İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi Hâkimi Kemal Şahin hakkında, geçen yıl kaleme aldığı "Peder Bey’in Yargısı" adlı kitabından ötürü Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından soruşturma başlatıldı. Bu soruşturma sürerken polis, Hakim Şahin’in bir internet sitesinde yayımlanan köşe yazılarını da incelemeye aldı.
Hürriyet gazetesinden İsmail Saymaz'ın haberine göre, Şahin, yargıya ilişkin eleştirel yazılarını geçen yıl ‘Peder Bey’in Yargısı’ adlı kitapta topladı. Bir Twitter kullanıcısının şikayeti üzerine Şahin için inceleme başlatıldı. HSYK tarafından yürütülen inceleme çerçevesinde Hakim Şahin’in kitabı bilirkişiye gönderildi.
Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. İlhan Üzülmez, Radikal 2’de 2012 yılında yayınlanan "Diktatörlüğün Yargısı" başlıklı yazının Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 125. maddesine göre ‘kamu görevlisine hakaret’ kapsamına girebileceğini ve “Sehven Yargının Gerçek Katliamı: Hizbuttahrir Meselesi” başlıklı yazının da TCK’nın 301. maddesinde düzenlenen “Türk milletini, devleti, meclisi, hükümeti ve yargı organlarını aşağılama” suçu kapsamında ele alınabileceğini savundu. Üzülmez, Basın Kanunu’na göre dava açma için gerekli altı aylık zamanın geçirildiğini fakat disiplin yönünden işlem yapılabileceğini belirtti. Üzülmez, raporunda, “Bu görüşlerin hakimlik mesleğinin gerektirdiği güvenirlilik, objektiflik ve tarafsızlıkla bağdaşmadığı, hakimlik sıfatıyla ve görevin gerekleriyle uyum içinde olan hal ve hareketlerden sayılmayacağı açıktır“ dedi.
Bu görüş doğrultusunda HSYK 3. Dairesi soruşturma izni verdi. HSYK Teftiş Kurulu da 2 Mart’ta soruşturma açtı.
Bu arada, müfettişliğin talimatı doğrultusunda Bursa Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi, www.diken.com.tr adlı internet sitesine yazı yazarak, bu yazıları kaleme alan Şahin’in kimlik, adres ve iletişim bilgilerini istedi. Şahin, müfettişlere yaptığı savunmada, yargının 'FETÖ' tarafından ele geçirilmesi konusunu yazılarında ele aldığını belirterek, HSYK’da etkin olan Yargıda Birlik Grubu’nu eleştirdi.
Şahin, şöyle dedi:
"15 Temmuz sonrasında Cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar kurulu üyeleri, parti liderleri, HSYK Başkanı ve üyeleri yazdıklarımı defalarca teyit ettiler. Hatta benim düşüncelerim, bu aktörlerin kamuoyuna yansıyan söylemleri yanında çok naif kalmaktadır. Buna rağmen, büyük bir çoğunluğu 2012 yılında ‘FETÖ Yargısı’ döneminde yayımlanmasına rağmen soruşturma konusu yapılmayan ve bugün dahi geçerliliğini koruyan yazılarım nedeniyle bendeniz soruşturuluyorum. Benim kabahatim, Yargıda Birlik HSYK’sından önce bu tespiti yapmış olmamdır herhalde.”
