Halil ÖZÇOBAN/BURSA,(DHA)- BURSA’da geçen çarşamba günü, 17 yaşlarındaki ikiz kardeşler tarafından iki bacağından 3 bıçak darbesiyle yaralanan avukat 47 yaşındaki Ahmet Cem Fırat, \"Çocuklarının bana yaptığına inanamıyorum. Eğer bıçak sağ bacağımda bir santim daha ileriye gitmiş olsaydı, şu anda hayata olmayacaktım\" dedi.
Bursa Barosu avukatlarından Ahmet Cem Fırat, geçen çarşamba günü sabah saatlerinde, avukatlık bürosunun bulunduğu Uluyol Caddesi Güler Sokak Banuşoğlu İşhanı\'nın girişinde iki kişinin bıçaklı saldırısına uğradı. Avukat Fırat, iki bacağından da yaralandı. Acı içinde yerde kalan avukat Fırat\'ın yardımına çevredekiler koştu. Avukat Fırat, çağrılan ambulansla Muradiye Devlet Hastanesi\'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Avukat Fırat\'ı bürosunun önünde bıçakla yaralayıp kaçan 17 yaşındaki ikizler E.A. ve Y.a., polis tarafından yakalanıp gözaltına alındı. Polisteki sorgularının ardından adliyeye sevk edilen ikiz kardeşler, mahkemece adli kontrol şartıyla, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
E.A. gözaltına tutulduğunda verdiği ifadede, babası Maşallah A.\'nın uyuşturucu kullanmak suçundan cezaevinde olduğunu, annesi Fatma A.\'nın da cezaevindeki babasına uyuturucu temin etmek isterken yakalanıp tutuklandığını söyledi. Annesinin savunmasını yapması için avukat Ahmet Cem Fırat ile 10 bin lira karşılığında anlaştığını belirten E.A., \"Annemin davasi ile ilgilenmedi. Ben de parayı istedim. Vermedi. Bu sabah yanına gidip onu bıçakladım\" dedi.
\'BENDEN HARAÇ İSTEDİLER\'
Olayın, şüpheli çocukların \"Paramızı aldı ama annemizi savunmadı\" sözleriyle basına yansıdığını belirten avukat Fırat, DHA’ya konuştu. Yaşadığı dehşeti anlatan Avukat Fırat, \"Müvekkilimi savundum ve cezaevinden kurtardım. Karşılığında bir miktar para da aldım. Ama benden bu parayı 10 bin TL olarak geri almak için uğraştılar. Hatta yaralandığım gün çocukların cezaevinde yatmakta olan babalarından bir mektup gelmiş, mektupta bu işin 10 bin değil 30 bin TL ile biteceğini yazmış. Benden haraç istediler yani. Olay günü de ofisimin bulunduğu iş merkezine girerken bacağımdan bıçaklandım. Bıçak 1 cm daha yana kaysaymış damarı kesecekmiş, o zaman kan kaybından ölebilirmişim. Doktorlar söylüyor bunu. İki ay görevimi yapamayacağım. Benim de eşim ve iki çocuğum var, müvekkillerim var, hepsi mağdur oldular. Beni bıçaklayan çocuklar ise serbest. Hakim ve savcılara karşı işlenen suçlarda uygulanan yasa maddesi avukatlar için de uygulansın, beni bıçaklayan iki çocuk ellerini kollarını sallayarak gezmesin istiyorum” dedi.
112 Acil Servis tarafından kaldırıldığı Devlet Hastanesi’nden özel bir hastaneye kendi isteğiyle sevk edilen avukat Ahmet Cem Fırat, sosyal medyada kendisinin ve avukatların ağır şekilde eleştirildiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Çocukların babası Maşallah A., halen 17 yıl hapis cezası aldığı cinayet suçundan Bözüyük Açık Cezaevi’nde yatmakta. Eşi Aygün A., cezaevinde eşini ziyaret etmek isterken üst aramasında 28 gram esrarla yakalanınca çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine konulmuş. Dosya bana geldi. Bilecik Ağır Ceza Mahkemesi’nde Aygün A, hakkında ‘Cezaevine uyuşturucu madde sokmak, uyuşturucu madde nakletmek” suçlarından 15 yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı. Üniversite hocaları ve Yargıtay kararları doğrusunda hazırladığım savunmayla ilk duruşmada müvekkilim tahliye oldu. Yapılan yargılama sonucunda müvekkilim 2 yıl 9 ay hapis cezası aldı. İki yılın altında cezaevinde yatış olmadığından, yattığı süre de göz önüne alınınca kurtulmuş oldu ve çocuklarının yanına döndü.\"
Cezaevinde bulunan Maşallah A.’nın, eşinin serbest kalmasının ardından çocuklarını 10 bin lira para istemek üzere bürosuna gönderdiğini belirten Ahmet Cem Fırat, “Çocukların bir tanesi benden 10 bin lira isteyince, ben de ne parası diyerek geri gönderdim. Ertesi gün taksiden inip büromun bulunduğu iş merkezine girmek üzereyken bacaklarımda acı hissettim. Bacaklarımdan kan boşalmaya başladı. Olay yerine gelen ambulansla beni hastaneye kaldırdılar. O gün büroma postacının getirdiği Maşallah A., cezaevinden gönderdiği mektubunda, ‘Sen ne yaptın bu dava böyle bitecekti’ diyerek 10 bin liranın yerine bu kez 30 bin lira istediğini okudum. Mektup ve Aygün A.’nın yargılanmasıyla ilgili dosya cumhuriyet savcısına teslim edildi. Ben Aygün A.’yı cezaevinden kurtarıp, çocuklarının başına gönderirken, çocuklarının bana yaptığına inanamıyorum. Eğer bıçak sağ bacağımda bir santim daha ileriye gitmiş olsaydı, şu anda hayata olmayacaktım” dedi.
Fırat, olaydan sonra çocukların annesinin kendisine cep telefonu ile mesaj gönderdiğini ve özür dilediğini sözlerine ekledi.