Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan, AB Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen’ın, AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in de bulunduğu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan görüşmesi sırasında ayakta kalmasına ilişkin tartışmalar sürerken, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kabulünde AB Konseyi Başkanı Charles Michel'i yanına, Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen'i de karşısına, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'yla karşılıklı oturtmasını "koltuk-gate" diye adlandırıp büyük bir kriz olarak lanse ettiler. Mesela New York Times haberi, 'Türkiye'yi iki başkan ziyaret etti. Sadece erkeğe koltuk teklif edildi' diye verirken, Alman DW de bunun 'cinsiyetçi' bir hareket olduğunu iddia etti" dedi.
Kaplan, "Oysaki protokol kurallarına göre bu durumda bir yanlışlık yoktu; AB Konseyi Başkanı, AB'nin tepe yöneticisi olarak "devlet başkanı" statüsündedir. Komisyon Başkanı ise protokolde 4. sırada gelir. Üstelik Külliye'den yapılan açıklamaya göre, protokol ayarlamalarını Başkan Erdoğan'ın ekibi ile Michel'in ekibi birlikte yapmışlar. Yani AB Konseyi Başkanı'nın ekibi, AB Komisyonu Başkanı için ayrı bir oturma seçeneği öngörmemiş. Fakat Avrupa basınına bakarsanız, Erdoğan'ın Avrupa'yı rezil etmeye çalıştığından, bu protokol ayarlamasının Erdoğan'ın 'kadın düşmanı' olduğuna kadar saçma sapanlıkta birbiriyle yarışan 'analizler' okuyabilirsiniz. Kısaca şunu söyleyelim: Türkiye- AB ilişkilerinin böyle yapay krizlere ihtiyacı yok. 'Koltuk' meselesinden öte uzlaştırılması zor farklılıklarımız var ve bir yere gitmiyorlar" yorumunu yaptı.
Yazının tamamı için tıklayın.