükümet için başkanlık sistemi anlamına geldiğini savundu. Güneş, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın danışmanı Yiğit Bulut'un köşe yazısında Erdoğan'ı Sadrazam Mahmut Nedim Paşa'ya benzettiğini hatırlattı, "Oysa ben benzetsem benzetsem Koca Sinan'a benzetirim" dedi.

Güneş, makam olarak Cumhurbaşkanlığı'na karşı çıkmadıklarını söyledi. Anayasa'da parlamenter sistem varken başkanlık sisteminin uygulanmaya çalışılmasının rejimin omurgasını çökerteceğini savundu.

Güneş, bu sözlerin ardından The Economist dergisinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı padişah olarak yansıttığı fotoğrafı gösterdi. Güneş, “Siz bu kişiden bahsettiğimi mi sandınız? Hayır ben Beşar Esad’dan bahsediyorum” dedi.

Güneş daha sonra Mısır'da ordunun açtığı ateş sonucu hayatını kaybeden ve bu ülkede direnişin sembolü olan Esma’nın fotoğrafını gösterdi, “Esma'ya yüreği yanmayan var mı?” diye sordu. Güneş, daha sonra Gezi olaylarında dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz’ın fotoğrafını çıkardı. Aynı anda iki fotoğrafı birden gösteren Güneş, “Bu parlamentoda Ali İsmail Korkmaz’a yüreği yanmayan var mı?" diye sorunca CHP sıralarından "Var var" sesleri yükseldi. Güneş "Varsa sırat köprüsünden geçerken hesabını verecektir” dedi.

Hurşit Güneş, konuşmasını "Biz bu 62'inci Hükümet'e asla güvenmiyoruz. Türkiye bir gün mutlaka özgürlük ve adalete kavuşacaktır ama o özgürlük ve adalet bu hükümette asla olmayacaktır" sözleriyle bitirdi.

 

Muhalefet konuşmasını bitirdikten sonra Davutoğlu geldi

 

Başbakan Ahmet Davutoğlu, TBMM Genel Kurul salonuna muhalefet partilerinin konuşmaları bittikten sonra AK Parti adına Grup Başkanvekili Naci Bostancı konuşmaya başlayınca geldi. Bostancı konuşmasında çözüm sürecine ilişkin CHP'nin eleştirilerine karşı çıktı.

Bostancı, Çözüm Komisyonu başkanıyken CHP'nin komisyona gelmediğini söyledi. Bostancı, CHP'nin 'Cemaat'le hükümet arasındaki kavgaya girmek istemiyoruz çünkü aile içi meseledir' sözlerine yanıt verdi:

"Evet dün paralelcilerin yanındaydık, bugün de siz yanındasınız değil mi? İkisi arasında ne fark var, biliyor musunuz? Biz sivil topluma siyasi olarak bakmayız, o insanlar orada örgütlüydü. Siyasetin üzerinde vesayet kuralım gibi bir iddia dile getirmiyorlardı."

 

Bülent Arınç: Çete varsa, o çeteyi yok edeceğiz

 

AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş'ın konuşmasının ardından Hükümet'e yönelik eleştirileri Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç yanıtladı.

Hükümet adına konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise sözlerine Hurşit Güneş'in kendisinin Fethullah Gülen ile yaptığı görüşme sonrasında yaptığı açıklamalarına yönelik eleştirilerine yanıt vererek başladı, “O görüşmeleri yaptığımızda biz inanmıştık” dedi:

“O gün gelene kadar ben bunların ağzından bir tek yolsuzluk iddiası duymadım, 'şu bakan şu bürokrat şunu yapıyor' demediler. Vahiy mi geldi? Diyelim ki o güne kadar sustular da o gün bunun zamanı geldi, bunun siyasi bir operasyon olduğunu niçin görmüyorsunuz? Hükümeti devirmek adına en ciddi manivela budur.”

Partisinin kendisini Cemaat hareketine yakın hisseden 2 milyon insanla sorunu olmadığını da bir kez daha vurgulayan Bülent Arınç, “Bunları kullanan mensubiyet iddia eden bir çete varsa o çeteyi yok edeceğiz.” diye konuştu.

Erdoğan’ın seçildikten sonra Cumhurbaşkanlığı görevini devralana kadar Başbakanlık koltuğunda oturmasına ilişkin eleştirilere de yanıt veren Arınç, partisinin konuyla ilgili Anayasa'yı ayrıntılı incelediğini, Anayasa’nın buna imkan verdiğini söyledi:

“Şu işe bakın, Anayasa’ya baktık hem Genel Başkan, hem Başbakan hem Cumhurbaşkanı. Kurban olduğum diyeceğim de gerisini getirmeyeceğim. Kanun, ikinci turu düşünerek hüküm koymuş. 2007’de Ahmet Necdet Sezer hangi hakla Cumhurbaşkanlığı makamına vekalet etmişti 4.5 ay, o zaman ben Meclis başkanıydım.”

CHP ve MHP’den gelen çözüm süreci ile ilgili eleştirilere de yanıt veren Bülent Arınç, süreci “varlık ve yokluk meselesi olarak gördüğümüz bir konu” olarak tanımladı. Arınç, çözüm sürecine devlet garantisi getiren çerçeve yasa görüşmelerinde CHP ve HDP’den de evet oyu verildiğini belirtti.

62.Hükümet'in güvenoylaması Cumartesi günü yapılacak.