Gündem

HaberTürk yazarı Sarıkaya: “İyi Parti milletvekilleri HDP’lilerin fezlekeleri karşısında ne yapacak?” sorusu anlamsız, İyi Parti’yi ortada sıkıştıracak bir durum yok

06 Ekim 2020 10:28

HaberTürk gazetesi yazarı Muharrem Sarıkaya, “İyi Parti milletvekilleri HDP’lilerin fezlekeleri karşısında ne yapacak?' sorusu anlamsız, İyi Parti’yi ortada sıkıştıracak bir durum yok" görüşünü savundu. 

Sarıkaya, "Nedeni de Anayasa’nın 84. maddesine göre milletvekili üyeliğinin düşmesi, bir yıldan fazla mahkumiyet kararının Genel Kurul’da okunması ile son bulmasına dayalı. Eğer milletvekilliğiyle bağdaşmayan bir eylemi olduysa o durumda da ilgili komisyonun raporunun Genel Kurul’da okunup gizli oylaması yeterli; yakında bu yönde bir dosya da gelecek. Bunun için de salt çoğunluk olduğu için AK Parti ve MHP’nin oyları yeterli, İyi Parti’ye ihtiyaçları yok." düşüncesini dile getirdi.

Sarıkaya, "Bir diğer yolda ise Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının açacağı dava üzerine Anayasa Mahkemesi’nce kapatma kararı verilir. Anayasa Mahkemesi kararını TBMM Genel Kurulu’nda okunduğunda oylamaya gerek duyulmadan kapanma işlemi gerçekleşmiş olur. Bunun için siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemlerinin, devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, milli egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerinden birine veya birkaçına kesin fiilleri ile neden olması gerekiyor." ifadesini kullandı. 

Sarıkaya yazısında şunları kaydetti: 

“Hangi haller kesin fiil olarak kabul edilecek?” Anayasa Mahkemesi, Bireysel Başvuru hakkını da elde ettiği AİHM kararlarını önemsiyor, iktidar çevrelerinden eleştiri de alsa kararlarında ilkelerini koruyor.

AİHM’in kendisine devrettiği Bireysel Başvuru hakkının elinden gitmesine izin vermek istemiyor.

Kısaca Venedik Komisyonu’nu alan Avrupa Hukuk Yoluyla Demokrasi Komisyonu ise Türkiye’nin de kurucuları arasında yer aldığı Avrupa Komisyonu’nun dolayısıyla AİHM’in danışma organı olarak faaliyet gösteriyor.

Venedik Komisyonu’nun siyasi partilerin kapatılmasına ilişkin kararı da açık: “Siyasî partilerin yasaklanması veya kapatılması, partilerin ancak anayasayla güvence altına alınan hak ve hürriyetleri ortadan kaldıracak şekilde, demokratik anayasal düzenin devrilmesi için şiddet kullanılmasını savunmaları veya bir siyasî araç olarak şiddet kullanmaları durumunda meşrudur. Partinin anayasanın barışçı bir şekilde değiştirilmesini savunması olgusu tek başına kapatılması veya yasaklanması için yeterli değildir”

Görüldüğü gibi kapatılmanın şartı net... Bırakın bu unsurları, Anayasa Mahkemesi sürecinde de İyi Parti veya tabanını doğrudan ilgilendiren durum yok.

Yazının devamı için tıklayın