Milletvekili adayı gazeteciler Hasan Cemal, Cengiz Çandar, Umur Talu ve İrfan Değirmenci, Diyarbakır'da dört gazetecinin tutuklanmasına tepki gösterdi. Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Adayı Hasan Cemal, "Seçim yaklaştıkça Erdoğan'ın korkusu artıyor." dedi.
Diyarbakır merkezli 21 ilde yapılan operasyonda gözaltına alınan 128 kişi arasında yer alan gazeteciler Beritan Canözer, Abdurrahman Gök, Mehmetşah Oruç ve Remzi Akkaya bugün çıkarıldıkları mahkemede tutuklandı.
Yeşil Sol Parti ve Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) gazeteci kökenli milletvekili adayları Hasan Cemal, Cengiz Çandar, Umur Talu ve İrfan Değirmenci, seçimlere 17 gün kala gazetecilere yönelik baskı ve tutuklamaları bianet’e değerlendirdi. Çandar, Cemal, Talu ve Değirmenci, gazetecilerin tutuklanmasını “Erdoğan’ın seçimler yaklaştıkça artan korkusundan kaynaklandığını” ifade etti.
Cemal: Erdoğan'ın korkusunun göstergesi
Yeşil Sol Parti İstanbul 2. Bölge 3. sıra adayı Hasan Cemal, 4 gazetecinin tutuklanmasını, "Erdoğan'ın hiç bitmeyen özgürlük düşmanlığı" olarak nitelendirdi ve ekledi:
“Tüm bu baskılar, gözaltılar ve tutuklamalar Erdoğan’ın seçim sandığından, milletin oyundan ne kadar korktuğunu gösteriyor. Bu korkudan kaynaklı baskıyı daha çok artırıyor. Gazetecileri tutuklayacak, gazeteciler gerçekleri yazamayacaklar, böylelikle büyük kitleyi karanlığa gömecek ve bu şekilde seçimleri kazanacağını umuyor.
Bu, Erdoğan’ın hiç bitmeyen özgürlük düşmanlığıdır. Erdoğan rejiminin yaptığı tek şey özgürlük, adalet düşmanlığıdır. Dört gazetecinin tutuklanması bu korkunun ve düşmanlığın işaretidir.
Aydınlar ve gazeteciler için bir hapishaneye çevrilmiş bu ülkede halka karşı işledikleri suçlara her gün yeni suçlar ekliyorlar. Bu tutuklamaları lanetliyorum, bütün bunların bitmesi için de 14 Mayıs günü herkesin Erdoğan’a karşı oyunu kullanması gerekiyor.”
Çandar: Kürtlerin sesini kısma çabası
Yeşil Sol Parti Diyarbakır Milletvekili adayı 3. sıra adayı Cengiz Çandar, gazetecilerin tutuklanmasını "Kürt halkının sesini kısma çabası" olarak yorumladı ve şöyle devam etti:
"Tutuklamaları, hem basın özgürlüğüne hem de milletvekili olarak temsil edeceğimi düşündüğüm bölge halkına yapılmış ağır bir saldırı olarak görüyorum.
Seçime iki hafta kalmışken; artık kullanımdan kalkması gereken suçlamalarla gazeteciler tutuklanıyor. Tutuklanan arkadaşlarımız bugüne kadar çok önemli olayları haberleştirmiş, rejimin yalanlarını bozmuş gazeteciler. Kürt halkının sesi olan gazetecilerin tutuklanması Kürt halkının sesini kısma çabasıdır. Seçimlerden sonra bütün bunların hesabını tek tek soracağız."
Talu: Çeyrek asırdır aynı bahane
TİP İstanbul 3. Bölge 3. sıra Umur Talu ise; "seçim öncesinde halkın haber alma hakkının baskı altına alınmaya" çalışıldığını ifade etti:
"Diyarbakır'da çok sayıda kişiyle birlikte gözaltına alınan ve dördü tutuklanan gazeteciler de meslektaşımızdır. Gazeteciliği terörizmle ilişkilendirmek, tepki duyulan herkese 'terörist' yaftası yapıştırılan bir devrin sabit değişmezlerinden. İktidarın zincirli medya anlayışı bunu önceki devirden alıp daha da ağırlaştırdı.
"Onlar gazetecilikten içeride değil' bahanesi çeyrek asırdır bu ülkede hüküm sürüyor. Tam seçimler öncesinde, halkın haber alma hakkını kendilerinin sansür ve baskı haksızlıkları ile bastıranlara karşı özgür basını, basın özgürlüğünü, gazetecilerin hak ve özgürlüklerini savunmaya devam edeceğiz."
Değirmenci: Gözdağı vermeye çalışıyorlar
TİP İzmir 2. Bölge 1. sıra adayı İrfan Değirmenci de seçim öncesi "göz dağı verilmek istendiğini" vurguladı ve ekledi:
“Gözdağı vermeye çalışıyorlar. Biz yan yana durdukça, antifaşist cepheyi genişlettikçe seçime sayılı günler kala bu baskıları belki daha da artıracaklar ama 15 Mayıs sabahı biz bu Türkiye’ye uyanmayacağız.
Bugün Mersin’de nükleere karşı açıklama yapmak isteyen milletvekili adayımız Hakan Güneş ve Merkez Yürütme Kurulu’ndaki arkadaşlarımız gözaltına aldılar ve daha sonra serbest bıraktılar. Anayasal hakkını kullandığı için, gazetecilik yaptığı için gözaltına alınıp tutuklananlar var fakat biz mücadeleyi büyüteceğiz.”