T24 Dış Haberler
Hollanda'da aşırı sağcı ve İslam karşıtı Geert Wilders ve liderlik ettiği Özgürlük Partisi (PVV), ülke siyasi tarihinin en büyük sürprizlerinden birini yaparak açık ara farkla genel seçimleri kazanmaya çok yakın.
Mevcut sonuçlara göre çarşamba günü yapılan seçimlerde PVV birinci parti çıktı. Seçim böyle sonuçlanırsa hükümet kurma görevi Wilders'a verilecek ve kendisi Hollanda'nın ilk aşırı sağcı başbakanı olacak.
Kamu yayıncısı NOS'un yayımladığı çıkış anketlerine göre PVV, parlamentonun alt meclisinde 150 sandalyeden 35'ini kazandı. Bu, Wilders'in partisinin 17 sandalyesini iki kattan fazla artırdığını gösteriyor. Daha sonra yapılan projeksiyonlarda PVV'nin 36 sandalye de aldığı görüldü.
Seçimlerin resmi sonuçlarının bugün açıklanması bekleniyor.
Çarşamba akşamı Türkiye medyasında henüz sandıklar bile kapanmadan Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi'nin seçimleri kazandığı ve Dilan Yeşilgöz'ün ülkenin ilk kadın Başbakanı olduğu belirtilmişti. Yeşilgöz ve partisi anketlerin çok altında kalarak 3. sıraya yerleşti.
Dilan Yeşilgöz
Resmi sonuçlardan sonra Wilders'ın hükümet kurmak için koalisyon partnerleri bulması gerekecek. PVV, hükümet kurmak için gereken 76 sandalyeye ulaşmak için çeşitli partileri küçük ortak olmaya ikna etmeye çalışacak.
60 yaşındaki Wilders zafer konuşmasında, "Yönetmek istiyoruz ve yöneteceğiz de. Sandalye sayıları büyük bir övgü ama aynı zamanda büyük bir sorumluluk" dedi.
Projeksiyonlara göre eski AB komiseri Frans Timmermans'ın yönetimindeki solcu ittifak 25 sandalyeyle seçimleri ikinci tamamlayacak. Timmermans, Wilders liderliğindeki bir iktidarın parçası olmayacağının sinyallerini açık bir şekilde verdi.
Timmermans sayım devam ederken Hollanda demokrasisini ve hukukun üstünlüğünü savunmanın zamanının geldiğini söylerken, "Hollanda'daki kimsenin gitmesine izin vermeyeceğiz. Burada herkes eşittir" dedi.
Mevcut durumda, Wilders'ın koalisyon için Yeşilgöz'ün ve 4. olacağı görülen Pieter Omtzigt liderliğindeki yeni kurulan partinin kapısına gitmesi bekleniyor.
Yeşilgöz, Wilders'ın gerekli sayıya ulaşabileceğine dair şüpheleri olsa da koalisyon kararının partisine ait olduğunu ifade etti. Yeşilgöz daha önce Wilders liderliğindeki bir kabinede yer almayacağını söylemiş ancak birlikte çalışma ihtimalini yok saymamıştı.
Hollanda'daki seçim sonuçlarının Avrupa'da da endişeye neden olması bekleniyor. Sonuç, Avrupa'da artış trendinde olduğu gözlemlenen aşırı sağa bir Batı Avrupa iktidarı kazandırabilir. Öte yandan Wilders'ın iktidar olması, Avrupa Birliği serüveninde ilk günden beri yer almış, Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu kurucu üyelerinden Hollanda'nın başına bir Avrupa Birliği düşmanı geçmesi anlamına gelecek.
PVV'nin manifestosunda camilerin kapatılması, Kuran ve başörtüsünün devlet binalarında yasaklanması için çağrılar bulunuyor.
Wilders sayımlar devam ederken yaptığı konuşmasında ise, “Birbirimizle iş yapmak zorundayız, çünkü Hollanda'da işler farklı olmak zorunda. Birbirimizle bir araya gelmek için çaba sarf edelim ve başarılı olacağımıza inanıyorum. Kuran ve camilerin yasaklanması gibi demokratik olmayan ya da anayasaya aykırı tedbirler almayacağız. Hollandalı yine önce gelmeli; konuşacağımız şey bu. Hükümet oluşumu sol ile olmayacak. Ben merkez sağa, VVD ve NSC'ye bakıyorum. Biz de dahil olmak üzere hepimiz taviz vermek zorunda kalacağız." dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a karşı söylemleriyle de sıkça gündeme gelen Wilders, daha önce Erdoğan'a "İslamofaşist" demiş ve 14-28 Mayıs seçimlerinden sonra Hollanda'da yaşayıp Erdoğan'a oy verenlerin ülkelerine dönmelerini istemişti.
2021'in şubat ayında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Erdoğan'a yönelik paylaşımı dolayısıyla Wilders hakkında soruşturma başlatılmıştı.