Ekonomi
Deutsche Welle

Hata Avrupa Merkez Bankası'nda mı ?

Euro Bölgesi’nde enflasyon, Avrupa Merkez Bankası’nın hedeflediği oranın altında seyrediyor. Acaba merkez hatalı para politikası mı izliyor?

29 Ocak 2016 17:01

 

Avrupa Birliği'nin (AB) çalışma tarzını
belirleyen anlaşma
Avrupa Merkez Bankası'nın (AMB)  görevini şöyle tarif
eder: Öncelikli hedef, fiyat istikrarını korumaktır.

Fiyat istikrarından ne anlıyoruz? AMB fiyat istikrarını
enflasyonun ‘yüzde 2'nin altında ama ona yakın'
bir oran
olarak tarif ediyor. Euro'ya geçilmeden önce Almanya
Merkez Bankası da aynı hedefi izliyor ve yüzde 1,75'lik
oranı ideal enflasyon sayıyordu. ABD ve İngiltere'nin
merkez bankaları da makro dengeler açısından yüzde 2'lik
enflasyonu hedef alıyor.

Sıfır, bir buçuk, iki?

Kiel Üniversitesi İktisat Fakültesi öğretim üyesi Profesör
Kai Carstensen “Yüzde 1,5 ya da yüzde 2 fark etmez, sıfır
çizgisinin biraz üzerinde olmak önemlidir”, diyor.
Fiyatların düşmemesi gerekiyor. Çünkü para politikası
açısından deflasyon enflasyondan çok daha tehlikeli
bulunuyor. Deflasyonda şirketlerin kârı azalıyor,
yatırımlar erteleniyor, işçi çıkarılıyor ama borçlar
azalmıyor.

Uzun vadeli planlamalar açısından güvenilir bir enflasyon
hedefinin olması son derece önemli sayılıyor. Enflasyon
hedefi ücret görüşmelerinde sendikalara yol gösterdiği
gibi yatırımcı ve kreditöre de ışık tutuyor. Profesör
Carstensen Deutsche Welle'ye verdiği mülakatta,
“Devletler, şirketler ve haneler uzun vadeli hedeflere
güvenebildikleri için uzun vadede sabit faizle kredi alıp
borçlanabilirler”, dedi.

Güvensizlik tehlikesi

Kiel Üniversitesi öğretim üyesi sözlerini şöyle sürdürdü:
“AMB hedefi tutturamıyoruz, öyleyse değiştirelim, derse
güvensizlik doğar. Enflasyon yeniden tırmanmaya başlarsa
banka ne yapabilir? Faizi yüzde 3,4 ya da 5'e mi çıkarsın?
İspanya ve Yunanistan bu güvensizlik yüzünden Euro
Bölgesine dâhil olana kadar uzun vadeyle ve elverişli
faizle borçlanamıyordu.”

AMB izlemekte olduğu gevşek para politikasını enflasyonun
düşük olmasıyla gerekçelendiriyor. Ticari bankalara
uyguladığı borçlanma faizini sıfıra yakın bir orana
indiren merkez tahvil alımlarıyla da piyasaya her ay 60
milyar euro pompalıyor. Teoriye göre ucuz para bolluğunun
enflasyonu artırması gerekiyor. Ama bütün önlemler boşa
gidiyor ve enflasyon bir türlü artmıyor.

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle