ABD’de sürekli oturmasını mümkün kılacak Green Card talebi uzun bir hukuk mücadelesinin ardından kabul edilen Fethullah Gülen’in, başvuru sürecinde ABD Göçmen Bürosu tarafından 2003 ve 2006 yıllarında, iki kez mülakata alındığı ortaya çıktı. Kamuya açık hale gelen belgelere göre, Gülen 2006 yılındaki mülakatta “kardeşlerini ve aile fertlerini görmek için son bir kez Türkiye’yi gitmek istediğini” söylüyor.
Pennsylvania’daki mahkemenin geçen hafta tamamladığı dava sonucunda kamuya açık hale gelen ABD Göçmen Bürosu’nun “Gizli” ibareli iç yazışmalarında Gülen cemaatinin “karmaşık para ilişkileri ve siyasi etkisi” de değerlendiriliyor.
Bu belgelerde, Gülen’le yemin ettirilerek yapılan ve videoya da kaydedilen mülakatlardan ayrıntılar da yer alıyor.
İlk gelişi 1996’da
Bu belgelere göre, Gülen ABD’de oturma izni için başvurmadan önce 15 Haziran 1996’da ve 12 Haziran 1997’de “turistik amaçla” ABD’yi iki kez giriş yaptı. 20 Eylül 1999’da süresi dolacak vizesinin süresini uzatmak için aynı ay içinde (Eylül 1999) başvuruda bulundu.
Bir senelik süre uzatımının dolmasının ardından Altın Nesil Öğrenci Birliği, Gülen için “Göçmen olmayan Dini Görevli” olduğu gerekçesiyle çalışma izni başvurusunda bulundu.
2001 Haziran ayında yapılan bu “Özel Dini Görevli” başvurusu ardından, 2002 Ekim ayında de son olarak “olağanüstü yetenekte kişilere verilen oturma izni” için başvuruda bulunuldu.
Gülen hareketi mülk alıyor
ABD Göçmen Bürosu raportörü David Spaulding’in kaleme aldığı raporda, Gülen’in halen yaşadığı ve kayıtlarda Altın Nesil Öğrenci Derneği olarak bilinen yerin sık sık isim değiştirdiği, ama kurumun aynı kaldığına dikkat çekiliyor ve “Mülkün çevresi Gülen taraftarlarının aldığı diğer mülklerle çevrilmiş durumda.
Ayrıca bölgedeki ana cadde üzerinde de Gülencilerin çok sayıda mülk aldığı da kayıtlara geçti” cümlesi yer alıyor.
Karmaşık ilişkiler var
Raporda yer alan bilgilerden, ABD Göçmen Bürosu’nun yerel güvenlik görevlilerinden 2006 yılında Gülen’in kaldığı Altın Nesil Öğrenci Derneği’ne gelen gidenler hakkında bilgi aldığı da ortaya çıkıyor. Göçmenlik Hizmetleri Bürosu, “Gülen, resmi bir yapı olmadığı konusunda defalarca ABD ve Türk yetkililerin iddialarını yalanladı.
Bu tavrını 2006 ocak ayında verdiği ifadede de sürdürdü, ama internetteki belgeler, bir banka ve Gülen’in kabul ettiği bazı merkezler arasında karmaşık bir ilişki olduğunu gösteriyor” değerlendirmesinde bulunuluyor.
Rapor ayrıca “Gülen hareketinin birbirlerine bağlılıkları ve başka Türklerin vizeleri için de sponsor olmaları, hareketin ‘dini kardeşliğin’ ötesinde ve ABD üzerinde din dışı hedefleri içine alabilecek bir yapıya sahip olduklarının işaretini veriyor.
Ama elimizdeki belgeler ABD yasalarının çiğnendiğine dair bir kanıt taşımıyor” görüşünü ortaya koyuyor.
Aile fertleri için...
Gülen’in 2004 yılında Türkiye’ye gidip ABD’ye geri dönebilmek için seyahat belgesi istediğine dikkat çeken rapor, 2006 yılında yapılan görüşmede bu talebin nedeninin Gülen’e sorulduğunu da gün ışığına çıkartıyor.
Raportör Spaulding, “Kendisine seyahat iznini neden istediğini ve nereye gideceğini sordum. Çok uzun yaşamayı beklemediğini, kardeşlerini ve aile fertlerini görmek için son bir kez Türkiye’ye gitmek istediğini söyledi.
Kendisine Türkiye’ye gitme izni vermek benim yetkimin dışında bir politik karar olurdu” diye yazıyor.
Mülakat sırasında rahatsızlandı
Gülen’in İslamın barışçı yönüyle ilgilendiğini kaleme alan raportör Spaulding, terör gruplarına eğitim verme ve cemaatin para ilişkileri konusunda yeterince soru soramadığını da şu sözlerle anlatıyor:
“Gülen’e mal varlığı, banka hesapları, taraftarlarının satın aldığı gayrimenkuller ve kurdukları banka konusunu soramadım. Çünkü mülakatın bu kısmında Gülen, hafif bir kalp rahatsızlığı geçirdi ve doktoru Recep Gündoğan tarafından gözetim altına alındı. Mülakatın kalan bölümünü 20 dakikayla kısıtlamak zorunda kaldım. Terör grupları ve eğitim konularını da kalp rahatsızlığı nedeniyle soramadım.”
Pennsylvania Mahkemesi’nin Gülen’e Greencard verilmesi kararının kesinleşmesinin ardından Gülen’in 4 yıla yayılan adli mücadelesinin avukat masraflarını da davayı kaybettiği için ABD hükümeti ödeyecek.
14 Ekim 2008 tarihli belgeye göre Hâkim Steven Dalzell, Gülen’in avukatı Ron Klasko’nun dava ücreti olan 100.619 ABD dolarını da ABD İç Güvenlik Bakanlığı’nın ödemesine hükmetti. Milliyet