Ankara'da Covid-19 vakalarındaki önlenemez artış, Sağlık Bakanlığı'na bin kişilik yeni filyasyon ekibi kurdurdu. Bakanlık teşkilatı çalışanlarının dahil edildiği listede, görevden alınmış kurum başkanı ve genel müdürlerin bulunduğunu belirten CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, "Bu isimlerin filyasyonda görevlendirilmesi, bu işe bir ceza gibi bakıldığını gösteriyor. Millet can derdine düşmüş ama iktidar, bürokratı cezalandırma peşinde" dedi.
Müfettişler dahil edildi sonra çıkartıldı
Sağlık Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü, tüm genel müdürlüklerden filyasyon ekibi için belli sayıda isim istedi. Yapılan çalışmanın ardından aralarında birçok eski bürokrat ile müfettişin de bulunduğu bin 392 kişilik bir liste hazırlandı.
Gelen itirazlar üzerine dün gece listeden 60 kadar müfettiş, 12 avukat ve hukuk müşaviri ile 200'ün üzerinde eczacının çıkartıldığını belirten Emir, sonuçta bin kişilik bir listenin hazırlandığını söyledi.
"Bakanlık eski bürokratını cezalandırıyor"
Listede halen kronik hastalıkları bulunan personel ile eski bürokratların bulunduğunu ifade eden Emir, şunları söyledi:
"Filyasyon ekipleri, tedavi süreçlerinde pozitif ve temaslı hastaları evlerinde kontrol ediyor, gerektiğinde test için sürüntü alıyor, evlere kadar ilaç götürüyor. Filyasyon ekibinde yer alan her bir sağlık çalışanı bu süreçte büyük bir özveriyle, canla ve başla çalışıyor. Yerine getirdikleri görev çok kutsal bir görev ve küçümsenemez. Ancak, son yapılan görevlendirmelerde bakanlığın bu işi bir cezalandırma gibi gördüğünü ortaya koyuyor. Bin kişilik listede eski bürokratlardan Hıfzıssıha Başkanı Kadir Başar, İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkan Yardımcısı Ali Sait Septioğlu, Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü Mine Tunçel, Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Adnan Coşkun, Sağlık Eğitimleri Genel Müdür Yardımcısı İdris Yaşar gibi görevden alınmış isimlerin bulunduğunu biliyoruz. Bu makamlarda bulunmuş bürokratların sahada filyasyon ekibi olarak görevlendirilmesi akıl alır gibi değil. Bu isimlerin filyasyonda görevlendirilmesi, bu işe bir ceza gibi bakıldığını gösteriyor. Millet can derdine düşmüş ama iktidar, bürokratı cezalandırma peşinde.
Bu görevlendirme bir cezalandırma niyetiyle yapılmamışsa ve Ankara'da filyasyon için sıra bakanlık bürokratlarına kadar geldiyse, İstanbul, İzmir gibi büyük illerde ne yapıyorsunuz? Bu illerde bakanlık teşkilatı kadar geniş bir bürokrasi bulunmuyor. Bu şehirlerimizde artan filyasyon ihtiyacını nasıl gideriyorsunuz?”