Science dergisinde yayımlanan bir araştırmada, büyük miktarlarda güneş paneli ve rüzgar türbininin Sahra Çölü’ndeki yağmur, sıcaklık ve yeşillik oranlarını değiştireceğini öne sürdü.
Araştırmanın verileri güneş panellerinin ve rüzgar türbinlerinin bölgedeki düşen yağmurun miktarını artıracağını gösteriyor ama bunun için Sahra Çölü’nün 9 milyon kilometrekaresinin yenilenebilir enerji santralleri ile kaplanması gerekmekte.
Bilim insanları Sahra Çölünü yüksek güneş ve rüzgar enerjisi potansiyeli yanında Orta Doğu ve Avrupa Birliği ülkelerine yakınlığı yüzünden seçtiklerini belirtiyor. Hesaplamalar, çöldeki bu devasa santrallerin dünyanın kullandığı elektriğin 4 katından fazlasını üreteceğini gösteriyor.
Illinois Üniversitesi’nde görevli ve araştırmanın baş yazarı Dr. Yan Li, kendi modellerinin bu projenin Sahra Çölü’ndeki yağışı 20 ile 500 mm arasında artıracağını ve bunun da bitki örtüsünün kapladığı alanı yüzde 20 oranında artıracağını öne sürüyor.
Özellikle yağışın Sahra Çölü’ün güney bölgesini kaplayan Sahel bölgesinde artacağı belirtiliyor.
Güneş panelleri ve rüzgar türbinleri yağışı nasıl artırıyor?
Rüzgar türbinlerinin kanatları havayı birbirine karıştırarak yani, yüksekteki sıcak havayı alçaktaki soğuk hava ile birleştirerek buharlaşma ve yağışı ve son olarak da bitki örtüsünü artırmakta.
Güneş panelleri ise atmosfere giren güneş ışığının belli bir miktarını uzaya geri yansıtmakta. Pozitif albedo etkisi olarak da bilinen bu durum yağışları neredeyse yüzde 50 oranında artırmakta. Bu etkinin pozitif olmasının nedeni ise güneş ışınlarının yüzeye geçmesini engelleyerek toprağın sıcaklığını ve genel sıcaklığı azaltmasından geliyor.
Bu durum daha küçük santraller için de geçerli mi?
Araştırmacılar, daha küçük projelerin etkisinin sınırlı kalacağını ve etkisinin bu kadar büyük olmayacağını belirtmekte. Sahra Çölü’ne yapılacak bu proje neredeyse Türkiye’nin on katı büyüklüğünde bir alana yapılacak.
Projenin insanlara etkisi nasıl olacak?
Uzmanlar, bölgedeki tarımın yağmura bağlı olduğunu bu bitki örtüsünün de artması ile hem hayvancılığın hem de tarımın artacağını ve bölge halkının kıtlık tehlikesinin önüne geçeceğini öne sürüyor.
Projenin bölgeye daha sürdürülebilir bir gıda-su dengesi getirmesi bekleniyor.
“Çöl bölgelerine benzer yenilenebilir enerji projeleri yapmalıyız”
Dr. Li, güneş paneli ve rüzgar türbini içeren dev yenilenebilir enerji projelerinin hem topluma hem de ekosisteme pozitif etkileri olduğunu belirtiyor. Li, bu projelerinin hem insan eli ile oluşturulmuş iklim değişikliğinin etkilerini azaltacağını hem de gezegenimiz için sürdürülebilir bir temiz su, gıda ve yaşam döngüsü oluşturacağını savunuyor.