T24 Haber Merkezi
7,5 yıldır cezaevinde olan eski Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak, bugün Kobani davasında verilen tahliye kararının ardından Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nden tahliye edildi. Kışanak, tahliye sonrası yaptığı açıklamada, "Bizim tahliyeye değil, özgürlüğe ve barışa ihtiyacımız var!" dedi.
Aynı şekilde 7,5 yıldır cezaevinde olan HDP ve DBP'nin eski eş genel başkanlarından Sebahat Tuncel de Ayla Akat Ata ile Sincan Cezaevi’nden tahliye edildi. Tuncel, tahliyesinin ardından yaptığı ilk açıklamada, "Kobani bir intikam davası, bizi yargılayan heyet değildi, cübbesini giymiş Cumhur İttifakı'ydı! Arkadaşlarımıza bir tweet attıkları için onlarca yıl ceza verdiler" dedi.
6-8 Ekim 2014 tarihlerindeki Kobani olayları nedeniyle eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın aralarında olduğu 108 sanığın yargılandığı Kobani davasında bugün duruşmada karar açıklandı. 10 yıl önceki Kobani olaylarına ilişkin yargılanan sanıklara ağır cezalar veren Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, Demirtaş'a toplam 42 yıl, Yüksekdağ'a ise 30 yıl 3 ay hapis cezası verilmesine hükmetti.
Mahkeme, 7 yıldır cezaevinde olan ve azami tutukluluk süresini 6 ay önce dolduran Gültan Kışanak'a ise "örgüt üyeliği" suçundan 12 yıl hapis cezası verdi ancak tutuklulukta geçirdiği süre göz önüne alınarak tahliyesine hükmetti. Sanıklardan Sebahat Tuncel'e de "örgüt üyeliği" suçundan 12 yıl hapis cezası veren mahkeme; Ayla Akat Ata'ya da aynı suçtan 9 yıl 9 ay hapis ceza verirken, iki ismin de tahliyesine karar verdi.
2016 yılında Meclis'teki 15 Temmuz Araştırma Komisyonu'nda dinlendikten sonra Diyarbakır’a dönerken uçakta gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Kışanak, kararın ardından yazılan müzekkere sonucu 7 yılı aşkındır bulunduğu Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nden tahliye edildi.
Avukatları, partililer ve yakınlarının karşıladığı Kışanak, cezaevi önünde yaptığı açıklamada, "Ne yazık ki kumpası devam ettiren bir karar çıktı. Arkadaşlarımız özgürlüklerine kavuşamadılar. O nedenle hepimiz çok buruk bir durumdayız. Figen Başkan'ın çok çok selamları ve sevgileri var herkese. Kucak dolusu selamları ve sevgileri var" dedi.
"Bizim aslında tahliyeye değil, özgürlüğe ve barışa ihtiyacımız var" diyen Kışanak, şöyle devam etti:
"Umarım hep beraber bu ülkede tüm sorunları özgürlük temelinde çözecek bir mücadeleyi birlikte yürütüp kazanacağız. Mesele bir davayı kazanmak ya da tahliye olmak değil. Mesele bu ülkenin sorunlarını çözebileceği bir ortamı yaratmak. Kadınların özgür olduğu, halkların özgür olduğu, inançların özgür olduğu, kimliklerin sorun olmadığı, dillerin sorun olmadığı bir ülkede yaşamak istiyoruz. İçeride ya da dışarıda özgür yaşamak istiyoruz. Dışarıda olmanın tek başına özgürlük olmadığını biliyorum. Hukukun, adaletin, barışın olmadığı bir yerde özgürlüğün ne yazık ki doyasıya hiçbirimiz teneffüs edemiyoruz. Ben bütün bir Türkiye için, halklarımız için, kadınlar için, çocuklar için özgür bir gelecek istiyorum."
Sebahat Tuncel ve Ayla Akat da tahliye
4 Kasım 2016 tarihinde HDP'li milletvekillerinin tutuklanmasını Diyarbakır Adliyesi önünde protesto ederken gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Tuncel, kararın ardından yazılan müzekkere sonucu 7 yılı aşkındır bulunduğu Sincan Cezaevi’nden, Ayla Akat Ata, Meryem Adıbelli ve Ayşe Yağcı ile tahliye edildi.
Tuncel, tahliyesinin ardından yaptığı ilk açıklamada, "Kobani bir intikam davası, bizi yargılayan heyet değildi, cübbesini giymiş Cumhur İttifakı'ydı! Adalet sağlanmış değil, aksine bir kez daha katledildi. Öfkeliyiz, yoldaşlarımızı cezaevinde bıraktık" diyerek, şöyle devam etti:
“Adalet sağlanmış değil, aksine adalet bir kez daha katledildi bu dosyayla. Bütün bunların nedeninin ne olduğunu biliyoruz, 3 yıldır bu mahkeme salonunda bunu teşhir etmeye çalıştık. Kürt sorununun çözümsüzlüğü, AKP’nin inkar, imha, asimilasyon politikasının bir sonucu olarak Kürtlere yönelik bir intikam davası, bir kumpas davası olduğunu her defasında ifade ettik. Bizi yargılayan heyet değildi, cübbesini giymiş AKP’lilerdi, Cumhur ittifakıydı. Savunmalarımız boyunca da bunu ifade ettik.
"Arkadaşlarımıza bir tweet attıkları için onlarca yıl ceza verdiler"
Arkadaşlarımıza bir tweet attıkları için, Kobane halkıyla dayanıştıkları için onlarca yıl ceza verdiler. Bugün bu ikiyüzlülüğü görüyoruz; AKP’liler, Filistin halkıyla dayanıştıklarını söylüyorlar. Mazlum Filistin halkıyla bizler de dayanışıyoruz orada büyük bir katliam var. Ama 2014’te Kürt halkına yönelik bir katliam vardı, İŞİD eliyle yapılan. Halkların Demokratik Partisi İŞİD vahşetine, soykırıma sessiz kalamazdı kalmadı da. İnsanlık onuru bunu gerektirirdi. Biz insanlık onuruna sahip çıktık. Bugün bu kararla insanlık onuru cezalandırılıyor. Bizim cezaevinden çıkmış olmamız adaletin sağlandığı anlamına gelmiyor. Ama şunu da biliyoruz ki mücadele bitmedi devam ediyor."
TIKLAYIN - Kobani davasında karar: Demirtaş'a 42 yıl, Yüksekdağ’a 30 yıl 3 ay ceza! | Kışanak ve Tuncel'e tahliye, Tan ve Bilgen’e beraat
TIKLAYIN - Gültan Kışanak: Seçimden sonra yeni bir sürecin başlama ihtimali çok zayıf; AKP iktidarının bizlere ne yaşattığını biliyoruz
TIKLAYIN - Kobani davası kararının ardından DEM Parti'den açıklama: Bu karar IŞİD lehine verilmiştir; İstiklal Mahkemeleri'nin ruhu hortladı
Gültan Kışanak kimdir?
Gültan Kışanak, 15 Haziran 1961'de Elazığ'da doğdu. Elazığ Öğretmen Okulu’nu bitirdikten sonra 1978’de Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Bölümü'ne girdi.
19 yaşında üniversite ikinci sınıf öğrencisi iken gerçekleşen 12 Eylül darbesi öncesinde tutuklandı.
1980 ve 1982 yılları arasında Diyarbakır Cezaevi'nde tutuklu kaldı. Diyarbakır Cezaevi’nde gördüğü işkenceyi daha sonraki yıllarda yaptığı açıklamalarda anlattı.
1990’lı yılların başında arkadaşlarıyla Toplumsal Direniş gazetesini kurdu. Bir süre sonra bazı gerekçelerle gazete kapatıldı.
1991'de stajyer olarak girdiği Güneş gazetesinin ardından Yeni Ülke, Özgür Gündem ve Özgür Ülke gazetelerinde gazeteci, yazı işleri müdürü, yayın koordinatörü olarak her alanda, 2002 yılına kadar çalıştı.
2007 Demokratik Toplum Partisi’nin (DTP) desteklediği 23. Dönem bağımsız Diyarbakır Milletvekili olarak meclise seçildi.
2009 yılında DTP’nin kapatılmasının ardından Barış ve Demokrasi Partisi’ne (BDP) geçti ve Partinin eşbaşkanlığına seçildi.
12 Haziran 2011 tarihinde yapılan Genel Seçimlerde BDP'nin desteklediği bağımsız aday olarak Siirt'ten 24. Dönem Milletvekili seçildi.
30 Mart 2014 yerel seçimlerinde Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı seçildi.
Kışanak, 30 Ekim 2016 tarihinde Kobani davası kapsamında tutuklandı. Son olarak yerel seçimlerde DEM Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu.
Kobani davasının 16 Mayıs'ta görülen karar duruşmasında "örgüt üyeliği" suçundan 12 yıl hapis cezası verildi ancak tutuklulukta geçirdiği süre göz önüne alınarak tahliyesine hükmedildi.
|
Sebahat Tuncel kimdir?
5 Temmuz 1975 tarihinde Malatya’da doğdu. Siyasete 1998 yılında HADEP Kadın Komisyonu’nda başladı, HADEP’in son kongresinde Esenler HADEP ilçe başkanlığına seçildi.
Aynı dönem HADEP kapatılınca, DEHAP İstanbul İl Başkanlığı Kadın Komisyonu’nda çalışmaya başladı.
Demokratik Toplum Partisi kurucu üyeliği ile DTP, MYK üyeliği yaptı.
Kocaeli’nin Gebze ilçesinde tutukluyken İstanbul 3. Bölge’den bağımsız milletvekili seçilen Sebahat Tuncel, 25 Temmuz 2007 tarihinde cezaevinden tahliye edildi.
Sebahat Tuncel, DTP’nin Anayasa Mahkemesi kararıyla kapatılmasının ardından, siyaset yasağı getirilmeyen diğer DTP’li milletvekili arkadaşlarıyla birlikte Barış ve Demokrasi Partisi’ne üye oldu.
12 Haziran 2011 tarihinde yapılan 24. dönem milletvekili genel seçiminde İstanbul 1. Bölge’den bağımsız milletvekili adayı oldu. Seçilmesinin ardından yeniden BDP’ye katıldı.
15 Ekim 2011 tarihinde kurulan Halkların Demokratik Kongresi’nin Ertuğrul Kürkçü ile birlikte Eş Sözcüsü oldu.
Eylül 2012’de, Sebahat Tuncel hakkında "örgüt üyeliği" suçlamasıyla 8 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Tuncel’e yurt dışına çıkış yasağı kondu.
27 Ekim 2013 tarihinde, BDP’den istifa eden Sebahat Tuncel, Halkların Demokratik Partisi’nin eş başkanı seçildi.
HDP'li milletvekillerinin tutuklanmasını Diyarbakır Adliyesi önünde protesto ederken gözaltına alındıktan sonra Kasım 2016'da tutuklandı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Tuncel hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından 8 yıldan 20 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
1 Şubat 2019'da 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada Tuncel, "terör örgütüne üye olmak" suçundan 9 yıl 9 ay, "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan ise 5 yıl 3 ay olmak üzere toplamda 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Tuncel'e, son olarak yargılandığı Kobani davasında 16 Mayıs 2024 tarihinde "örgüt üyeliği" suçundan 12 yıl hapis cezası verildi. Ancak tutukluluk süresi göz önüne alınarak tahliye edildi.
|