Gaziantep Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık, Suriye'deki iç savaştan kaçarak Türkiye'ye gelen ve büyük bir çoğunluğunun Gaziantep'te bulunduğu Suriyeliler hakkında "Suriye ile güçlerimizi birleştirdiğimizde tüm dünyada önemli bir rol alacağız. Ortadoğu ve Kuzey Afrika pazarını Suriye ile birlikte domine edeceğiz" dedi. Gaziantep’te 700 Suriyeli şirketin olduğunu kaydeden Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, “İki dilleri var, Arapça ve İngilizce. Uluslararası ticarette yetişmiş insan güçleri var. Ayakkabı sektöründe ve taş ustalığında çok iyiler. Onların ihtisas alanları ile kendi ihtisas alanlarımızı birleştirdiğimizde bu, bizim ekonomide rekabet etme gücümüzü artırıyor” dedi. Şahin kentte yaşanan IŞİD saldırılarıyla ilgili olarak da "Paris, Brüksel ne kadar güvenli bir şehir ise Gaziantep de o kadar güvenli bir şehir. Paris ve Brüksel’de önlem alınmasına rağmen büyük patlamalar oldu. Ama hayat normal şekilde devam ediyor. Kimse aman patlama oldu ben Brüksel’e, Paris’e gitmeyeyim demiyor" dedi.
Milliyet gazetesinden Ünal Çam'ın izlenim haberi şöyle:
Yaklaşık iki buçuk ay önce Suriye’ye yönelik başlatılan Fırat Kalkanı Operasyonunun sınır illerindeki ekonomik etkilerini yerinde araştırdık. Gaziantep, Kilis ve Hatay illerindeki belediye başkanları, sanayi ve ticaret odası başkanları, sanayici, işadamı, esnaf ve vatandaşlarla konuştuk.
Suriye’de 2011’de başlayan siyasi karışıklık ve ardından başlayan iç savaştan en çok etkilenen ülke kuşkusuz ki Türkiye oldu. Resmi olmayan rakamlara göre 3 buçuk milyon Suriyeli bugün Türkiye’de yaşıyor. İnsan göçünün yanısıra Suriye’deki savaş bölge ülkeleriyle yapılan ticareti bitirme noktasına getirdi. Bu durumdan en çok etkilenen sınır kentlerinden biri Gaziantep oldu. Bölgenin en büyük ekonomisine sahip olan Gaziantep ihracatının büyük bölümünü iç savaş öncesinde Suriye üzerinden Ortadoğu ülkelerine yapıyordu. Suriye’deki savaş, Gaziantep’e gelen turist sayısını da ciddi ölçüde etkiledi.
"Gaziantep bölgenin lokomotifi"
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep’in bölgenin ekonomik olarak lokomotif şehri olduğuna dikkati çekerek şehrin 200 bin çalışanı ve 200’e yakın ülkeye yaptığı ihracat ile Türkiye’nin önemli ekonomilerinden birine sahip olduğunu söyledi.
Gaziantep’ten Çin’e kadar birçok ülkeye ihracat yapıldığını anlatan Şahin, en çok ihracatın ise Suriye’deki olaylardan önce Ortadoğu pazarına yapıldığını belirtti. "Ortadoğu pazarındaki küçülme, Suriye’deki iç savaş, en çok Gaziantep’i etkiledi. Bu kadar olumsuzluğa rağmen sanayicimiz çok büyük bir fedakârlıkla ve yüksek bir gayretle yeni alternatif pazar arayışları, maliyeti aşağı çekecek önlemler ve hükümetimizin verdiği destekleri iyi kullanarak en az zararla buradan çıkmaya çalıştı" dedi.
Üretmeye devam
Bölgedeki olumsuzluklara rağmen üretim ve tüketim hedeflerinde geçen yılın gerisine düşmediklerini anlatan Şahin, “Bu olaylar olmasaydı biz yüzde 10-15 büyüme hedefliyorduk. Ama buna rağmen geçen yılın bu ayına göre elektrik tüketiminde yüzde 2’lik artış yaşandı ki bunun nedeni Gaziantep insanı. Gaziantep’in insanı, kadınıyla, erkeğiyle çok çalışkan. Ekmeğini taştan çıkarıyor ve hakikaten çok büyük mücadele veriyor. Bu dönemden tüm zorluklara rağmen en az zararla çıkmayı başarıyor" dedi.
"Hayat normal"
Yaratılmaya çalışılanın aksine Gaziantep’te hayatın normal seyrinde devam ettiğinin altını çizen Şahin şunları söyledi:
“Tarihi Kentler Birliği ile beraber ‘Şimdi Gaziantep’e gelme zamanı’ diye bir kampanya yapacağız. Şehrin sınırdan kaynaklı elbette riski olabilir ama bu şehirde hayat devam ediyor. Paris, Brüksel ne kadar güvenli bir şehir ise Gaziantep de o kadar güvenli bir şehir. Paris ve Brüksel’de önlem alınmasına rağmen büyük patlamalar oldu. Ama hayat normal şekilde devam ediyor. Kimse aman patlama oldu ben Brüksel’e, Paris’e gitmeyeyim demiyor. Buralarda uluslararası birçok turnuvalar düzenleniyor. Kimse orada güvenlik sorunu var demiyor. Bizim güvenlik tedbirlerini alarak her türlü ulusal ve uluslararası organizasyonları yapıp şehrin büyümesini devam ettirmemiz gerekiyor."
Rekabet gücü
Gaziantep’te 700 Suriyeli şirketin olduğunu kaydeden Şahin, “İki dilleri var, Arapça ve İngilizce. Uluslararası ticarette yetişmiş insan güçleri var. Ayakkabı sektöründe ve taş ustalığında çok iyiler. Onların ihtisas alanları ile kendi ihtisas alanlarımızı birleştirdiğimizde bu, bizim ekonomide rekabet etme gücümüzü artırıyor” dedi.
ABD seçimleri
Ortadoğu ve sınırımızla ilgili meselelerde taşların Amerika’daki seçimden sonra yerine oturacağını belirten Şahin, bundan sonra daha hızlı kararların alınacağını düşündüğünü ifade etti. Şahin, “Suriye’ye huzur ve barış geldiğinde de bundan en olumlu şekilde etkilenecek yer Gaziantep olacak. Bizim o zamana da şimdiden hazırlıklı olmamız gerekiyor” dedi.
Negatif algı?
Başkan Şahin, “Normal bir zamanda, ‘Nereye giderim, gittiğim yerde ne var, ne yerim’ sorularının cevabı Gaziantep’i tarif ediyordu. Ama Suriye meselesi ve güneyimizdeki istikrarsızlık nedeniyle bu hedefe ulaşmakta zorlanıyoruz. En büyük şikâyetimiz uluslararası medya, kısmen ulusal medya ve sosyal medyadan yapılan negatif algı" dedi.
"Ortadoğu ve Afrika’yı domine edeceğiz"
Gaziantep Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık, “Suriye ile omuz omuza verdiğimizde beraber üreteceğimiz ve dünya pazarına sunacağımız mallarla ticaret hacminin büyüyeceğine inanıyorum” dedi. Suriye’nin ticaret kültürünün iyi olduğunu, Türkiye’nin de üretim ve pazarlama kabiliyetinin çok başarılı olduğunu belirten Bartık, “Suriye ile güçlerimizi birleştirdiğimizde tüm dünyada önemli bir rol alacağız. Ortadoğu ve Kuzey Afrika pazarını Suriye ile birlikte domine edeceğiz” dedi.
Bartık, Fırat Kalkanı Harekatı sonrası Cerablus’ta önemli bir ticaret hareketinin başladığını belirtti. Oda üyelerine Cerablus’taki ticaret hacmine dikkat etmeleri telkininde bulunduklarını söyleyen Bartık, “Ben birçok yatırımın orada olacağını ve iki ülkenin birbirine ortak yatırım noktaları oluşturacağını düşünüyorum” dedi.
"Fırsat görüyoruz"
Rusya, İran, Irak ve Suriye’nin doğu ve güney sınırını çevrelediğini anımsatan Bartık, bu ülkelerde Gaziantep’in ciddi bir pazarı olduğunu belirtti. Bartık, “Gaziantep Türkiye ekonomisinde 6’ncı sırada. 2020 hedefimiz 4’üncü olmak. Bu sene de 5’inci sıraya yaklaşarak hedefi tutturacağımızın sinyalini almaya başladık. Gaziantep olarak iddialı bir hedef koyduk. Peki bunu neye dayanarak yaptık. Bölgedeki ve komşularımızdaki fırsatları görüyoruz. Üyelerimize de bu fırsatları anlatıyoruz” dedi.
Gaziantep Ticaret Odası olarak Suriyeli işadamları için Suriye Masası kurduklarını anlatan Bartık, odalarına kayıtlı 850 Suriyeli işadamının olduğunu söyledi. “Türkiye’de yaşayan Suriyeli sayısında 4’üncü sıradayız ama kayıtlı Suriyeli işadamı sıralamasında 1’inci sıradayız. Suriyeliler iş yapmak için Gaziantep’i tercih ediyor” dedi. Suriyeli işadamlarının Gaziantep’te ilk başta hizmet sektöründeki iş kollarında ticarete atıldıklarını anlatan Bartık, üretim sektöründe faaliyet gösteren iş yerlerinin de arttığını söyledi.
Halep’e ofis
Gaziantep’in bölge ülkelerinde tanıtılması ve işadamlarının bu bölgelerde yeni yatırımlar kurmasına öncülük etmek amacıyla Irak’ın Erbil kentinde bir ticaret ofisi açtıklarını belirten Bartık, “Bu ofislerin ikincisini Tahran’a açacacağız. Aslında ikicisini Halep’te açmak istiyorduk ancak Halep’te bu olaylar olunca Tahran’da açtık. Ancak Suriye’de ofis açma fikrinden vazgeçmedik, askıya aldık. Moskova, Tahran, Erbil ve Halep. Bu dört yerde ticaret ofislerimizi açarak Gaziantep’i bölgenin ticaret merkezi haline getirmeyi hedefliyoruz” dedi.
Suriye’den gelip Türkiye’de iş kurdular
Gaziantep Ticaret Odası, Lügat Dil Öğretim Merkezi ile yapılan bir protokolle Suriyeli işadamlarına iş Türkçesi eğitimi veriyor. Suriyeliler 3 aylık eğitimden sonra sınavda başarılı olurlarsa sertifikalarını alarak mezun oluyor.
"Savaştan sonra ticarete devam"
Kursa katılanlardan Suriyeli işadamı Nihat Müslüm, Suriye’de demir ticareti yaptığını, savaş nedeniyle işyerini ve evini terk ederek Türkiye’ye geldiğini söyledi. Müslüm, Türkiye’de gıda işine girdiğini, yaş sebze meyve ve kuru bakliyatı Suriye’ye sattığını belirtti. Suriye’de savaş sonra erdikten sonra Türkiye’de ticaret yapmaya devam edeceğini söyledi.
700 kişinin çalıştığı fabrikası bombalanınca Türkiye’ye gelen Abldulselam Nana, Türkiye’de aynı işe devam ettiğini, Türkmenistan ve Suriye’den getirttiği ham pamuğu fabrikalarda iplik ve halı yaparak Rusya pazarına sattığını anlattı. Savaş bitince ülkesine dönmek istediğini belirten Nana, Türkiye’de bir şube açacağını ifade etti.
"Ticaret yapmak istiyoruz"
Halep’te ayakkabı ve terlik üreten bir fabrika işleten Abdulghafour Salıh Asfour 2012’de Gaziantep’e göç etmiş. Aynı işe Gaziantep’te de devam eden Asfour, ürettiği terlikleri Irak, Kuveyt, Suudi arabistan’a ihraç ettiklerini, asıl hedeflerinin Cerablus’ta ve DEAŞ’tan temizlenen bölgelerde ticarete başlamak olduğunu söyledi.