Politika

Gül'den Almanya Cumhurbaşkanı'na: Fasılların açılmasına müsaade etmemek çelişki

Cumhurbaşkanı Gül: Türkiye ile yargı, temel haklar, özgürlükler fasıllarının açılmasına müsaade etmemelerini büyük bir çelişki olarak görüyorum

29 Nisan 2014 03:13

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül; Ankara ziyareti sırasında Türkiye'ye özgürlükler konusunda eleştirilerde bulunan Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Joachim Gauck'a, Çankaya Köşkü'ndeki akşam yemeğinde diplomatik ifadelerle yanıt verdi. Gül, Türkiye'yi eleştiren konuğunun yüzüne karşı, "Bir taraftan özellikle de son dönemde ülkemizde bazı geçici olduğuna inandığım olumsuzlukları tenkit eden dostlarımızın Türkiye ile yargı, temel haklar, özgürlükler fasıllarının açılmasına müsaade etmemelerini büyük bir çelişki olarak görüyorum" dedi.

Milliyet gazetesinden Aydın Hasan’ın haberine göre, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bu akşam eşiyle birlikte Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Joachim Gauck onuruna bir akşam yemeği verdi. Gül, konuşmasına, "Zat-ı Devletlerini, Muhterem Hanımefendi’yi ve heyetinizin kıymetli üyelerini Türkiye’de eşimle birlikte ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Bütün Alman misafirlemize, dostlarımıza, hepinize Türkiye’ye bir kez daha hoşgeldiniz demek istiyorum" diyerek başladı. Gül, "ahde vefa" çerçevesinde Türkiye'nin AB'ye üyelik müzakereleri çerçevesinde dolaylı olarak Almanya'ya eleştiride bulunduğu konuşmasında, şu ifadeleri kullandı:

 

Eleştiren dostlarımızın çelişkisi

 

"Bu konuda bazı çelişkileri de görmekten çok üzüntü duyuyoruz. Bir taraftan özellikle de son dönemde ülkemizde bazı geçici olduğuna inandığım olumsuzlukları tenkit eden dostlarımızın Türkiye ile yargı, temel haklar, özgürlükler fasıllarının açılmasına müsaade etmemelerini büyük bir çelişki olarak görüyorum.

 

Aydan Hanım'la gurur duyuyoruz

 

Almanya ile ilişkilerimizin çok önemli başka bir boyutu, 53 sene önce Almanya’ya göç eden Türkler’dir. Nüfusları yaklaşık 3 milyon olan bu insanlar, bugüne kadar alın terleriyle Alman mucizesine önemli katkılarda bulunmuşlardır. Ülkelerimiz arasında dostluk köprüleri inşa eden bu insanların vatanları, artık Almanya olmuştur. Türkler, son dönemde siyasi partilerde, eyalet yönetimlerinde, federal parlamentoda ve hükümette -Aydan Hanım Şansölyelerinin hükümetinde bakan olarak kendisi ile gurur duyuyoruz-, Almanya’yı temsil eden konumlara gelmişlerdir.

 

Katillerin ortaya çıkarılacağına inanıyoruz

 

Sayın Cumhurbaşkanı, Türkler sizin siyasi duruşunuzu tanımlarken kullandığınız 'liberal, demokratik ve özgürlükçü' bir düzende geleceklerini aramaktadırlar. Ünlü Alman düşünür Göthe’nin ifadesiyle, 'farklılıkları ayrıştırma aracı değil, zenginlik olarak gören' bir gelecek tahayyül etmektedirler. Son dönemde Avrupa genelinde maalesef nüksettiği görülen zenofobi, ırkçılık ve yabancı düşmanlığı gibi tarihsel hastalıklar, son dönemlerde İslamofobinin de eklenmesiyle Türkleri ve herkesi rahatsız etmektedir.

Demokrasi, özgürlükler ve çok sesliliğin beşiği olan Avrupa’nın kalbinde, bu tip olumsuzluklara yer olmadığı aşikardır.

Bu itibarla, son yıllarda aşır sağcıların saldırısına uğrayarak hayatını kaybeden Türklerin ailelerini sizin kabul etmenizi büyük bir takdirle karşılıyoruz ve onların muhakkak ki, katillerinin ortaya çıkarılacağına da inanıyoruz.

Bu bakımdan, yüksek görevinize seçildikten sonra verdiğiniz ilk mülakatlardan birinde, 'Müslümanların Almanya’ya ait olduğunu' vurgulamanızı da yine çok büyük bir takdirle karşıladığımızı burada ifade etmek isterim. Bu doğrultuda, Almanya’nın son dönemde çifte vatandaşlık yolunda attığı adımlar da yine orada yaşayan bütün Türklerin Almanya’ya olan bağlılığını, sadakatini daha da artırmıştır. Bundan da büyük bir memnuniyet duyuyoruz.

Kanaatimce müşterek değerlerimiz olan eşitlik, çok seslilik, farklılıklara saygı ve hoşgörü temelli gerçek bir çoğulculuk anlayışını, ancak bu şekilde tesis edebiliriz ve Avrupa’nın parlak geleceği de bu şekilde ancak inşa edilebilir. Bu düşüncelerle kadehimi, Zat-ı Devletleri ve Muhterem Hanımefendi’nin sağlık ve mutluluğuna, dost ve müttefik Alman halkının esenlik ve refahı ile Türk-Alman dostluğuna kaldırıyorum."

 

Wilma Elles Köşk'te

 

Yemeğe, Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, bazı milletvekilleri, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, arasında Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin'in de bulunduğu Türk ve Alman iş adamları, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Kudret Bülbül, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy, gazeteci yazarlar Fehmi Koru, Murat Yetkin ve Kadri Gürsel katıldı. Yemeğin davetlileri arasında eski hakem ve futbol yorumcusu Marcus Merk, oyuncular Wilma Elles ile Fahriye Evcen, müzisyen Rafet El Roman da yer aldı.

 

Atatürk'ün özdeyişine vurgu

 

Almanya Cumhurbaşkanı Gauck, Türkçe "iyi akşamlar" diyerek konuşmasına başladı. Çok etkileyici bir ortamda ağırlandıklarını dile getiren Gauck, kendisine ve heyetine gösterilen büyük misafirperverlik için teşekkür etti. Gençliğin bir ülke için önemine de değinen Gauck, "Gençliğin konulara eleştirel yaklaşması, tartışması ve bu tecrübelerle birlikte belli konuların ele alınması çok iyi ve çok güzeldir diye düşünüyorum. Bundan dolayı gençliğinizden gurur duyabilirsiniz ve demokrasinin temelini ve özünü oluşturan da budur" değerlendirmesini yaptı. "Katılım, özgürlükler ve bu çerçevede birlikte yaşam bir devleti daha da güçlü kılmaktadır. Bu konudaki vatandaşlık haklarının kullanılması ve vatandaşların bir devlet içinde bu hakları kullanmasıyla devletin meşruiyetinin perçinlenmesi sonucuna varılmaktadır" diyen Gauck, Anıtkabir'i ziyaretinde Atatürk'ün "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" ifadesini gördüğünü belirterek bunun bir millet açısından ne kadar önemli olduğunu, veciz bir söz olduğunu da bir kez daha gördüğünü ifade etti.