Mahmut Hamsici*
Hüda-Par'ın (Hür Dava Partisi) 1 Kasım seçimlerine katılmayacak olması parti oylarının nereye yöneleceği sorusunu gündeme getirdi.
Bu, 1 Kasım için kritik bir soru.
Zira AKP, Hüda-Par tabanının oylarını alarak bazı yerlerde fazladan bir milletvekili kazanma olasılığını artırmayı hedefliyor gibi gözüküyor.
Hüda-Par neden seçimlere katılmıyor?
2014'teki yerel seçimlere parti olarak katılan Hüda-Par, 7 Haziran seçimlerineyse bağımsız adaylarla katıldı.
Yerel seçimlerde partinin Türkiye genelinde oy oranı %0,19 oldu.
Parti, Batman'da 13 bin oyla % 7,8 oranına ulaştı. Hüda-Par'ın mevcut siyasal gücünün yoğunlaşmış olduğu yerlerden Batman, parti adaylarının yerel seçimde olduğu gibi 7 Haziran seçimlerinde de Türkiye'de en yüksek oy oranına (Yaklaşık 14 bin oyla yüzde 5.5) ulaştığı kent.
Partinin seçimlere katılmama kararı, "AKP'yle gizli bir ittifak kurulduğu" yönündeki iddialara neden oldu. Partinin Batman İl Başkanı Mehmet Emin Doğru, "bu iddiaların kesinlikle yanlış olduğunu" söylüyor.
Doğru, seçimlere girmemelerine YSK'nın (Yüksek Seçim Kurulu) bir uygulamasının engel olduğunu belirtiyor:
"Bağımsız adaylar seçimlere girdikleri vakit yarışa geriden başlıyorlar. Parti amblemi yok. Seçim kağısında yazının puntosu partilerin puntosundan farklı. Ne bir fotoğraf ne de bir amblem var. Bunlar olmayınca, bölgedeki, özellikle de kırsal kesimdeki okur yazarlığın düşük olmasıyla bu bir dezavantaj oluyor. Son seçimlerde çok sayıda geçersiz oy da vardı. TÜRK Parti'ye de amblemi benzer olduğu için birçok oy verildi. Bu partinin burada adayı dahi yoktu."
'YSK itirazımızı kabul etmedi'
Bu durum üzerinde tabanlarında da anketler yaptıklarını ve sonuçta seçimlere parti olarak girme kararını aldıklarını söyleyen Doğru, bu noktada teknik sorunların çıktığını söylüyor:
"Bir partinin seçime girebilmesi için seçimden altı ay önce mevcut illerin yarısından fazlasında teşklatının olması gerekir. Bizim de normalde seçimden altı ay önce 44 - 45 ilde teşilatımız vardı. Sayı yeterliydi. 7 Haziran'dan sonra aktif olmadıkları için bazı teşkilaştılarımızı feshetmek zorunda kaldık."
"Seçime üç ay kala bu işlemleri yaptık. Parti olarak girecektik. En son YSK seçime girecek partilerin içinde olmadığımızı açıklayınca '6 ay öncesine kadarki sürede bu kadar teşkilatımız mevcuttur' diye itirazımızı yaptık. Bu itirazımıza verilen cevapta ise 'hem altı ay öncesinde hem de seçime kadar olan sürede bu sayının muhafaza etmeniz gerekir' dendi. Yani bu, o maddeye getirilmiş bir yorumdur. Seçime giremeyişimiz bundan kaynaklandı. Bir partinin lehinde veya aleyhinde veya mevcut ortamdaki sıkıntılardan değil."
"Bunun üzerine neden yine bağımsız adaylarla girmeyi düşünmediniz?" sorusuna cevaben Doğru, başta saydığı dezavantajları gösterdi.
Doğru, seçime girmeme nedenlerinin bir boykot da olmadığını ekledi.
"Tabanınız herhangi bir partiye oy vermeye yönlendiriyor musunuz?"
Doğru, bu soru karşısında "Kesinlikle hayır" diyor ve ekliyor:
"Biz teşkilatlarımızdaki arkadaşlarımıza bile böyle bir yönlendirme yapmıyoruz. Geldikleri zaman diyoruz ki 'kalbinizin sesini dinleyin, kalbiniz nereye yakın görüyorsa oraya meyledin."
Doğru, seçimler nedeniyle kendilerini sadece AKP'nin değil, Saadet Partisi, CHP ve Demokrat Parti'den heyetlerin de ziyaret ettiğini söyledi.
Hüda-Par'ın ardından AKP İl Başkanı Murat Güneştekin ile de görüşme talebinde bulunduk ancak seçim programının yoğunluğu nedeniyle görüşeme gerçekleşmedi.
'Yüzde 70 sandığa gider, onların da yüzde 95'i AK Parti'ye oy verir'
Bir sonraki durağımız günlük yerel gazetelerden Batman Rehber gazetesi oluyor.
İslami bir yayın çizgisi olan gazetenin Yazı İşleri Müdürü Mehmet Salih Özcan, Hüda-Par seçmeninin büyük bir bölümünün sandığa gideceğini, sandığa gidenlerin ise tercihinin ağırlıklı olarak AKP olacağını tahmin ettiğini belirtiyor.
Özcan şunları söylüyor:
"Hüda-Par, tabanını serbest bırakmış durumda. Bu serbestlik tabanın büyük çoğunluğunu AK Parti'ye kaydırır. Verecek olurlarsa AK Parti'ye verirler ama vermemeleri ihtimali de olabilir. Kanaatimce o seçmenlerin yüzde 70'i sandık başına gider. Sandık başına gitmeleri durumunda da bence o oyların yüzde 95'i AK Parti'ye gider."
Özcan, Hüda-Par seçmeninin bu olası tercihlerinin nedeniyle ilgiliyse şöyle konuşuyor:
"Çatışmalardan dolayı HDP'ye tepki var. Oy potansiyelinin binde birinin dahi HDP'ye gitmeyeceğine kesin eminiz.
Batman Rehber gazetesi Yazı İşleri Müdürü Mehmet Salih Özcan
AK Parti'nin muhafazakar bir kimliğinin olması da etkili. Saadet Partisi'ne de dindar bir parti olması nedeniyle ufak bir oy gidebilir."
'AK Parti ve Hüda-Par anlaştı' iddiası
Özcan'la görüşmemizin ardından bu kez başka bir günlük gazetenin, Batman Son Söz gazetesi bürosundayız.
Gazetenin sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Ercan Atay, "AKP'nin Eylül'deki genel kongresi öncesi AKP ve Hüda-Par arasında görüşmeler yapıldığını, Hüda-Par'a yakın bazı kişilerin bölgede aday gösterilmesi ve AK Parti yönetimine bazı kişilerin girmesi konusunda anlaşma sağlanamadığını, bunlar olsa açık açık yapılacak bir işbirliğinin gizli bir şekilde yapıldığını" iddia ediyor.
Hüda-Par yetkilileri bu işbirliği iddiasını reddediyor. "Hüda-Par tabanının aslında AKP'den rahatsız olduğunu, ancak HDP'ye bakarak kötünün iyisini seçeceklerini, seçmenlerin küçük bir bölümünün sandığa gitmeyeceğini, gidenlerin ise AKP'ye oy vereceğini" söyleyen Atay, "AKP'nin Hüda-Par seçmeninin oyları için büyük bir çabada içinde olduğunu" ekliyor:
AK Parti'nin bölgedeki bütün çalışması kendi küskünlerini tekrar kazanmak ve Hüda-Par'ın oylarını almak üzere kurulu.
Batman Son Söz gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ercan Atay
"AK Parti'nin bölgedeki bütün çalışması kendi küskünlerini tekrar kazanmak ve Hüda-Par'ın oylarını almak üzere kurulu. Bugünlerde din söylemini ağızlarından düşürmüyorlar. Bir önceki seçimde bu kadar kullanmıyorlardı. Geçenlerde burada Yasin Börü için bir program düzenlendi. AK Parti'nin bütün adaylarıyla il ve ilçe teşkilatlarının hepsi gitti. Normal şartlarda gitmezler."
'Tüm solcular birleşti, neden AK Parti'yi yalnız bırakalım
'Peki Hüda-Par seçmenleri ne düşünüyor?
Batman çarşısında daha önce Hüda-Par'ın adaylarına oy vermiş seçmenlerle görüşüyoruz. Ahmet Zariç kesin olarak karar vermemiş olmakla birlikte sandığa gitme eğiliminde olduğunu söylüyor. Gitmesi durumundaysa AKP'ye oy vermeyi düşündüğünü belirtiyor. Zariç, bu kararını birkaç farklı nedene dayandırıyor:
"Sandığa gitmezsek orada baskıcı zihniyettekiler bizim oy pusulamızda istedikleri oyu kullanabilirler. Buna önlem olarak gitmeyi düşünüyoruz. Buna durumda ehveni şeri seçme durumu var. Soldaki ittifakı görünce sağdakine oy veririm diye düşünüyorum. Solda yoğun bir ittifak var. CHP'dir, HDP'dir, Batıdaki bütün solculardır, hepsi birleşmişken bunu neden yalnız bırakalım ki? Olur da oyumu kullanırsam AK Parti'den yana kullanırım. Onların Diyanet'e, camilere, Kuran kurslarına saldırdıklarını görmedik, hakeza bunları savunduklarını gördük. Biz Kürtlerin inancında da buna yatkınlık vardır."
Zariç, Saadet Partisi'ni neden düşünmediğine yönelik sorumuza, "Saadet Partisi istikrarsız bir partidir. AK Parti ondan bir adım öndedir. Saadet geçenlerde Cizre'ye gitti ve HDP'li vekillerle görüştü. Onları Kürtlerin temsilcisi olarak gördü ama buradaki muhafazakar halk asla HDP'yi Kürtlerin temsilcisi olarak görmez." yanıtını veriyor.
Çevresindeki Hüda-Par seçmenlerinin eğilimlerini sorduğumuzdaysa Zariç şunları aktarıyor:
"Çevremdekilerin ağızlarını bıçak açmıyor. Hepsi kararsızlar. Herkes 'özgür irademi kullanacağım' diyor. Ya evde otururum ya da elimi vicdanıma koyar giderim' diyorlar."
AKP'ye hem tepki ve hem de oy verme sinyali
Görüştüğümüz bir başka Hüda-Par seçmeni Emin Uras da henüz sandığa gitmeye karar vermediğini söylüyor, gitmesi durumundaysa AKP'ye oy atacağı sinyalini veriyor:
"Eğer sandığa gidersek bize yakın olan bir partiye vereceğiz. HDP'ye veya CHP'ye oy verecek değilim. Saadet de Batman'da sadece 2-3 bin oy çıkartıyor. Daha kesin karar vermedim. İster istemez AK Parti'nin de yanlışları çoktur. AK Parti 'hep ben' derse yanlıştır. Ama bir açıdan şöyle hak vermek de lazım. Bugün HDP'si, CHP'si, paraleli hepsi ona karşı bir olmuş. Biz Müslüman olarak attıkları adımları yeterli görmüyoruz. Aday seçimlerinde yanlışlık yapıyor. Biz istiyorduk Aydın Gök'ü (7 Haziran seçimlerindeki Hüda-Par'ın bağımsız adayı) aday göstersin."
Bölgeyi tanıyan uzman ve gazetecilere göre Hüda-Par seçmeninin Batman'daki seçim tavrı bölge genelindeki parti tabanın seçim tavrına paralel olacak.
Parti seçmenlerinin yüzde kaçının sandığa gideceği bilinmiyor ancak gidenlerin büyük bölümü AKP'ye oy verecek gibi görünüyor.
Bu tavrın AKP'nin bölgede elde ettiği sonuçları nasıl etkileyeceğini görmek içinse 1 Kasım akşamını beklemek gerekecek.
Bu haber BBC Türkçe'den alınmıştır