Sağlık

GDO 26 Eylül'de raflarda

Türkiye'ye ithaline izin verilen GDO'lu ürün sayısı hızla artarken dikkat: 26 Eylül'den itibaren aldığınız gıdaların etiketlerine iyi bakın.

14 Ağustos 2010 03:00

T24- Türkiye'ye ithaline izin verilen GDO'lu ürün sayısı hızla artarken dikkat: 26 Eylül'den itibaren aldığınız gıdaların etiketlerine iyi bakın.

Türkiye’ye girişine izin verilen genetiği değiştirilmiş organizma (GDO) sayısı hızla artarken, merakla beklenen ‘etiket’ konusunda da bir haber geldi: Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerine Dair Yönetmelik, 26 Eylül itibarıyla yürürlüğe girmek üzere Resmi Gazete’de yayımlandı.


Yönetmeliğe göre içeriğinde eşik değerden (binde 9) fazla GDO bulunan veya bileşiminde GDO’lu ürün kullanılan tüm ürünlerin etiketinde bu durum ‘açıkça’ belirtilecek.
Paketlenmemiş ‘dökme’ ürünlerde de ürünün GDO’lu olduğunu belirten etiket, ürünün satışa sunulduğu yerde, tüketicinin görebileceği bir noktada bulunacak veya ürünle birlikte tüketiciye sunulacak.  Özetle, 26 Eylül’den itibaren tüketici almak istediği ürünün içinde GDO olup bulunup bulunmadığını açıkça görebilecek, kararını buna göre verebilecek. Etiketlendirmede herhangi bir eksiklik olduğunu düşünüyorsa, bunun hesabını sorma hakkı olacak.


Türkiye’ye girişine izin verilen GDO’lu ürün sayısı 25’i bulurken ‘ne yediklerini bilememekten mustarip’ tüketiciler çareyi soya ve mısır içeren bütün ürünlerden uzak durmakta bulmuştu. Bu sakızdan hazır çorbaya, çikolatadan gazoza pek çok ürüne elini bile sürmemek anlamına geliyordu.


Ancak Bilimsel Komite kararı ile genetiği değiştirilmiş bir şekerpancarı türünün (H7-1) ithalatına da izin verilmesi ‘ihtiyaten uzuk durulması gereken ürün’ler listesini olağanüstü genişletti. Çünkü bu, içeriğinde şeker bulunan her ürünü ‘zan altında’ bıraktı.
Tarım Bakanlığı ise GDO Yönetmeliği’ni bir kez daha değiştirip yürürlüğe koyarak, GDO akışı karşısında çaresiz kalan tüketicinin eline ‘zayıf’ da olsa bir savunma kalkanı vermiş oldu: 26 Eylül’den itibaren GDO’lu ürünleri etiketinden görmek ve istemiyorsa tüketmemek hakkı.


Bebek mamasında kesin yasak

* GDO ve ürünleri bebek mamaları ve bebek formülleri, devam mamaları, bebek ve küçük çocuk ek besinlerinde kullanılması yasak.

* İçeriğinde eşik değerin üzerinde (binde 9) GDO’lu ürün bulunan gıdalarda bu, etikette açıkça belirtilecek.

* GDO’lu ürün ithal etmek isteyenler, ürünün ilk ithalatından önce TAGEM’e başvuracak. Başvuruda hangi GDO’nun ne amaçla (gıda, yağ, yem, endüstri ürünü gibi..) ithal edilmek istendiği belirtilecek. Birden fazla amaçla kullanım için başvuru yapıldığında, her bir amaç için ayrı başvuru yapılmış sayılacak. Kurul, başvuruyu en geç 90 gün içerisinde değerlendirerek sonucunu TAGEM ’e gönderecek. TAGEM başvurudan itibaren 15 gün içinde başvuru sahibine sonucu bildirecek.

* GDO ve ürünleri farklı hatlarda işlenecek ve depolanacak. Bunun mümkün olamayacağı durumlarda ilgililer tarafından GDO ve ürünlerinden oluşabilecek bulaşmayı önlemek amacıyla işleme hattında ve depolarda gerekli temizlik yapılacak ve kayıt altına alınacak.

* İlgililer; etiketledikleri GDO ve ürünleri ile GDO ’lardan elde edilen ürünlerin son tüketiciye ulaşıncaya kadar izlenebilirliğini sağlamak için form bulundurmak ve forma ilişkin kayıt sistemine sahip olmak zorunda olacak.


Hangi üründe GDO olabilir?


Türkiye’de GDO Yönetmeliği kapsamında ilk Bilimsel Komite haziran ayında kuruldu. Komitenin ilk icraatı, GDO’lu soya ve mısır ithaline izin vermek oldu. Ağustos 2010 itibarıyla Türkiye’ye girişine izin verilen GDO ürün sayısı 25’e ulaştı.


Dokuz çeşit genetiği değiştirilmiş mısır, altı çeşit genetiği değiştirilmiş  pamuk, üç çeşit genetiği değiştirilmiş soya, üç çeşit genetiği değiştirilmiş kolza, bir çeşit genetiği değiştirilmiş şeker pancarı, bir çeşit genetiği değiştirilmiş patates, bir çeşit genetiği değiştirilmiş bakteri ve bir çeşit genetiği değiştirilmiş mayanın yem, gıda veya lif gibi çeşitli amaçlarla ithal edilmesine izin verildi. 
Türkiye’ye girişine izin verilen genetiği değiştirilmiş patates çeşidinin  fast-food zincirlerinde kızartmalık patates olarak kullanıldığı biliniyor. Ancak Türkiye’de bilimsel komite (EH92-527-1) patates çeşidinin doğrudan gıda ve yem olarak kullanılmasının uygun olmayacağına karar verdi. Komite bu patates çeşidinin sadece endüstri amaçlı (kağıt ve kimya) kullanılmasına izin verdi.