CHP Sözcüsü Haluk Koç, "Benim söylediklerim ve Genel Başkan'ın söyledikleri arasında hiç bir çelişki yoktur. Sayın Genel Başkan’ın açıklaması ile benim açıklamalarım arasında çelişen bir nokta yoktur" dedi.
A Haber’de Sevilay Yükselir’in sunduğu %100 Siyaset Programı’nda bu hafta şiddetin gölgesinde siyaset ele alındı. AKP Milletvekili Mehmet Emin Dindar, CHP Milletvekili Faik Tunay, Yazar Müfit Yüksel ve A Haber Danışmanı Ümit Fırat’ın konuk olduğu programa CHP Sözcüsü Haluk Koç da telefonla katıldı.
'Kılıçdaroğlu ile kelime kelime mutabığız'
Yaptığım bütün açıklamaları Genel Başkan ile kelime kelime redakte ederek, o sorumluluğu bölüşerek paylaşarak yaptım. Sayın Genel Başkan'ın söylediklerimin hepsinden haberi var, bugün yaptığı açıklamada da benim açıklamalarıma tezat olabilecek hiçbir şey yok. Sadece söylediklerimden bir yanlış anlama olabilecek bir başlık çıkartılarak veriliyor haber. Benim söylediklerim ile Genel Başkan'ın söyledikleri örtüşüyor, o da şudur: evet devlet, hükümet, terör örgütü ile müzakere yapabilir fakat bir tek koşulla, silah bıraktırma gündemiyle. Onun dışında terör örgütünü meşru siyaset zeminini kullanmayarak muhattap alıp bir takım gözlemci ülkelerin denetiminde siyasi müzakere çerçevesi içinde hiçbir şekilde görüşme yapamaz' bizim söylediğimiz budur. Sayın Genel Başkan'ın sözlerinin devamında da ifade ettiği budur. Benim söylediklerim ve Genel Başkan'ın söyledikleri arasında hiç bir çelişki yoktur. Böyle bir çelişki vardır hissi yaratmak isteyenlerin beklentileri olabilir. Parti içerisinde veya dışında, medya köşelerinde ya da kendi dünya görüşleri çerçevesinde Cumhuriyet Halk Partisi'nin tarif etmek istedikleri gibi bir CHP olmasını ortaya koymak isteyenler olabilir. Sayın Genel Başkan’ın açıklaması ile benim açıklamalarım arasında çelişen bir nokta yoktur.
'Tanrıkulu basın metnimi okumuştur'
Sayın Tanrıkulu benim basın metnimi okumuştur, bunu da sorduğunuz için söylüyorum. Benden aldı ve okudu, Sayın Genel Başkan ile paylaştıktan sonra, partinin sözcüsü olarak basına haber geçme saatini aşmadan yapıldı bu. Söylediğim bütün sözler kelime kelime Sayın Genel Başkan ile mutabık kalınarak yapılmıştır. Sezgin Tanrıkulu benden metni aldı ve okudu.
'CHP dışarıdan yönetilemez'
Koray Çalışkan arkadaşımız dün bana telefon etti. Ben o basın toplantısını yaptım ertesi gün Radikal Gazetesi’nde tek bir satır haber yok. Kamuoyunda tartışılmaya başladıktan sonra, sayın Tarhan Erdem, sayın Eyüp Can ve sayın Koray Çalışkan köşelerinde bu konuyu işlemeye başladılar. Bu da samimiyeti sorgulanması gereken bir durum. Siz esas haberi gazete olarak görmüyorsunuz. Sadece kamuoyunda tartışıma noktasına geldiği zaman kendi dünya görüşünüzden, kendi baktığınız pencereden konuyu irdelemeye çalışıyorsunuz. Sonuçta, Cumhuriyet Halk Partisi bir kurum. Yönetim şekli ve kurulları var. Dışarıdaki arkadaşlar tabi ki eleştirebilir, katkı verebilir, olumlu olumsuz eleştirilerini de getirebilirler. Ama Cumhuriyet Halk Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi’nden yönetilir. Cumhuriyet Halk Partisi’ni dışarıdan yönetmeye kalkmak ya da bu şekilde çelişkiler varmış gibi göstermeye çalışarak eleştirmek bence çok etik bir yön de değildir.