T24 Dış Haberler
Aralarında İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (HRW) de bulunduğu üç insan hakları örgütü, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) Osman Kavala'nın davasıyla ilgili olarak yaptıkları üçüncü taraf müdahalesinde, "Kavala'nın hukuksuz tutukluluğunun devam etmesinin, savcıların ve mahkemelerin etkin bir şekilde hükûmetin siyasi kontrolü altında çalışmasının bir sonucu olduğunu" belirtti.
Kavala, 1 Kasım 2024 itibarıyla 7 yılını parmaklıklar ardından geçirmiş oldu. AİHM; Avrupa Mahkemesi İnsan Hakları İzleme Örgütü, Uluslararası Hukukçular Komisyonu ve Türkiye Dava Destek Projesi'ni davaya müdahil olarak kabul etti.
Gruplar, Kavala'nın başvurusunu karara bağlarken mahkemenin göz önünde bulundurması için daha fazla ilgili bilgi ve bağlam sağlamak amacıyla 16 Eylül'de bir üçüncü taraf müdahalesi sundu.
İnsan hakları grupları, üçüncü taraf müdahalesinde "yargının iktidardaki siyasi partiler tarafından ele geçirilmesi; yargı üzerindeki haksız etkiyi pekiştirmek için bir mekanizma haline gelen Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun bağımsız olmamasından; Anayasa Mahkemesi'nin bağımsızlığı ve etkinliğine ilişkin ciddi endişelerden ve AİHM kararlarına ve standartlarına ısrarla karşı çıkılması" hususlarından söz edildi.
Türkiye savunmasını göndermişti
Gezi Parkı davası kapsamında tutuklu yargılanan iş insanı Osman Kavala 25 Nisan 2022 yılında “Türkiye Hükümetini Ortadan Kaldırmaya veya Görevini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs Etme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edildi. Kavala'nın cezası 28 Eylül 2023’te Yargıtay 3. Ceza Dairesi, tarafından onandı.
AİHM’in, Gezi davası hükümlüsü Osman Kavala’nın serbest bırakılması yönünde hak ihlali kararına uymayan Türkiye’nin 16 Temmuz’a kadar iletmesi gereken savunma için ek süre talep ettiği öğrenilmişti.
GÖKÇER TAHİNCİOĞLU YAZDI | İktidarın, Türkiye için yaptırım kararı alan Avrupa Konseyi'ne Kavala savunması; “Casusluktan tutuklandı, siyasi etki yok, AİHM yanlış karar verdi”
Bakanlar Komitesi’ne gönderilen savunmada, AİHM kararının uygulanmaması için “uydurulduğu” eleştirilerine yol açan casusluk suçlaması nedeniyle Kavala’nın tutuklandığı iddia edildi. AİHM’nin yetkisizlik nedeniyle başvuru için “kabul edilmezlik” kararı vermesi gerekirken Türkiye için yaptırım kararı verildiği savunuldu.
Osman Kavala'dan "7'nci yıl" mesajı
Osman Kavala, tutuklanmasının yedinci yılında yaptı açıklamada, "Bu süre boyunca masumiyet karinesinin çiğnendiği, temelsiz iddiaların, yalan beyanların kullanıldığı bir yargılama süreci yaşadım" dedi. 2019 yılında verilen AİHM kararını hatırlatan Kavala, "Kararı uygulamamak ve beraat kararlarını bozmak için aleni biçimde yasalarla oynandı. Yasalardaki tanımlara aykırı biçimde bir casusluk suçlaması kurgulandı" ifadelerini kullandı.
TIKLAYIN | Osman Kavala'dan "7'nci yıl" mesajı: Eşimle hayatı paylaşamadım, sevdiklerimle birlikte yaşayamadım
"Cezalar Yargıtay tarafından onanınca, şunu anladım ki yargı mensupları sakıncalı buldukları insanlara ceza verme yetkisine sahip olduklarına inanıyor. Bu insanların suç işlemediklerini biliyor olmalarına rağmen" diyen Kavala, "60 yaşımdan sonra aktif biçimde yaşayabileceğim hayat diliminin büyük bölümünü cezaevinde geçirmiş oldum. Eşimle hayatı paylaşamadım, annemle, sevdiklerimle birlikte yaşayamadım" sözleriyle tepkisini dile getirdi.