Fatma Girik’in kardeşi Günay Girik, ablasının vasiyetnamesini hazırladığı günlerde akıl sağlığı ile ilgili şüpheler olduğunu ve vasiyetnameyi yeğeni ve mirasının büyük bölümünü bıraktığı Fatma Ahu Turanlı’nın baskısı ile hazırladığını iddia ederek iptal davası açtı. Ayrıca Girik’in satışa çıkarılan 30 milyon TL değerindeki villasına da tedbir konulmasını talep edildi.
Muğla'nın Bodrum ilçesinde yaşarken tedavi için gittiği İstanbul'da 24 Ocak 2022 tarihinde yaşamını yitiren ve yaşadığı Torba Mahallesi Mezarlığı'nda toprağa verilen Türk sinemasının efsane ismi Fatma Girik'in 23 Haziran 2023 tarihinde açıklanan vasiyetnamesinin sağlıksız koşullarda, akli dengesinin tam yerinde olmadığı sırada ve baskı altında hazırlandığını iddia eden kardeşi Günay Girik'ten itiraz geldi. Bodrum'da yaşayan Günay Girik Sözcü'ye yaptığı açıklamada vasiyetnamenin açıklanmasından sonra kanuni mirasçıları olan Fatma Girik'in annesi Münevver Ukav ile kendisinin miras dışı bırakıldığını, mirasın büyük bölümünün yeğeni Fatma Ahu Turanlı'ya ve küçük bir kısmının da ablası Müesser Girik'e bırakıldığını belirterek; “Biz vasiyetname açıklanmadan bu vasiyetnamenin ablamın çok rahatsız olduğu, hem fiziki hem akıl sağlığının tam yerinde olmadığı bir süreçte baskı altında yeğeni tarafından hazırlatıldığını söylemiş ve itiraz etmiştik. Bu duruma sadece biz değil, hizmetlisi Dursune Yılmaz ve 4 yakını daha tanıktı. Bu kişiler ablamın akli dengesinin gidip geldiğini ve vasiyetnameyi sağlıklı bir şekilde hazırlamasının mümkün olmadığını belirttiler, bizde bu kişileri itirazımızda tanık olarak gösterdik” diye konuştu.
Villanın satışının durdurulmasını istedi
Günay Girik Ankara Barosu avukatlarından Akın Centilmen ile bugün Bodrum Adliyesine giderek vasiyetnamenin iptali isteyerek, ablasının 30 milyon TL değerinde olan denize sıfır lüks villanın satışına tedbir konulmasını talep etti.
Girik'in Avukatı Akın Centilmen ise vasiyetnamede Fatma Girik'in annesi Münevver Ukav ve kardeşi Günay Girik'in bulunmadığını belirterek, mirasın yüzde 90'nının şikâyetçi oldukları Fatma Ahu Turanlı'ya, az bir kısmının ise ablası Müyesser Girik'e bırakıldığını söyledi. Avukat Centilmen, “Fatma hanımın vasiyetnameyi hazırladığı dönemde evinde sık sık baygınlık geçirip hastaneye kaldırıldığı raporlarla sabittir. Ayrıca o dönemde Fatma hanım kaldırıldığı hastanede hafıza kaybı, düşünme veya muhakeme becerilerinin ilerleyici kaybı, zayıf koordinasyon ve denge kaybı yaşadığı raporlarla tespit edilmiştir. Dava sürecinde Fatma hanımın tedavi gördüğü özel ve vasiyetnamesi öncesinde sağlık raporunun alındığı Bodrum Devlet Hastanesi'ndeki tüm belgelerin dosyada toplanarak Adli Tıp Kurumu bilirkişileri tarafından incelenmesini ve tanıklarımızın dinlenmesini talep ettik. Bu süreçte Torba Mahallesi'ndeki villanın 3. kişilere devrini önlemek için ihtiyati tedbir konulmasını, Fatma Girik'e ait olan Ziraat Bankası'ndaki paranın bloke edilmesini talep ettik. Henüz hayatta olan Fatma Girik'in annesi Münevver Ukav'ın saklı payından ötürü kendisine vasi tayin edilmesine ve Bodrum 2. Noterliği'nce düzenlenen vasiyetnamenin kanuna aykırı olması nedeniyle iptalini istedik” diye konuştu.
Avukat Centilmen tanıkları arasında Fatma Girik'in manevi kızı Ahu Aşkar, refakatçisi Aysun Gültekin, aile dostu Filiz Kalkavan ve yardımcısı Dursune Yılmaz olduğunu söyledi.
