Yaşam

Gazeteciye suikast

Güney Marmara’da Yaşam Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni 53 yaşındaki Cihan Hayırsevener, dün uğradığı tabancalı saldırıda hayatını kaybetti.

19 Aralık 2009 02:00

T24 - Balıkesir’in Bandırma İlçesi'nde yayınlanan Güney Marmara’da Yaşam Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni 53 yaşındaki Cihan Hayırsevener, dün uğradığı tabancalı saldırıda bacağından yaralandı. Kurşunların atar damara isabet etmesi sonucu aşırı kan kaybeden ve duran kalbi üç kez çalıştırılan Hayırsevener, sevk edildiği Bursa’da Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde kurtarılamadı. Yaşamının son dakikaları yine meslektaşı tarafından görüntülenen Hayırsevener, “Biliyorum” dediği kendisini vuran kişinin adını söyleyemedi.


VİDEO İÇİN TIKLAYINIZ


Bandırma’da Güney Marmara’da Yaşam Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmenliğini yapan Cihan Hayırsevener, yazdığı köşe yazıları nedeniyle sık sık tehditler alıyordu. Dün saat 15.15’te gazeteci arkadaşlarıyla sohbet eden Cihan Hayırsevener, daha sonra “Sayfalarımı hazırlamam lazım. Çıkmam gerekiyor” diyerek ikram edilen çayı içemeden gazetesine gitti. Yolda yürürken silahlı saldırıya uğrayan Hayırsevener, bacağına isabet eden üç kurşunla yakalandı.

Kurşunlardan biri atardamarına isabet eden Hayırsevener’e ilk müdahale olay yerine gelen polisler tarafından yapıldı. Kan kaybetmemesi için kemerle bacağı bağlanan Hayırsevener, vurulduktan hemen sonra görüntüsünü çeken bir kaç dakika önce konuştuğu arkadaşının “Seni kim vurdu?” sorusuna “Biliyorum” yanıtı verdi. Bir kaç dakika sonra bilinci kapanan ve vuran kişinin adını söyleyemeyen Hayırsevener, 10 dakika sonra gelen ambulansla İlçe Devlet Hastanesine kaldırıldı. Yolda ve hastanede üç kez duran kalbi çalıştırılan Hayırsevener, Bursa’da Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne sevk edildi. Gazetecinin burada dördüncü kez duran kalbi çalıştırılamadı.

28 yıllık gazeteci olan Hayırsevener, geride gözü yaşlı eşi Sema, askere gönderdiği oğlu Can, bir süre önce evlendirdiği kızı Gaye, kaleme aldığı kitabı, yazdığı köşe yazıları ve vurulduktan hemen sonra şuuru kapanmadan bir kaç dakika önce çekilen görüntü ve fotoğraflarını bıraktı.  Hayırsevener’in cenazesi, bugün görev yaptığı gazete önünde tören yapıldıktan sonra İstanbul’da toprağa verilecek.

Bandırma Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili soruşturmaya başladı. Polis kaçan saldırganın kimliğini araştırıyor.


Saldırganın kaçtığı otomobil bulundu

Bu arada Cihan Hayırsevener’i vurduktan sonra kaçan 25 yaşlarında saçları olmayan, siyah kıyafet giyen saldırganın bindiği 10 F 4539 plakalı otomobili Susurluk ilçesi yakınlarında terk edilmiş olarak buldu.

Polis, kiralandığı belirlenen aracı kullanan zanlının kimliğini araştırıyor.


Son yazısı: "Ne kadar değerlisiniz"

Balıkesir’in Bandırma İlçesi'nde silahlı saldırıya uğrayarak yaşamını yitiren Güney Marmara’da Yaşam Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni Cihan Hayırsevener, 14 yıl önce İstanbul’dan gelerek Bandırma’ya yerleşip, 9 yıl önce de Güney Marmara’da Yaşam Gazetesi’ni kurdu. Hayırsevener, Bandırma’da bir süre önce Balıkesir Emniyet Müdürlüğü Kaçakcılık Organize Suçlar Şubesi ekiplerince tutuklanan İhsan Kuruoğlu’nun kurucusu olduğu İlkhaber Gazetesi’ni köşesine taşımıştı.

Zaman zaman tehditler aldığını söyleyen öldürülen gazeteci Cihan Hayırsevener, dün yayınlanan ‘Ne Kadar Değerlisiniz’ başlıklı yazısında, öfke kontrolununun üzerinde durmuştu. Hayırsevener, yazısında şu ifadelere yer verdi:

“Ne kadar ‘öfke kontrolü’ uygulamaya çalışsanız da, bazen öylesine olmadık olaylarla karşılaşıyor ve abes olmanın ötesinde, karalamanın akla hayale dahi gelmeyecek uygulamalarına muhatap oluyorsunuz, İşte o zaman farkında olmadan kendinizi kaptırıp, bu karalamalara bir cevap verme gerekliliği hissediyorsunuz. Oysa ki, karşınızdaki zaten sizi kendi mecrasına çekmek için böyle bir saldırıda bulunmakta ve sizi bu tuzağa çekmeye çabalamaktadır. Önemli olan o tuzağa düşmemektir. Doğrusu da budur. Fakat, işte dediğim gibi kimi zaman hislerinize yenik düşüp, karşınızdakinin tuzağına da düşme durumunuz söz konusu olabiliyor. Siz bunlarla uğraşırken, gündemdeki değişimleri kaçırdığınız oluyor, gündemin arkasında kaldığınızı hissediyorsunuz. Ardından bir pişmanlık duyuyorsunuz, ‘Neden?’ diye... ‘Niye ben böyle bir tuzağa düştüm?’ demekten kendinizi alamıyorsunuz. Cevap verdiğinizde, karşınızdaki saldırganın saldırganlık katsayısını zaten otomatikman artırmış ve onun istediğini de vermiş oluyorsunuz. Vermeseniz, karşınızdakinin kendisinden korktuğunuzu sandığınızı düşünüyorsunuz. Oysa ki, önemli olan üzerine sıçramasını önlemek için, etrafından dolaşıp geçmeniz, en hayırlısıdır. Bunu biliyorsunuz. Ama işte bazen öfke kontrolünün dışına çıkıyorsunuz.”