Eski cemaat üyesi Ümit Akdemir, "Mayıs ayındaki darbe püskürtüldü. 15 Temmuz'da yapılan darbenin 'B' planıydı. Derin Cemaat' üyesi yüz kadar ‘Hususi' hala yurt içinde görevde. Bunlar şu anda basını yönlendiriyor" dedi.
Ahmet Şık: Türkiye yazarı hükümetin darbe girişimini önceden bildiğini yazdı!
RS FM'den Yavuz Oğhan, 15 Temmuz darbe girişiminden aylar önce 2 Nisan tarihinde, ‘Cemaat'in "Hususiler"i darbe için Ankara'da toplandı' başlıklı bir yazı kaleme alan Türkiye yazarı Fuat Uğur'un haber kaynağı Ümit Akdemir'e ulaştı.
15 Temmuz'dan aylar önce darbe uyarısı yapan Türkiye yazarı: Kaynağım "Kılıçdaroğlu'ndan öğrendim" dedi
Cemaat içinde önemli görevlerde bulunduğunu belirten Akdemir, Gülen Eğitim ve Araştırma Vakfı'ndaki görevi sırasında darbe hazırlıklarının yapıldığını anladığını söyledi. Eski cemaatçi Akdemir şöyle konuştu:
“2010 yılında eğitim vakfının kampına gelip gidenlerin konuşmalarından ben darbe yapılacağını anladım. Derin Cemaat, sayın Erdoğan ve hükümeti devirmeye yönelik alt yapı hazırlamaya başladı. Ben fotoğrafın bütününü gördüm."
“80 bin kişiye sunum yaptım”
Cemaat'in darbe için hazırlıklara başlamasıyla birlikte üyeleri uyardığını belirten Akdemir; "80 bin kişiye sunum yaptım ve her konuşmamda yaklaşan tehlikeden bahsettim. Siyasete girmeye çalışıyoruz ancak bu şekilde girmek kirli bir başlangıç olur dedim" ifadelerini kullandı. Bu faaliyetinden dolayı kendisinin MİT elemanı olarak suçlandığını, görevinden alınarak 2011'de Zaman gazetesi Doğu Anadolu Halkla İlişkiler görevine sürüldüğünü söyleyen Akdemir, "MİT krizi olduğunda ise görevlerime tamamen son verdiler" dedi.
“İstihbarat verdiğim AK Partili başkan FETÖ’cü çıktı”
Akdemir, darbe yapılacağından şüphelendiğinde Erzurum AKP İl Başkanı ile görüştüğünü ve hükümete ulaşmaya çalıştığını söyleyerek "Ancak İl Başkanı bir şey yapmadı. 15 Temmuz sonrası da zaten FETÖ üyesi olarak tutuklandığını gördük" dedi.
“Darbe planını anladım…”
Darbe hazırlığını anlama sürecini ise Akdemir şu sözlerle anlattı:
"Cemaatin önemli mevkisinde bulunanlarla yani derin cemaatle sıcak temas kurdum. Bu ‘Hususiler'den dördüne ulaştım ve organizasyonu anladım. Husisilerin çoğunun Ankara çevresinde olduğunu öğrendim. Neden Ankara ve çevresinde olduklarına dair bir akıl yürütme yaptım ve TSK içindeki askerleri örgütlemeye gittiklerini anladım."
Daha sonra araştırmasını derinleştirdiğini söyleyen Özdemir "Gülen'i çok iyi tanıdığım ve dilini, şifrelerini bildiğim için konuşma kasetlerini izlemeye başladım. Gülen çok kritik iki şey yaptı. Birinde 'Yaşatmak için yaşayın' cümlesini "Yaşatmak için ölün" olarak söyledi. Diğerinde ise yeşil bir cübbe giydi' ifadelerini kullandı. Akdemir, daha sonra Fuat Uğur'a giderek durumu anlattığını ve bir yazı yazdıklarını söyledi.
"Darbenin 'B' planıydı"
Bu süreçte devlet ile arasında her hangi bir temas olup olmadığı sorusuna ise Akdemir şöyle yanıt verdi:
“Ankara Terör Dairesi beni çağırdı. Mayıs sonunda planlanan darbe verdiğim istihbaratla önlendi ve sınırlı sayıda insan tutuklandı. 15 Temmuz ise darbeye ilişkin ‘B' planıydı. Mayıs ayındaki darbenin ayaklarından biri, MHP'nin ele geçirilmesi diğeri ise Kemal Kılıçdaroğlu'nun halkı sokağa çağırmasıydı. İkisi de tutmayınca darbe başarılı olmadı.”
Mayıs ayında Terör Daire Başkanı'nın cemaat mensubu 2 bin askeri tespit ettiğini belirten Akdemir, ”Bu askerleri tasfiye etmek için hukuki bir delil bulunamadı, YAŞ beklendi" dedi. Akdemir 15 Temmuz sonrası ise 300 kadar ‘Hususi'den 60'ının tutuklandığını 240 Hususi'nin hala dışarıda olduğunu ifade ederek ‘100 kadar Hususi hala yurt içinde faaliyet yürütüyor. Bunlar şu anda basını yönlendiriyor" dedi.