Sağlık

Günde 10 bin adım atarak obeziteden uzak kalın

Obezite, sadece fiziki görünümü bozmakla kalmayıp vücuttaki tüm organları olumsuz etkiliyor.

17 Şubat 2009 02:00

“Çağın hastalığı” olarak tanımlanan obezite sadece fiziki görünümü bozmakla kalmayıp vücuttaki tüm organları, yaşam kalitesini hatta aile huzurunu dahi olumsuz yönde etkiliyor.

Kalp hastalıklarından, diyabete, kanser türlerinden ani ölümlere kadar pek çok sonuçla karşımıza çıkabilen obeziteden korunmak için yaşam tarzında yapılacak birtakım değişiklikler yeterli olabiliyor. Sağlıklı beslenmenin yanı sıra uyulması gereken ilk kural, hareketsizlikten kurtulmak, sık sık spor ve yürüyüş yapmak.

Uz. Dr. İsmail Yağız Habertürk’e yaptığı açıklamada, günde 10 bin adım atarak aktif bir yaşamın kapılarının aralanacağını belirterek obezite ile baş etmenin yolları hakkında bilgi verdi.

Obezite riskinizi hesaplatın

Vücut kitle indeksi(BMI) yani kilonuzun, boyunuza oranı oldukça pratik bir yöntemdir ve obezite tanısı için sıkça kullanılır. Bu hesaplama şu şekildedir:

VKI (BMI) = kilo (kg) / boy (m²)
VKI (BMI) 18-25 arası normal
25-30 arası kilolu
30-35 arası 1. derece obezite
35-40 arası II derece obezite
40 ve üzeri aşırı obez

Son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalar VKI 27 kg/m ve üzerindeki insanlarda risklerin katlanarak arttığını göstermektedir.

Obezite hesaplaması için kullanılan bir diğer bir yöntem ise bel çevresi ölçümüdür. Eğer VKI 25 -35 arasında ise daha anlamlı sonuçlara ulaşılıyor. Erkeklerde 102 cm, kadınlarda 88 cm üzerindeki değerler artmış riskle orantılı bulunmuştur. Asya ırklarında ise bu değerler erkeklerde 90 cm, kadınlarda 80 cm civarındadır.

Obezite ile beraber artan riskler

Obezite ile beraber olan hastalıklara hemen her gün neredeyse yenisi ekleniyor. Yapılan çalışmalar, Amerika toplumunun yüzde 80’inin kilolu ve şişman olduğunu gösteriyor.
Obezite ile beraber görülen hastalıkların bazıları:

Mekanik strese bağlı kas ve kemik hastalıkları
Uyku apnesi
Kardiyak aritmi (Kalp atışlarında düzensizlik)
Ani ölüm
Nefes darlığı
Hipertansiyon
Kardiyovasküler Hastalıklar
Kanser(kolon, rektum, agresif prostat, meme, karaciğer, rahim ve özefagus )
Tip 2 Diyabet
Hiperlipidemi( Kan yağlarının yüksekliği)
Reflü
Safra kesesi taşı

Obezite neden gün geçtikçe artış gösteriyor?

Birçok nedene bağlı olarak şişmanlıyoruz. Özetleyecek olursak;

1.Hareketsizlik: Sosyo ekonomik düzey ile bağlantılı olarak aktif olmayan bir yaşam tarzımız olduğu için çoğunlukla obezite daha fazla görülüyor. Öncelikle ne kadar hareketli bir yaşamımız var onu bilmek gerekiyor. Amerika’da gerçekleştirilen bilimsel araştırmalarda hareketli bir yaşam için gerekli değerler adımölçer ile hesaplanmış ve bunun vücuda etkileri araştırıldı. Bulunan değerler ise ilginç. 5000 adım ve altı “sedanter” denilen hareketsiz yaşam, 5000-7500 arası değerler “düşük aktif yaşam”, 7500-1000 “yarı hareketli”, 10 000 bin adım ve üzeri ise “aktif bir yaşam”ı anlatıyor.
2.Alınan gıdaların miktarının ve kalorisinin fazlalığı, yağ içeriğinin yüksekliği
3.Yaşlanma ve metabolizma hızının yavaşlaması
4.Hormon bozuklukları (Diyabet, tiroid hastalıkları, böbrek üstü bezi hastalıkları vs )
5.İlaç kullanımı (Hormon düzenleyici ilaçlar, kortizon turevleri, antidepresanlar, insulin kullanımı, kanser ilaçları vs.)
6.Genetik hastalıklar
7.Psikojen yeme bozuklukları
8.Düşük doğum ağırlığı ile doğum
9.Gebelik sırasında diyabet gelişmesi
10. Irksal farklılıklar

Obeziteden korunmanın ilk şartı farkındalıktır


Öncelikle yaşınıza göre doğru kiloda olup olmadığınızın farkına varmalısınız. Sizce bir şeyler yanlış gidiyorsa mutlaka sağlık kontrolleriniz yaptırmalısınız.

Kilo vererek kanser riskinizi yarı yarıya azaltın

Bilimsel araştırmalar sıkı kilo kontrolünün ve fiziksel egzersizin kanser önleyici etkisi olduğunu gösteriyor. Sadece kilo vererek kanser riskinizi yüzde 50’ ye kadar varan oranlarda azaltabilirsiniz.
Diyabet gelişimini 11 kat azaltırsınız.
Hipertansiyon hastalığına yakalanmanızı 4 kat düşürürsünüz.
Hiperlipidemi riskinizi 4 kat azaltırsınız.
Kemik erimesi ve yıpranmasını önlersiniz.
Daha mutlu ve pozitif bakış açısı sağlarsınız.
Enfeksiyonlara karşı bağışıklığınızı güçlendirirsiniz.
Enerjik bir yapıya kavuşursunuz.
Yani kısaca sağlıklı ve uzun bir yaşamı garanti altına alırsınız.

Aldığınız kalorileri azaltırken, harcadığınız kaloriyi artırmalısınız

Obezitenin tedavi prensibi, alınan kalorinin azaltılması ve harcanan kalorinin artırılmasıdır. Her bireyin minimum yetecek kalori ihtiyacı hesaplanır, buna göre besinlerle aldığı kalorinin cetveli yapılır ve harcanacak enerji planlanır.

Tedavinin işe yarabilmesi için HAYAT TARZI DEĞİŞİKLİĞİ mutlaka yapılmalıdır. Asıl hedefin kilo vermek değil, planlanan kilo hedefinde yaşamı devam ettirmek olduğu hiçbir zaman unutulmamalıdır.

1.Diyet ve egzersiz tedavileri

Egzersiz obezitenin en önemli ve sonuç veren uygulamasıdır. Egzersiz olmadan yapılan bütün tedaviler başarısız kalabilir. Egzersiz programları öncelikle aktivite düzeniniz bilinerek yapılmalıdır.American College of Sports Medicine birliği bu konuda bilimsel algoritmalar düzenlemiştir.Hareketli bir yaşam için günlük atılan adım sayısının 10000 den az olmaması gerekliliği belirtilmiştir.

Yapılan diyet programları ile başlangıç kilosunun yüzde 5-10 kadarı özellikle ilk 6 ay içinde verilebilir. Mutlaka doktor ve diyetisyen kontrolünde yapılmalıdır. Her bireyin farklılığı kilo kontrolünde ön plana çıktığından fotokopi diyetler yerine mutlaka profesyonel yardım alınmalıdır. Kilo vermenin başarısı ancak verilen kilolar geri alınmadığında ortaya çıkar.

2.İlaç tedavileri


Diyet ve egzersiz tedavilerinden başarılı sonuçlar alınamadığında düşünülmelidir. Unutulmaması gereken en önemli nokta diyet, egzersiz ve hayat tarzı değişikliği yapılmadan ilaç tedavisinin mucizeler yaratamayacağıdır. Piyasada bulunan onaylı antiobezite ilaçlarının bir takım yan etkileri olduğundan mutlaka ama mutlaka doktor kontrolünde kullanılması gerekir.

3.Cerrahi tedaviler

Önceki cerrahi dışı tedavilerle kilo verememiş, operasyonlar için riskli olmayan, VKI 40 ve üzerinde olan veya VKI 35 ve eşlik eden önemli bir hastalığı (diyabet, uyku apnesi, kalp hastalığı, ciddi eklem rahatsızlıkları) bulunan kişilere cerrahi tedaviler düşünülebilir. Cerrahi tedaviler arasında mideye balon yerleştirilmesi, mide bandı, by pass yapılması gibi bir takım teknikler bulunmaktadır.