Yaşam

'Galile, Galileo, Galilei hangisi doğru?'

'Onun adı Galileo, soyadı Galilei'dir. O halde beraber söyleyecek olursak Galileo Galilei'

18 Mayıs 2012 18:46

Yabancı özel kişi adlarının belirli kurallara göre yazılması ülkemizde, ne yazık ki, henüz tam uygulanmıyor. Bunun en açık örneğini, herkesin tanıdığı ünlü İtalyan fizikçi, astronom ve matematikçinin adında görüyoruz.

Cunhuriyet gazetesinde Prof. Dr.Y. Müh. İlhami Çetin'in yazısı şöyle: Bilindiği gibi, Batı toplumlarında insanların eskiden beri adı ve soyadı vardır. Bizdeki uygulamanın tersine, bir insan soyadıyla belirlenmekte, adı ancak aile içinde ve yakın dostları tarafından kullanılmaktadır.

Bu nedenle Mikolaj Kopernik, Johannes Kepler, Isaac Newton, Albert Einstein, René Descartes, Jean de la Fontaine, İmmanuel Kant, Sigmund Freud, Michel de Montaigne, Arthur Schopenhauer, Friedrich Nietzsche, Ludwig Wittgenstein, Wolfgang Amadeus Mozart, Richard Wagner, Winston Churchill, Konrad Adenauer, Angela Merkel… için kısaca soyadlarını biliyor ve kullanıyoruz. Fakat soyadı yerine adı kullanmak, örneğin Newton, Einstein, Freud… için Isaac, Albert, Sigmund… demek söz konusu olamaz.

Şimdi ünlü İtalyan fizikçinin durumuna gelelim. Onun adı Galileo, soyadı Galilei’dir. O halde beraber söyleyecek olursak Galileo Galilei, yalnız soyadını söyleyeceksek Galilei dememiz gerekir. Çeşitli yayınlara dikkatlice bakacak olursak, çok kez Galileo, bazen Galile adıyla karşılaştığımızı üzülerek saptayabiliriz. Daha şaşırtıcı olan, yabancı kaynaklarda da, örneğin Nobel Edebiyat Ödülü’nü almış ünlü İngiliz düşünür Bertrand Russell bile, klasik yapıtı Batı Felsefesi Tarihi’nin bir çok yerinde yalnız Galileo demektedir.

 

İlk kez kim kullandı?

 

Eleştirel aklımızı kullanmadan yabancı bir dilde gördüğümüzü aynen aktarma kusurumuzun bir sonucu olarak, Fransızların kullandığı Galilée adı da uzun yıllar okullarımızda öğretilmiş ve kafalarımızda yerleşmiştir. Oysa bunun ad mı, soyad mı olduğu bile belli değildir. Ülkemizde Galileo Galilei adını ve soyadını ilk kullanan acaba kim olmuştur?

Yabancı kişilerin özel adlarındaki bilinçsizliğimiz aslında çok daha yaygındır. Bir büyük yanlış olan yer merkezli Güneş Sistemi yerine Güneş merkezli sistemi geliştiren ve böylece Yer’in ayrıcalıklı konumuna son veren ünlü Polonyalı astronom Mikolaj Kopernik adı, bazen Nikolaus Copernicus oluyor. Oysa bu, o zaman bilim dili olan Latincede yayımladığı yapıtı için Latinceleştirdiği adı ve soyadıdır. Elbette kullanılması gereken Polonyaca özgün adıdır.

Diğer bir sorun diller arasındaki farklılıklarda yaşanmaktadır. Örneğin Fransızların Louis dediğine Almanlar Ludwig demektedir. O halde Almanca kaynaklarda ünlü Fransa kralı için rastlanan 14. Ludwig Türkçeye 14. Louis olarak çevrilmelidir. Benzer biçimde Almanca ad Wilhelm, Fransızcada Guillaume (okunuşu: Giyom) olur.

Örneğin İsviçre’nin, Uri Kantonunda yaşamış ve Avusturya yönetimine karşı çıkmasıyla ünlenmiş efsane kahramanı Wilhelm Tell’e Fransızcada Guillaume Tell denir. Efsanesi Alman oyun yazarı Schiller’in yazdığı Wilhelm Tell yapıtında işlenmiştir. Almancasını kullanmamız gerekirken, Türkçeye Fransızca adı geçmiş ve üstelik yazılışı Giyom Tel olarak Türkçeleştirilmiştir. İtalyan siyaset kuramcısı Niccolo Machiavelli ise Fransızcada Machiavel, Türkçede Makyavel olmuştur. Fransızların bir çok yabancı özel adını değiştirdiğine dikkat edilmelidir. Sokrates, Velazquez, Michelangelo, Leonardo da Vinci, Raffaello Sanzio, Caravaggio, Boccacio, Petrarca… Fransızcada Socrate, Velasquez, Michel-Ange, Léonard de Vinci, Raphaël, Caravage, Boccace, Pétrarque… oluyor. Bu bağlamda Platon, Pythagoras, Büyük Petro dememiz gerektiğini de anımsatalım. Yabancı adları tek bildiği İngilizcenin kurallarına göre okumak isteyenleri, örneğin Charles de Gaulle’nin adını Şarl yerine Çarls okuyanları da uyarmalıyız.

 

Kuralsız davranışların sonucu

 

Görüldüğü gibi konu bilinçli ve titiz davranmayı gerektirmekte, kuralsız davranış karışıklık yaratabilmektedir. Papa adı örneğinde açıklayalım. Önceki Papanın adı Fransızlar için 2. Jean Paul, Almanlar için Johannes Paul II, İngilizler için John Paul II, İtalyanlar için Giovanni Paolo II idi. Şimdiki Papanın adı Fransızlar için Benoît XVI, Almanlar için Benedikt XVI., İngilizler için Benedict XVI, İtalyanlar için Benedetto16. dır. Papaların ayrıca Latince adı ve özgün adları vardır. Şimdiki Papanın özgün adı Joseph Alois Ratzinger, öncekinin ise Karol Jozef Wojtyla’dır. Her ülkede Papanın tek bir adı olduğu halde, bizde bilinen yabancı dile göre farklı adlar kullanılması elbette yanlıştır. Doğrusu herhalde, Vatikan’da geçerli iki resmi dil İtalyanca ve Latince olduğundan, İtalyanca adı veya 16. Benedictus Latince adını kullanmak olabilir.

Son olarak başka bir alfabe uygulayan uluslara ait özel adlara değinelim. Bu durumda uygulanacak kurallar TDK Yazım Kılavuzu’nda açıklanmıştır. Buna göre Rusça adlar, okunduğu gibi, Türkçe yazılmalıdır. Örneğin Anton Pavloviç Çehov, Nikolay Vasilyeviç Çaykovski yazılışı doğrudur, fakat Şostakoviç yerine İngilizce Shostakovich, Almanca Schostakowitsch veya Fransızca Chostakovitch yazmak yanlıştır.

Verdiğimiz örnekler, yer ve kent adlarını da kapsayacak biçimde daha çoğaltılabilir. Ancak bir sonuç çıkarmak için bu kadarı yeterli olabilir. Her yazım konusunda olduğu gibi yabancı özel adların yazılmasında da daha ayrıntılı kurallar konulmalı ve onlar uygulanarak şimdi yaşanan kargaşa önlenmelidir.