25 Aralık 2021 21:15
Beşiktaş’ın eski başkanı Fikret Orman, 2019 Mali Genel Kurulu’nda kendi dönemiyle ilgili açıklanan rapor ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Beşiktaş’ın eski başkanı Fikret Orman ile eski yöneticiler Şafak Mahmutyazıcıoğlu, Ahmet Ürkmezgil, Hakan Özköse, Deniz Atalay, Hüseyin Mican ve Serkan Yazıcıoğlu katıldı.
Eski başkan Orman, mali kongreye neden katılmadığını açıklayarak, “Dünkü niyetim katılmak gibiydi. Ne zaman 7’den sonra bu dosya ortaya çıkınca Şafak beni yüz defa uyardı. Son dakika rapor çıkar, algı operasyonunu inceliyorlar diye. İki sebebi var. Ben Beşiktaş’ta kendime göre çok önemli işler yaptığımı düşünüyorum. Çok önemli hizmetler yaptık. Başkanlığı bıraktıktan sonra da Anadolu’ya nereye gittiysem büyük ilgi ve sevgi gördüm. Son divan toplantısına gittiğimde Beşiktaş’ı o algının yapışmasını kavga görüntülerinin atışmaların, sataşmaların ve seviyesiz konuşmaların olduğu ortamda Beşiktaş’ın fotoğrafının olmaması gerekir diye düşündüm. Kulübe yapmış olduğu hizmetlerde o fotoğraflarla anılmak istemem.
İbra olup olmamak çok da önemli değil. Çünkü netice itibariyle ortada bir rapor çıktı ve biz bunu görmedik. Bugün 2 senenin üzerine dün gece 7’de bu rapor ortaya çıktı. Bu raporun kulübe daha evvel geldiğini biliyorum. Bazı insanları ilgilendirdiği için o raporun içinden çıkan konular olduğunu biliyorum. İçeriğini bilmiyorum. Önümüzdeki günlerde bu raporu alacağız. Yargı ne diyecek bu rapor neyi söylüyor bakacağız. Ortada 102 milyon Euroluk bir meblağ var. Hangisi bizi ilgilendiriyor onu da bilmiyorum. Söylenen şeylerde futbolculara ödenen tazminatlardan bahsediliyor. Dönemimizde hiçbir kuruma böyle Del Bosque gibi Ferrari gibi Abdullah Avcı gibi birçok sözleşme feshimiz olmadı. Sponsorluk anlamında da aktif reklam gibi bir şey olmadı. Bir sürü şey değiştirilmiş gözüküyor” şeklinde konuştu.
Fikret Orman, açıklanan raporda nerelerin kendi dönemleri ile ilgili olduğunu bilmediklerini ifade ederek, “Raporun içinde duyduğum kadarıyla birçok şeye verilmiş gibi gözüküyor ama hangisi bizim dönemimizde yapıldı bilmiyorum. Kongreden 2 gün evvel algı oluşturuldu. Beşiktaş’ta kim 102 milyonu yana yana görmüş. Bu dakikadan sonra bunu Türk yargısıyla takip edeceğiz. Gerekli hukuki işlemlere başlayacağız. Raporlar nasıl düzenlendiği uluslararası şirket de sınıfta kalmıştır. Büyük ihtimalle onlarla da davalı sürecimiz olacak. Bundan sonra da hukuk konuşacak. Beni üzen tarafları da var. Hayatta gerçekler eninde sonunda ortaya çıkacaktır ama inanılmaz başarılarına beraber imza attık. İnanılmaz stadımızı yapmamız, tesisleri yapmamız. Marka değerimizin yukarı çıkması, basketbol takımını 1974’ten sonra ilk defa şampiyon olması gibi birçok şeyler yaptık. İşim gereği Anadolu’ya gittiğim oluyor. Beni görenlerle, Beşiktaş taraftarıyla benim aramdaki ilişki bilinen bir ilişki olduğunu düşünüyorum. Camiamızı zedelemek istemedim. Esas ana amacı budur. Beşiktaş Genel Kurulu’na 20 bin kongre üyesi varken 100 kişiyle maç bileti almak için arayan insanların bize kongrede sahip çıkmamasını üzüntüyle karşıladım. Canları sağ olsun. Ben evvelden yönetim kurulundan ibra edilmemiştim. Araştırılan dönemin bir kısmı Yıldırım Demirören dönemini içeriyor. Bizim dönemde raporla ilgili yapan şu anki başkan Ahmet Nur Çebi var. Ben icra kurulu toplantılarını girmem. Finansmanı Ahmet bey yönetirdi. Finansmana bakan şu anda bizim genel müdürümüz” açıklamasını yaptı.
Siyah-beyazlı kulüpte nifak tohumlarının yer ettiğini belirten Orman, “Feshedilen sözleşmeler ortada konuşuluyorken UEFA cezaları benim dönemimde UEFA’dan ceza almadık. UEFA cezaları ile konuşmalar var. Bundan sonraki yapılan feshedilen sözleşmeler var. Oyuncuların feshettiği sözleşmeler bizim bıraktığımız dönemden sonrasında da var. Bizim açımızdan yeni hukuksal süreç başlıyor. Hep beraber göreceğiz” diye konuştu.
Orman, açıklanan raporla algı oluşturulmaya çalışıldığının altını çizerek, “Beşiktaş’ı beni ve arkadaşlarımı itibarsızlaştırmanın kime ne kazandırdığını anlamış değilim. 1 buçuk sene evvel bizi yönetim kurulunu ibra etmediler. Şimdi şu andaki ibra konusu olan dönem raporla alakası olmayan dönem. Bizim konuştuğumuz dönem 2019’un 5. ayı. 2019’un mayısı ile ekimi arası yazılanların hepsi o dönemle alakalı ibra da bu dönemle alakalı. Çok üzgünüm. Ben böyle bir şey hayatımda görmedim. Kavganın bile delikanlılığı vardır. Umutlu olduğum tek şey hukuk var. UEFA cezaları var. Hangi dönemle alakalı. Kimin UEFA cezası var. Bunlara bakılacak. Futbolcuların sözleşmelerinin erken feshi var. Hangi oyuncu nedir öğrenme fırsatımız olur. Algı oluşturulan şey 102 milyonluk bir şey. 102’nin olduğu dönemin bizim içinde olduğumuz 7 senenin ikinci başkan icra kurulu başkanından bahsediyorsunuz. Futbolla alakalı konuşuyoruz. Ahmet Nur Çebi başkanlığında yapıldı. Erdal Torunoğulları vardı Umut Güner ile Emre Kocadağ var” ifadelerine yer verdi.
Sponsorluk için Çin, Japonya ve Malezya’ya seyahatler gerçekleştirdiklerine dikkat çeken Orman, şu ifadelere yer verdi:
“Beşiktaş Çin’e gitti. Proje ne ‘Come to Beşiktaş’ Dünyada tanınan Beşiktaş. 3 defa sponsorluk için Japonya, Malezya’ya seyahatler yaptık. 30 senedir Manchester Çin’e gidiyor. Biz ordayken Dortmund ordaydı. Schalke ile maç yaptık. 11 tane daire var. 102 milyon içinde 11 daire de varmış. Beşiktaş’a tapu aldık. Tapulu daire aldık.”
Kendi yönetim kurulu ve kendisinin itibarının zedelenmeye çalışıldığını söyleyen Orman, “Bizim Beşiktaş’a yaptıklarımız konuşulmuyor. İtibarımızla oynanmaya çalışıyor. Bizim itibarımızla oynanırken raporları alacağız. Yüce Türk adaletinde bu işi çözeceğiz. Somut konuşalım. Ben bunu 30 defa anlattım. Beşiktaş 2 sene şampiyon olmuş, stadı bitirmiş. 3. sene şampiyonluğa gidiyoruz. Avrupa’da namağlup gidiyoruz bir şekilde operasyonların içine girmeye başladık. Tarihi kupa maçı var çıkmama kararı aldık. O gün itibariyle cimri başkan, bizim damada kız istemeye gidelim imajındaydım. Türk ekonomisini yönetsin denilen adam, maça çıkmayın 10 sene şampiyon olmayın imajındaydım. Paralar nerde’ye döndüm. Nasıl oldu da bu noktaya gelebildik. Hangi sihirli el değdi Beşiktaş Kulübü’ne ne oldu. Konunun özü orası. Biz dedik ki genle kurulda divan toplantısında Beşiktaş yönettiğimiz dönemde alt 2-3 defa anlattık. Anlattığın algıyı yıkmıyor. 102 milyonun benle alakalı olduğunu nerden biliyorsun belki 70’i 80’i Demirören ile alakalı, bilmiyoruz. Şimdi 102 milyonla alakalı soru soruyorsun. Bunun ne kadarı bizi ilgilendiriyor bilmiyoruz. Neyle muhattabız bu sorularla. Ben ne günah işledim. Kayyuma giden Beşiktaş’ı alıp bu noktalara gelmişim. Netice ile şu dakika birisinin okuduğu bir rapor var. Bu raporu saklayamazsın. Bu raporu biz hukuk yoluyla isteyeceğiz. Hukuk onu diyecektir. Ben işin hukuki tarafını bilmiyorum. Avusturya’ya kampa niye gittik. Onun yerine İskenderun’a gitseydin. Neden gittin oraya diye soruldu. Ben bu camiaya ne kötülük ettim. Hayretlerle bakıyorum. Ben bu arkadaşlara hakkımı haram ediyorum. Benim hakkım haram zıkkım olsun” ifadelerini kullandı.
Sponsorlukların yapılmasına engel olan kişiler olduğunu ifade eden Orman, şu ifadelere yer verdi:
“Bu büyük bir oyun. Oyunun içerisinde birçok oyuncu var. Oynatanlar var. Şu anda ortam bunun için doğru zamanlama değil. Doğru zaman olduğu gün. Allah benim canımı almayı nasip etmesin o günkü süreç kimler tarafından kuruldu. Gün geldiği zaman da anlatacağım ama şu anda ortam buna müsait değil.”
Kendilerine kumpas kurulduğunu söyleyen eski yöneticilerden Deniz Atalay ise "Beşiktaş Kulübü'nde algı oluşturularak itibarsızlaştırılan başkanlar oldu. Ahmet Dursun Seba gitsin diye itibarsızlatırarak gönderildi. Bilgili şampiyonluğu sattı diye gönderildi. Yıldırım Demirören kulübe para verdi, bugün ibra edilmeyen dönem de onun dönemidir ama bu toptan Fikret Orman'a mal edildi. Eskiden algı oluşturularak itibarsızlaştırılıyordu ama bu sefer kumpas kuruldu. Birine bir rapor yazdırıyorsun beğendiğini koyup beğenmediğini çıkarıyorsun. Bu Fikret Orman'a karşı şahsi kin ve kumpas raporu. Oraya verdiğimiz malzemeler niye yok. Ümraniye'de hala kullanılan fitness malzemelerini ben aldım, verdim. Hani nerede onlar. Bizim dönemimizde yaşanan Yalçın Ayhan olayının parasını ben ödedim Beşiktaş'a zarar vermemek için. Bu kadar hassas olduğumuz bir şeyde böyle suçlanmak ahlaki olmadı. Bunun adı rapor değil kumpastır, hepsini ortaya koyacağız” değerlendirmesini yaptı.
Eski yöneticilerden Şafak Mahmutyazıcıoğlu da raporun kulübe daha önce verildiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"Bu raporu kulübe verildiğini ve incelendiğini biliyorum. Raporu hazırlayan bir yeminli mali müşavirlik firması. Evrak denetlediler, envanter incelemediler. Siz ultrason cihazı yok derseniz o da rapora yok yazar. KPMG gibi bir firma Ümraniye'de koşu bandı var mı diye kontrol eder mi? 11 daire konusunda kendi içlerinde birbirilerine kumpas kuruluyor. Barter çeklerini nasıl değerlendirebilir diye düşünürken bir inşaat projesi ile görüştük. Firma çekleri kabul etti. İcra kurulunda oturduk konuştuk, buna kim hayır der. Para ya çöp olacak ya da biraz daha para verip daire alacağız. Çebi sundu kabul ettik. Barter çeklerimizi verdik. Kat karşılığı sözleşme yaptık. Tapu iskandan sonra alınır. İskan aşamasında biz yoktuk, yönetimden ayrıldık. O gün bugün Mesut Urgancılar bunu konuşuyor. Aynı gün cevap veriyorum. Bu projeyi geliştiren, büyüten Çebi'dir. Bence ona kumpas kuruyor. Ahmet bey o firmaya demir satmış, 2017'de de biz imzalamışız. İddia ediyorum o raporu savcılığa verecekler ve 1 tane dava açılmayacak. Sürekli çamur atıyorlar. Sonra çık işin içinden. Bir işi yapmadığını anlatmak kadar zor bir şey yok. Fulya davası niye yok o raporda. Beni attığım tweetlerden dolayı mahkemeye verdiler. 1903 lira dava açtılar. Mahkeme beyanlar görünen gerçeklere uyduğundan davanın reddine diye karar verdi."
Raporun, kulübün açıkladığı gibi 23 Aralık'ta kulübe teslim edilmediğini söyleyen Mahmutyazıcıoğlu, "Raporun o gün orada okunacağı daha önce açıklanan gündem maddeleri içinde vardı. Demek ki biliyordun o raporu. Nereden biliyordun da KPMG raporunun okunması diye bir madde koydun. Tezgahın nereden olduğu başından belli. Biz yine iyi niyetle o kadar da yapmazlar diye düşündük" ifadelerini kullandı.
© Tüm hakları saklıdır.