Gündem

Hakan Yılmaz ve eşini darp etmişti, kendini böyle savundu: Memleketime laf edilince tepkimi gösterdim

"üzerimize düşeni yaparız, Kim olduğuna bakmayız"

04 Aralık 2018 15:55

Oyuncu Hakan Yılmaz ve eşi Elif Yılmaz'ın Etiler'de bir otelin lobisinden darp edilmeleriyle ilgili davaya devam edildi. Duruşmada müteahhitlik yaptığını söyleyen sanık Denizhan Vural suçlamayı reddederek kendisini, "Söz konusu devletimiz, vatanımız, bayrağımızsa karşımdaki ünlü olsun, olmasın üzerimize düşeni yaparız. Memleketime, vatanıma laf olunca tepkimi gösterdim. Söz konusu devletimiz, vatanımız, bayrağımızsa karşımdaki ünlü olsun, olmasın üzerimize düşeni yaparız. Kim olduğuna bakmayız" diyerek savundu.

Öte yandan Denizhan VuralKırıkkale'nin Keskin ilçesinde Afgan bir çobanın silahla öldürülmesiyle ilgili olarak gözaltına alındıktan sonra tutuklandı.  

TIKLAYIN - Oyuncu Hakan Yılmaz ve eşini darp etmişti; cinayetten tutuklandı

İstanbul 50. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, "Tehdit", "Basit Yaralama" ve "Hakaret" suçlarından 2 yıldan 5 yıl 6 aya kadar hapis talep edilen tutuksuz sanıklar Denizhan Vural, Erdal Gökçe ve Mahsar Algül katıldı. Şikâyetçi Hakan Yılmaz ve eşi Elif Yılmaz ise duruşmaya gelmezken; avukatları Süleyman Canacankatan duruşmada hazır bulundu.

"Memleketime laf olunca tepkimi gösterdim"

Duruşmada savunmasını yapan sanık Denizhan Vural, müteahhitlik yaptığını ve 20 bin lira aylık geliri olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Olay tarihinde diğer sanıklarla birlikte otelin lobisinde toplantı halindeydik. O sırada Hakan Yılmaz otele giriş yaptı. Bizim oturduğumuz kısma yakın yerden geçerken millete, devlete küfür ederek geçmekteydi. Ben de kim bu diye şahsa baktığımda, şahısla göz göze geldik. Bunun üzerine Hakan Yılmaz, benim itiraz ettiğimi düşünerek 'Eğer itiraz ediyorsan, bu sözlerim sana da' tarzında söz sarfetti. Şahsın hem millete, vatana o şekilde küfür etmesi, hem de aynı küfrü bana yöneltmesi nedeniyle konuşmak için yanına gittim. Bunun üzerine şahıs, bana agresif tavırlar sergileyerek el kol hareketleri yaparak üzerime yürüdü. Hatta 'Sizi buraya gömerim' tarzında tehdit içerikli sözler sarfetti.

Söz konusu devletimiz, vatanımız, bayrağımızsa karşımdaki ünlü olsun, olmasın üzerimize düşeni yaparız. Kim olduğuna bakmayız. Her Türk evladının üzerine düşeni yaptık. Bu tartışmalar sırasında karşılıklı küfürleşmeler oldu. Ama tehdit olmadı. Olaylar esnasında tartışmanın kavgaya dönmesinden dolayı şikayetçiye fiziki müdahalede bulunmak istedim ama araya girenlerin engellemesi nedeniyle herhangi bir fiziki müdahalem olmadı. Vergi rekortmeni olmuş, binden fazla insanı istihdam eden bir işadamıyım. Memleketime, vatanıma laf olunca tepkimi gösterdim."

Beraatini talep etti

Hakan Yılmaz'ın eşini de farketmediğini iddia edien Vural, "Zaten öyle bir şey olduğunu farketsem yanına dahi gitmezdim. Müşteki Hakan Yılmaz'ın hakaret ve tehdit içerir sözlerinden dolayı orada bulunan vazoyu alıp yere atmak istedim. O sırada otel çalışanlarının araya girmesinden dolayı vazo elimden çıkarak müşteki Hakan'ın eşinin kenarından geçti. Yaralama kastım yoktur. Suçsuzum. Beraatimi isterim" dedi.

Sanık Vural, Hakan Yılmaz'ın avukatının sorusu üzerine, Hakan Yılmaz'ı dikkatli bakınca medyadan hatırladığını, olaylar sırasında da alkollü olup kendisini duyacak durumda olmadığı için ayağıyla kendisini fark etmesi için hafifçe dokunduğunu belirtti. Mahkeme, olaya ilişkin bir görgü tanığının dinlenmesi için duruşmayı erteledi.

Hakan Yılmaz ve eşi şikâyetçi olmuştu

Önceki duruşmada ifadesi alınan şikayetçi Hakan Yılmaz, şunları kaydetmişti:

"Olay tarihinde doğum günü nedeniyle eşim ve arkadaşlarımla eğlendik. Daha sonra eşim ile otelde kalmaya karar verdik. Resepsiyonda işlemler yaptığımız sırada arkamdan bir şahıs geçerken ayağıyla tekme attı. Ben dönüp baktım. Olaya anlam veremedim. Şahsın alkollü olabileceğini veya kaza olabileceğini düşündüm. Tekrar önüme döndüm. Şahıs tekrar yanıma gelerek 'Beni tanıdın mı?' diye sordu. Ben de tanımadığımı söyledim. 'Sen beni nasıl tanımazsın' tarzında ısrarlı konuşmaya başladı. Ben tanımadığımı, işlemleri yapmak için müsaade etmesini istedim. İki şahıs daha geldi. Denizhan isimli şahıs 'gel dışarıda ben sana kendimi tanıtacağım' tarzında beni çekiştirdi. Erdal isimli şahısla birlikte bana saldırdı. Elleri ve tekme ile vurdu. Deniz Vural bana, 'Seni de karını da harcarım' şeklinde tehdit içeren sözler söyleyip küfür etti. Erdal'da sizi harcarız şeklinde sözler söyleyip küfür etti. Erdal isimli şahıs Deniz'e reis diye hitap ediyordu.

Ben sanıklarla başlangıçta herhangi bir polemiğe girmedim. Eşim ile konuşurken ülke değerleri ve siyasi bir parti ile ilgili aşağılayıcı konuşmam veya değerlendirmem olmadı.Sanıklara yönelik de bir siyasi partiyi kastederek herhangi bir konuşmam olmamıştır"

Hakan Yılmaz'ın eşi Elif Yılmaz da üç sanığın eşine saldırdığını söylemişti.