HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda; cemevleriyle ilgili düzenlemenin de yer aldığı torba kanun teklifinin görüşmeleri sırasında kendisine, “Ya Alevilerden sana ne? Aleviler Müslüman, sen Hıristiyansın” diyen AKP Giresun Milletvekili Cemal Öztürk’e tepki gösterdi. Paylan, “Büyük bir ayrımcılığa imza attı. Ben insanım her şeyden önce. Demokrat olarak ayrımcılığa uğrayan Alevilerin derdi, benim de derdim” dedi.
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda torba kanun teklifinin görüşmeleri sırasında AKP Giresun Milletvekili Cemal Öztürk’ün kendisine yönelik olarak sarf ettiği, “Ya Alevilerden sana ne? Aleviler Müslüman, sen Hıristiyan’sın” sözlerine tepki gösterdi. Paylan, Alevilerin taleplerinin torba yasa içerisine maddelere indirgendiğini ve bunun Alevilere yönelik bir 'hakaret' olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:
“Alevilerin cemevlerinin ibadethane statüsüne kavuşması için talepleri var, ama bu yasada yalnızca cemevlerinin su ve elektrik giderlerinin karşılanması gibi maalesef palyatif düzenlemeler söz konusu. Ben bunu da hakaret olarak değerlendiriyorum. Eşit yurttaşlık taleplerini komisyonda dillendirdiğim zaman AKP sıralarından homurtular geldi. ‘Efendim, bölücülük yapıyorsunuz’ diye ifadelerde bulunuldu. En acı tarafı da komisyon milletvekillerinden Cemal Öztürk, ‘Ya sen Alevi değilsin, Hıristiyan’sın, Alevilerin derdinden sana ne’ demekle büyük bir ayrımcılığa imza attı. Ben insanım her şeyden önce. Demokrat olarak ayrımcılığa uğrayan Alevilerin derdi, benim de derdim. Ayrıca Alevilerin derdi, Sünni milletvekillerinin derdi de olmalı.”
Paylan, Öztürk’ün kendisinden özür dilerken kullandığı “Hıristiyanlığın peygamberi vardır, Müslümanlığın peygamberi vardır, kitabı vardır. Zaten ilahi dinlerin hep öyledir. Aleviliğin ayrı bir peygamberi, kitabı olmadığını söylemek kastıyla sözleri saf etmişimdir” ifadelerini ise şöyle yorumladı:
“Aleviliğin ne olduğunu Aleviler tanımlarlar. Aleviliğin içinde çeşitli tanımlamalar ve yorumlar söz konusu. Tıpkı Sünni Müslümanların içerisinde olduğu gibi. Sünni Müslümanlar içerisinde de çeşitli yorumlar var. Hıristiyanlığı, Ortadoksluğun, Katolikliğin içinde de çeşitli yorumlar var. İnanç sahipleri kendi inançlarını tanımlarlar. Devlete düşen, milletvekillerine, Meclis’e düşen, bu tanımlara saygı duymaktır. Ama saygı duymuyorlar, tam tersine hadsizlik yapıp başkasının inancını tanımlamaya kalkıyorlar. Bunu kınıyorum, bu ifadeye halen devam ediyorlar komisyonda şu anda. ‘Alevilik bir inanç değil kültürdür’ diyebiliyor AKP’li milletvekili Uğur Aydemir. Bu Alevilere bir hakarettir. Alevilik bir inançtır, Alevilerin ibadethanesi cemevidir. Alevilik içindeki çeşitli yorumların da hepsini saygı duyulması gerekir. Alevilerin ortaklaştığı bir konu vardır, cemevleri ibadethanemizdir diyor bütün Aleviler. Bize düşen de onlara saygı duymaktır. Ama maalesef bu saygı milletin meclisinde gösterilmiyor.” (ANKA)