Bugünlerde gerçekleşen üç olay, Suriye'de altı buçuk yıldır süren savaşa geçici bir nokta koyuyor: Önce Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’nın askeri müdahalesi sayesinde iktidarda kalan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı kabul etti. Aynı sırada Riyad'da Suriye muhalefetinin bir toplantısında muhalefetin başkanı istifa etti. Soçi'de Rusya devlet başkanı, İran ve Türkiye cumhurbaşkanlarıyla siyasi geçiş süreci üzerine istişarelerde bulundu. Suriye’deki savaşı uluslarararasılaştıran ülkeler şimdi garantör güç olarak "sorumluluk” alıyorlar, Suriye’nin geleceği onların elinde.
Putin Eylül 2015'te Rus askerlerini Suriye'ye gönderdiğinde birçokları ona bunun "Rusya’nın Vietnamı” olacağını söylemişti. Öyle olmadı, tam tersi oldu. Rusya bugün Suriye’de en etkili aktör ve nüfuzunu daha da artırıyor. Artık sadece İran ve Şii milislerin desteğini almıyor, ittifakına ayrıca Sünni Türkiye’yi de kazandı ve uzun süredir isyancıları destekleyen Suudi Arabistan da geçen aylarda Rusya'ya yönelmeye başladı. IŞİD karşısındaki (geçici) askeri zafer dışında Suriye'de Amerika'nın çıkarına olan pek bir şey yok. Washington Rusya'nın Suriye'deki (ve belki de Ortadoğu'daki) öncü rolünü kabullenmiş görünüyor.
Moskova sorumluluk taşıyor
Moskova böylece siyasi sürecin sorumluluğunu da taşıyor. Bu iş muharebe alanındaki zafer kadar kolay değil. Zira bu, sadece mağlupların olduğu bir savaş olsa da Esad kendini muzaffer olarak görüyor ve hasımlarına doğru adım atmıyor. Yarım milyon insanın ölümü ve milyonlarca Suriyelinin yerlerinden olması sonrasında sadece büyük bir uzlaşma, yaraları iyileştirebilir. Bununla birlikte birçok Suriyeli ve komşu devletler İran ordusunun kalıcı bir biçimde Suriye'de kalmasını ve ülkeyi değiştirmesini kabullenmiş değil.
Toplum, hiç değişmeden bölünmüş durumda, ülke de öyle. Zira rejim Suriye'nin sadece bir yarısını kontrol ediyor ancak Suriye'nin petrol, doğal gaz ve su kaynaklarının yoğunlaştığı Kürt bölgelerini değil. Bu kaynaklar olmaksızın Suriye ayakta kalamaz. Amerika'nın desteklediği Kürtler sadece federal bir Suriye'ye katılmak istiyorlar, buna da rejim hazır değil. Yani ortada çatışmanın neden sona ermediğini, sadece yeni bir aşamaya geçtiğini açıklayacak kadar yeterli neden var.
Rainer Hermann
©Frankfurter Allgemeine Zeitung (Yazının tüm yayın hakları FAZ gazetesine aittir)