T24
Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK), Teftiş Kurulu Başkanı Yunus Nadi Kolukısa ve Genel Sekreter Fuzuli Aydoğdu görevlerinden istifa etti. Sürpriz istifaların kaynağında, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün talebinin etkili olduğu ifade ediliyor. Gül’ün son dönemde tepki gösterdiği gruplara yakın olduğu iddia edilen isimlerin yerine atama yapılacak.
TIKLAYIN | HSK Teftiş Kurulu Başkanı Yunus Nadi Kolukısa ve Genel Sekreter Fuzuli Aydoğdu istifa etti
Yargın mensuplarının inceleme ve soruşturmalarını yürüten Teftiş Kurulu Başkanlığı, sistemdeki en etkili organlardan. Uzun yıllar yapısı tartışma konusu olan başkanlık, HSK’ye bağlı olarak çalışıyor. Teftiş Kurulu Başkanı olarak da uzun süredir Kolukısa görev yapıyordu. Daha önce, Ergenekon soruşturmasının firari savcısı Zekeriya Öz hakkında çıkarttığı tutuklama kararıyla gündeme gelen Kolukısa, 2016’da müfettişlikten Teftiş Kurulu Başkan Yardımcılığı’na, 2017’de ise Teftiş Kurulu Başkanlığı’na getirildi.
HSK’nin en önemli makamlarından olan genel sekreterlik ise kararname taslakları üzerindeki etkisiyle biliniyor. Bu koltukta oturan Fuzuli Aydoğdu da İstanbul Başsavcı Vekilliği görevini yürütürken, Zaman gazetesi soruşturmasında etkili rol oynamıştı. Gazeteye el konularak, kayyum atanması sürecinde Aydoğdu da rol almıştı. Aydoğdu da Bekir Bozdağ’ın Adalet Bakanı olduğu 2017’de HSK Genel Kurulu’nun sunduğu üç isim arasından bakan tarafından Genel Sekreterlik görevine atanmıştı.
İstanbul grubu tartışması
Yargının etkili iki koltuğunda oturan Kolukısa ve Aydoğdu, sürpriz biçimde görevlerinden istifa etti. İki ismin istifasında Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün bu yöndeki talebinin etkili olduğu belirtiliyor.
Gül, bir süre önce FETÖ mensubu olduğu iddia edilen yargıç ve savcıların hala etkili görevlerde olduğu suçlamalarına hedef oldu. Bu suçlamalara sert tepki gösteren Gül, “Daha düne kadar FETÖ ile aynı maklubeye kaşık sallayanlar bugün utanmadan çıkıp FETÖ’yle mücadele dersi vermeye kalkmasınlar” karşılığını verdi.
Başkanlık düzenlemesi başta olmak üzere yeni sistemin dizaynında çok önemli rol oynayan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güvenini kazanan Gül’ün tepki gösterdiği kesimin, yargıda “İstanbul grubu” olarak nitelenen, Erdoğan’ın eski ve yeni bazı avukatlarının ve yakın oldukları hukukçuların oluşturduğu grup olduğu iddia edildi. Yargının içinde etkili olduğu belirtilen Hakyol grubunun ise Gül’den yana tavır aldığı öne sürüldü. Bu çekişmenin bir tarafının ise yargıdaki etkisini artırmak isteyen milliyetçi-ulusalcı kesimlerin oluşturduğu grup olduğu iddia ediliyor. Bu gruplar arasındaki güç savaşının, özellikle İstanbul, Ankara ve Yargıtay’da etkili olmaya odaklandığı kulislerde konuşuluyor. Gül’ün, FETÖ’cüleri koruduğuna yönelik tartışmanın da bu nedenle başlatıldığı kaydediliyor.
Tartışmanın başladığı dönemde sert çıkışlarda bulunan Gül’ün yerini sağlamlaştırdığı da iddia ediliyor. HSK’deki istifaların nedeni olarak da söz konusu tartışmalara işaret ediliyor.