Gündem

Figen Yüksekdağ'dan Cumhurbaşkanı'na: Bu vatan senin de babanın da malı değil

"Vatan senin Saray’ınsa, biz o vatanın vatandaşı değiliz"

09 Nisan 2016 21:38

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın vatandaşlıktan çıkarmayla ilgili sözlerine “Bu vatan senin de değil, senin babanın malı da değil. Bu vatan ortak vatandır. Bunu öğreneceksiniz. Bu yurdun sizin malınız olmadığını anlayacaksınız. Kürtleri vatandaşlıktan çıkarmakla tehdit ediyorlar. Vatan senin Saray’ınsa biz o vatanın vatandaşı değiliz” yanıtını verdi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, partisinin Van İl Kongresi’nde Van İl Örgütü 1. Olağanüstü Kongresi’ne katıldı. Kongrede, tek liste ile gidilen seçimde il eş başkanlığına Yakup Ataş ve Gülistan Orhan seçildi. Eş başkanlık seçimi öncesi bir konuşma yapan Yüksekdağ şunları söyledi:

“Kusura bakmasın bu tehditler bize sökmez, biz bu kelleyi koltuğa alıp yola çıktık. Bizler bu halkın onur, emek, özgürlük mücadelesini tüm vahşete rağmen, namertçe yaklaşımlarına rağmen sürdüreceğiz. Onun için bu tehditlerin bizim nezdimizde hiçbir hükmü yok. Teslim alma politikalarıyla geri adım atmaya zorlayamazlar.”

“90’lı yıllarda bir laf vardı, ‘Tak diye söylüyorlar, şak diye yapıyorlar’ diye. Akşam hedef gösterdiği kişilere sabah operasyon yapıyorlar. ‘Bütün devlet kurumlarını ele geçirdik diyerek’ halkla dalga geçiyorlar. Şirazeden çıkmış ve tüm ahlaki değerlerini yitirmiş bir siyasi iktidar var karşımızda.

 

“Yeni bir katliam fermanı yazdılar”

 

Bu halk hakkında nice fermanlar çıkarıldı ama bu halk o fermanları yırtıp attı. Kürt halkına karşı dayatılan yeni bir katliam fermanı yazdılar. Hendekler gerekçesiyle operasyon başlattıklarını söylediler.

2014 yılından bu yana çözüm görüşmeleri sürerken ‘Çöktürme Planları’ yapmışlar. Şu kadar insan ölecek, bu kadar asker polis ölecek, bu kadar yaşam alanı yakılacak, yıkılacak diye plan yapmışlar. Aradan 9 ay geçti peki kim çöktü? Çöken bu siyasi iktidardır, halkımız bütün yaşam alanlarında dimdik.

Yıktıkları sadece evlerimizdir, ama dayanışma ile yaktıkları, yıktıkları yaşamı yeniden inşa edeceğiz. Onların tek bildiği taş üstünde bırakmamak ve taş üstüne taş koymamak. Yıktıkları bütün yaşam alanımızı gücümüzle yeniden inşa edeceğiz.

 

“Hak vermeden can ve baş vereceksiniz diyorlar”

 

Daha dün yakılan, yıkılan, insanları katledilen kentlere gidip siyasi gösteriler yapıyorlar. Halkın malına, mülküne el koyma çağrısı yaptılar. ‘Sur’da ev alacam’ diyor. Bu halkın yüzüne bakacak yüzümüz mü var.

Yine Silopi’ye gitti Başbakan. Silopi’de yine sokağa çıkma yasağı ilan edildi. 8 yurttaşımız tanklardan atılan toplarla katledildi. 2 yaşındaki Esra’yı katleden bir anlayıştan söz ediyoruz. Bu halka vereceğiniz ne kalmış?

Hiçbir hak vermeden can vereceksiniz, baş vereceksiniz diyorlar. Cumhurbaşkanı, Başbakan her gün çıkıp şehitlik güzellemesi yapıyor. Halkımızın çocuklarını ölüme göndermeyi kutsal bir şey olarak gösteriyorlar. Bu savaşa tek bir AKP’linin evladı bu savaşa girmedi, tek birinin tırnağına taş değdi mi?

 

Vatandaşlıktan çıkarma

 

Bu halkın tarihinden nice padişahlar, nice zalimler, sultanlar geldi geçti ve şairin dediği hiçbir iz bırakmadılar. Bu topraklarda Kürt halkı ve Türkiye halkları ev sahibidir. Bu derme-çatma siyasi iktidar, bir vatan tanımı yapıyor, ‘Bu vatan benim, kafamı bozarsanız sizi vatandaşlıktan çıkarırım’ diyor. Bu vatan senin de değil, senin babanın malı da değil.

Bu vatan ortak vatandır. Bu ortak vatanda eşit yurttaşlar olarak yaşamak istiyoruz. Bunu öğreneceksiniz. Bu yurdun sizin malınız olmadığını anlayacaksınız. Siz ikna olmasanız bile bu halk kendi mücadelesiyle sizi ikna edecek. İkna olsanız da olmasanız da eşit bir geleceği hep birlikte kazanacağız ve inşa edeceğiz. Kürtleri vatandaşlıktan çıkarmakla tehdit ediyorlar. Vatan senin Saray’ınsa biz o vatanın vatandaşı değiliz.”