Yaşam

Harwardlı matematikçinin gözünde ''Harem'' İSTANBUL (A.A)

07 Kasım 2011 14:19

-Harwardlı matematikçinin gözünde ''Harem'' İSTANBUL (A.A) - 07.11.2011 - İstanbul Şehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Yardımcı Doç. Dr. İrvin Cemil Schick, haremin İslam toplumlarında toplumsal cinsiyeti üretmeye yarayan bir mekan olduğunu belirterek, ''Yani ben haremi kızların Müslüman bir kadın, erkeklerin ise Müslüman bir erkek olmayı öğrendikleri bir mekan olarak görüyorum'' dedi. Harem algısına farklı bir perspektif kazandıran Schick, bir matematikçi olmasına rağmen Osmanlı tarihine olan ilgisinin ilk olarak ABD'deki Harward Üniversitesinde okuduğu yıllarda başladığını anlattı. Burada aldığı tasavvuf dersinin çok hoşuna gittiğini vurgulayan Schick, ancak Osmanlıca bilmeden bu dersin hakkını veremeyeceğini düşündüğünü kaydetti. Schick, yurt dışında olmasınında özlemiyle ülkesi hakkında daha çok şey öğrenmesi gerektiğini düşündüğünü ifade ederek, Osmanlıca öğrenmeye başladığını, Arap alfabesi ile tanışınca da buradaki harflerin çok güzel bir sanat oluşturduğunu fark ettiğini ve böylece Hat sanatıyla ilgilenmeye başladığını söyledi. Schick, kadınların ve erkeklerin ayrı mekanlarda bulunmasının Kur'an-ı Kerim'de yer almadığını belirterek, ancak Kur'an'da bulunan bir ayetin belirli yorumları nedeniyle ''harem''in geliştiğine dikkati çekti. Schick, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Haremin bir gerçeği bir de fantezisi var. İşte ben bunları birbirlerinden ayırmaya çalışıyorum. Harem konusunda havuz başında kadınların çırılçıplak yattığı, alem yapılan yer gibi bir takım olgular var. Ama harem bu değil. Bazı hocaların dediği gibi harem bir mektepte değil. Harem, İslam toplumlarında toplumsal cinsiyeti üretmeye yarayan bir mekandır. Yani ben haremi kızların Müslüman bir kadın, erkeklerin ise Müslüman bir erkek olmayı öğrendikleri bir mekan olarak görüyorum. Harem belki bir okuldu ama genellikle söylendiği anlamda değil, toplumsal cinsiyet mektebiydi.'' Tarihi roman yazarken tarihe biraz saygılı olunması gerektiğine de dikkati çeken Schick, ''Ancak bu yazarın sorumluluğudur. Yani yazar o sorumluluğu yüklenmedi diye bizim ona kızmamız pek mantıklı değil. Ciddiye almayalım. İnsanlar bu diziyi seyretmek istiyorlarsa seyretsinler ama bundan tarih öğrenmesinler'' dedi.