Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Farmakoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kevser Erol, zaman zaman moda haline gelen bitkisel ürünlere vatandaşların büyük ilgi gösterdiğini söyledi.
İnsanların, "Doğal olan her şey zararsızdır" mantığıyla hareket ettiğine değinen Erol, "Bitkisel kaynaklı ve doğal diye satılan her ürün o kadar da masum değildir. Bitki parçaları nasıl, nereden ne zaman toplanmış, hangi koşullarda ne kadar süre saklanmış, bunların hiçbirini bilmiyoruz. Böyle olunca insan sağlığı tehlikeye girebiliyor. Bunların pazarlanması konusunda ülkemizde çok iyi bir denetim yapılmıyor" diye konuştu.
Posta’da yer alan habere göre, Erol, vatandaşların özellikle kilo verme konusunda çok hevesli olduğuna dikkati çekerek, hızlı bir şekilde zayıflattığı iddia edilerek pazarlanan çaylar ve bitkisel karışımlara yöneldiğini anlattı. Bu konuda en akılcı yöntemin düzenli spor yapma ve besin alımını azaltma olduğunu aktaran Erol, şöyle konuştu:
"Yemeyi seviyoruz ancak kilo almak da istemiyoruz. Bu yüzden zayıflama çayı denilen bu ürünler tercih ediliyor. Bazı ürünlerden mucizeler bekliyoruz ancak böyle bir mucize de ne yazık ki yok. Bu ürünlerin bazıları analiz edildiğinde, içine amaca uygun iştah azaltan ilaç etken maddesi eklendiği saptandı. Yani bunu kullananlar doğal bir ürün aldığını zannederek ilaç da almaktadır. Bu tür eklenen etken maddeler, kutuların üzerindeki etiketlere de yazılmıyor. Bu nedenle günlük tüketimin artmasıyla insan sağlığı tehlikeye girebiliyor. Özellikle kalp, diyabet, böbrek, karaciğer, tansiyon gibi kronik bir hastalığı olanlarda bitkisel kökenli bazı ürünler potansiyel bir tehlike oluşturabilir. Zayıflamak iyi ama insan hayatı bu kadar riske atılamayacak kadar değerli. Herkes sağlığının kıymetini bilmeli, zayıflama uğruna sağlığından ve yaşam kalitesinden ödün vermemelidir. Çoğu Asya kökenli olan bu ürünlerin hazırlanma, saklanma, üretim koşulları ve içeriği belli değil, birçoğunda da ağır metal bileşiklerinin kalıntıları yüzünden bunlara bağlı toksik etkiler ortaya çıkabiliyor. Sonuç olarak ne yazık ki bu ürünlerin aşırı tüketimiyle çok dramatik sonuçlara varan sağlık sorunları ortaya çıkabiliyor."
Düzenli ilaç kullananlar dikkat!
Erol, bitkisel ürünlerin özellikle düzenli ilaç kullanan hastalar tarafından fazla tüketilmesiyle böbrek ve karaciğerlerde hasara neden olabileceği uyarısında bulundu. Kronik hastalığı olanların günlük ilaç kullanmak zorunda kaldığına işaret eden Erol "Bu kullandıkları çayların aşırı tüketiminde, ilaçlarıyla etkileşeceğini düşünmeliler. En önemli bir diğer sorun da hastalar bunu ilaç olarak düşünmüyor, 'Doğal ve bana iyi geliyor’ diye bazen kendi ilaçlarını kullanmaktan vazgeçiyorlar. Bir kere kişiler, hekiminin talimatlarına çok iyi uymalı ve kullandıkları bu ürünler hakkında da bilgi vermelidir. Yetkisiz ve bilgisiz kişilerin tavsiyesiyle veya internetten bu ürünleri alıp kullanmamalılar. Bu konuda danışabilecekleri kişiler, hekimler ve eczacılardır" diye konuştu. Günümüzde hepatitin çok yaygın bir hastalık olduğunu hatırlatan Erol, bu hastalığı geçirenlerin bitkisel ürünlere karşı daha fazla duyarlı olması gerektiğini bildirdi.
Kevser Erol, zaman zaman bu ürünlerin bir bölümünün medya önünde bulunan kişiler tarafından önerildiğini kaydederek "Medyatik kişilerin böyle tavsiyelerde bulunurken sorumlu davranması gerekiyor çünkü insanlarımız onların yaptığını ve söylediğini çok önemsiyor" ifadesini kullandı.