Kültür-Sanat

Halk ozanı Aşık Veysel ölümünün 46. yılında Sivas'ta anıldı

"Aşık Veysel dünyada ölçüsü olmayan tek kişi"

20 Mart 2019 13:24

“Ben giderim adım kalır
Dostlar beni hatırlasın
Düğün olur bayram gelir
Dostlar beni hatırlasın.”

Mütevazılığı, yapıcı kişiliği ve tabiat sevdasıyla hafızalara kazınan Aşık Veysel Şatıroğlu, ölümünün 46. yılında anıldı. Veysel’in, Sivrialan köyünde müzeye dönüştürülen evi, çok sayıda ziyaretçi ağırlıyor.

Ozanın evi ve hemen yanına yapılan ek binadan oluşan müzeyi gezenler, “Uzun ince bir yolculuğa” çıkıyor.

Aşık Veysel’in sazından radyosuna, kıyafetlerinden yatağına kadar birçok kişisel eşyası ile bal mumundan heykelinin sergilendiği müzede, ziyaretçilere aşığın gönül dünyasını yansıtan her türlü ayrıntı yer alıyor. Müzede “karanlık oda” olarak tasarlanan bölümü gezenler, görme engelli halk ozanı Veysel’i anlamaya çalışıyor.

"Her yıl binlerce kişi ziyaret ediyor"

Aşık Veysel’in akrabası, aynı zamanda Sivrialan Köyü Muhtarı Mustafa Çam yaptığı açıklamada, aşığın müzeye dönüştürülen evini her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiğini söyledi. Müzenin yılın 365 günü gezilebildiğini dile getiren Çam, ziyaretçilerin müzede bulunan anı defterine duygularını yazdığını ifade etti.

Aşık Veysel’in kullandığı bütün eşyaların müzede sergilendiğini belirten Çam, “Görme engellilere, kabartma yazılarla Aşık Veysel’i anlatıyoruz. Bir de karanlık odamız var ve orada ‘Uzun ince bir yoldayım’ diye yazıyor. Burası da Aşık Veysel’in karanlık dünyasını bize aktarıyor. Yani karanlık dünyada bir insan nasıl yaşar, insanların Aşık Veysel’i iyi anlayabilmesi için o karanlık odadan geçmesi gerektiğini düşünüyorum.” dedi.

"Bütün dünya Aşık Veysel'i tanıyor"

Aşık Veysel’in her gün elinde asasıyla bakkala geldiğini ve sandalyesine oturarak halkla sohbet ettiğini belirten Çam, bu yönüyle köylülere örnek olduğunu vurguladı. Köyde Veysel’in çamurda asasıyla yürüdüğünü ancak takım elbisesine bir damla bile çamur sıçratmadığını anlatan Çam, “Bütün dünya Aşık Veysel’i tanıyor. Biz de dilimizin döndüğü, gördüğümüz ve büyüklerimizden dinlediğimiz kadarıyla müzemizi ziyaret edenlere Aşık Veysel’i anlatmaya çalışıyoruz. Bizim anlatmamız yetersiz. Aşık Veysel’i anlatmaktan öte onun şiirlerini okuyup anlamak başlı başına bir kültürdür. Bu kültürü Türkiye’nin neresinde olursa olsun, uzun ince bir yoluyla, toprağıyla, havasıyla, suyuyla halkımız içine sindirmiş ve benimsemiştir. Aşık Veysel’i anlatmak ve anlamaktan çok keyif alıyorum. Çünkü Aşık Veysel dünyada ölçüsü olmayan tek kişi.” şeklinde konuştu.